Milyonlarca insan bir sendroma tutulmuşçasına İstanbul’da yaşamaya devam ediyor. Bazıları kaçacak bir yeri olmadığı için bazıları da alıştığı için çekiyor bu çileyi.
Bugün, yani yağmurlu bir haziran günü İstanbullular için adeta bir kabus gibi başladı. Bugün yaşanan olayların belki de 10’da 1’i başka bir ülkenin başka bir şehrinde yaşansaydı, aylarca hatta yıllarca konuşulurdu. Ama biliyoruz ki, ülkemizde bu yaşananların unutulması için birkaç gün ya da birkaç kınama maalesef yetiyor. Hatta tüm şehir hiçbir şey olmamışçasına şimdiden işlerini yapmaya devam ediyor. Olaylar sebebiyle toplu taşımaya binemeyen insanlar, işe geç kalma endişesi duyuyor. Artık kimse neyden korkup neyden korkmaması gerektiğini ayırt edilemiyor.
Gelelim bu sabah 1.5 saat içerisinde yaşadığımız kabus dolu anlara.
Gürsu’da 4.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi
Saat 07.09’da Bursa’da yaşanan deprem İstanbul’u da salladı. Çoğu insanın işe ya da okula gitmek için hazırlandığı saatlerde yaşadığı bu korku, günün nasıl geçeceğinin habercisi gibiydi. Yıllar geçmesine rağmen unutamadığımız korkular tekrar gün yüzüne çıktı.
Yaşanan deprem “Normal” olarak değerlendirildi
NTV’ye konuşan İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Profesör Doktor Okan Tüysüz bu depremi normal bir durum olarak değerlendirdi. Teknik olarak normalliğini sorgulayacak bir bilgimiz olmasa da, İstanbul’un kıyameti olabilecek büyük depremi tetikleyip tetiklemeyeceği İstanbulluların aklına takıldı. Ama bu korku da çok uzun sürmedi. Çünkü insanlar işlerine ve okullarına gitmek için acele etmeliydi. Sonuçta yağmur yağıyordu ve trafik kaçınılmazdı. Belki de trafiğe takılmadan yolculuk etmenin tek yolu metrobüs kullanmaktı.
Hafriyat kamyonu metrobüsle çarpıştı
Depremden 1 saat 20 dakika sonra, İstanbullular yeni bir korku daha yaşadı. Küçükçekmece’de D-100 karayolunda giden bir kamyon metrobüs yoluna girdi. Kaza sonrası metrobüsteki yolculardan bazıları yaralandı ve olay yerine birçok ambulans geldi.
Metrobüs seferleri durdu
Yaşanan kaza sebebiyle Avrupa yakasındaki tüm metrobüs seferleri durduruldu. Çoğu insan ne olduğundan habersiz akbil basıp girdikleri durakta metrobüsü beklemeye devam etti. Olayı öğrenince de boşuna basılan akbil içlerini sızlattı.
Trafik kitlendi, uzun araç kuyrukları oluştu
Metrobüse binemeyen insanlar depremden ve kazadan sağ kurtulmanın mutluluğunu yaşayamadı. Çünkü biran önce işe gitmeleri gerekiyordu. Bu sebeple alternatif yollar denendi. Birçok aracın D-100 karayoluna çıkması, kitlenen trafiğin tek sebebi değildi. Üstüne yağmur yağıyordu. Ayrıca meraklı sürücülerin, olay yeri inceleme ekibi gibi kaza alanını süze süze geçmeleri trafiği kitleyen bir başka sebepti.
İstanbul Vezneciler’de bombalı araçla saldırı düzenlendi
İstanbul Vezneciler’de bomba yüklü araç Çevik Kuvvet otobüsü geçerken patlatıldı. 8:40’da gerçekleşen patlamanın sesi çevre bölgelerden de duyuldu.
7’si polis 11 kişi hayatını kaybetti, 3’ü ağır 36 kişi de yaralandı
Patlama sonrası olay yerine birçok ambulans sevk edildi. Siren sesleri gelecekte yakılacak ağıtların habercisi gibiydi. İlk başta sadece 1 polisin ağır yaralı olduğu haberi verildi. İstanbullular bu sayının artmaması için dua etse de, yakın tarihte gerçekleşen birçok patlamada olduğu gibi ölü sayısının artacağından korkuyordu ve ne yazık ki korkulan da oldu. Patlama sebebiyle 7 polis şehit oldu, 4 sivil hayatını kaybetti ve 3’ü ağır 36 kişi yaralandı.
Olay yerindeki başka bir aracın kontrollü şekilde patlatılacağı haber verildi
İstanbul Valisi Vasip Şahin, patlamanın gerçekleştiği noktaya yakın bir yerde şüpheli başka bir aracın olduğunu ve kontrollü bir şekilde patlatılacağı bilgisini verdi.
Keşke her şey ‘teknik bir arıza’ olsaydı
Metrobüse binemeyen birçok İstanbullu, alternatif bir güzergah olan metroyu kullanmaya karar verdi. Metro durağında yapılan bir anons ise metronun vezneciler durağında durmayacağını, sebebinse ‘teknik bir arıza’ olduğunu yolculara duyurdu. Evet, aslında bu sabah bütün İstanbul ‘teknik bir arıza’ yaşıyordu.