Her hafta olduğu gibi, bu hafta sonunuza da renk katacak; birbirinden değerli filmleri sizler için derlediğimiz bir haftanın film önerileri yazımızla daha karşınızdayız. Adım adım kış mevsimine doğru ilerlerken ve ortalık daha kasvetli bir havaya bürünürken; çoğunluğumuz hâlâ günlük hayatın yoğunluğundan ve bunun getirisi olan çokça durumdan ötürü hâlâ bir boş zaman özlemiyle, arkamıza yaslanıp keyifli vakit geçirme isteğiyle doluyuz.
Peki keyifli zaman geçirebilmenin güzel bir imkânı olarak, hafta sonunuzu alanında yetkin ve herkesin moduna uygun birbirinden güzel filmlerden biriyle (veya ikisi, üçü, dördü) taçlandırmaya ne dersiniz? Bizler de tam bunun için buradayız!
Bu haftanın film önerileri yazımızda; aksiyon, drama, korku, romantik komedi, gerilim ve bilim kurgu-animasyon türlerinden toplam 9 filmimiz var. 1970’li yılların sinema eserlerinden günümüzün modern yapımlarına, geniş bir seyirci kitlesine hitap eden; kimisi pek çok film ödülü ve ödül adaylığı kazanmış, kimisi büyük gişe başarıları yakalamış bu filmlerden en az birisi muhakkak aklınızdaki filmle örtüşüyor olmalı.
İster sanat filmleri sevin, ister ana akım sinemadan keyif alıyor olun. İster korku duygusunu iliklerinize dek duyma isteğiyle, isterseniz de yakınlarınızla kahkaha dolu zaman geçirmek için ekran başına geçin. Bu listede sizin için de bir şeyler olacağına eminiz. Bu 9 filmi ve kısa tanıtımlarını incelemek için tek yapmanız gereken sayfada ilerlemeyi sürdürmek!
Keyifli okumalar…
Bu yazımızı da incelemek isteyebilirsiniz: Hafta Sonu Ne İzlesek Diye Düşünenlere 8 Muhteşem Film Önerileri
1. Drive Angry – İntikam Yolu (2011) – IMDB: 5.4
Film önerileri listemizin ilk filmi olan; Patrick Lussier’ın yönettiği 2011 yapımı fantastik aksiyon filmi Drive Angry, yeni 3D teknolojisi için özelleştirilerek vizyona giren ilk filmler arasındaydı. Nicolas Cage ve Amber Heard’ün başrolleri paylaştığı bu yapım, gişede 40 milyon doları aşkın önemli bir hasılat elde edebilmesine karşın; 50 milyon dolar civarındaki bütçesini gişede karşılayamadı.
Colorado’da yalnız yaşayan ve cehennemden kaçan bir günahkâr olan Milton, liderleri Jonah King isminde bir okültist olan ve şeytani bir tarikata tapan bir çetenin peşine düşer. Milton’ın nerede olduğunu bulmaya çalıştığı King, gökte dolunayın görüldüğü bir gece yarısı Milton’ın kızını öldürererek bebeğini de kurban etme amacıyla kaçırmıştır.
Milton’ın amacı ise kızının intikamını almak ve torununu kurtarmaktır. Milton, Oklahoma’ya ulaştığında; bu şeytani tarikatın, torununu kurban etmek üzere götüreceği adresin Louisiana’da terk edilmiş bir hapishane olduğunu öğrenir. Bu yolculukta aracı bozulan Piper isimli bir garsonla tanışır ve ardından onu şiddete meyilli erkek arkadaşına karşı korur. Karşılığında ise Piper, onu Louisianna’ya götürür. Yola çıkmalarından kısa bir süre sonra Muhasebeci olarak bilinen gizemli bir yabancının onları takip ettiğini görürler. Bu yabancının sırrı nedir? Milton amacına ulaşabilecek midir?
2. Knackningar – Knocking (2021) – IMDB: 5.7
İsveçli usta yazar Johan Theorin’in bir kısa öyküsünden uyarlanan, genç yönetmen Frida Kempff’in 2021 yapımı gerilim filmi Knocking, ilk gösterimini Sundance Film Festivali’nde yapmıştır. Yavaş ilerleyen bir yapım olan Knocking, sosyal meseleleri korku teması ile ele alarak özgün bir film olma özelliğini taşıyor. Filmin başrolünde Cecilia Milocco bulunuyor.
Molly, yeni taşındığı dairenin üst katından gelen ürkütücü bir ses nedeniyle sinir krizi geçirir. Sesler daha umutsuz hale geldikçe ve giderek daha çok yardım çığlıklarına benzer hale geldikçe, Molly yardım etme fikrine kapılarak üst kattaki komşularını ziyaret eder.
Kendisini ciddiye alan bir muhatap dahi bulamayan ve giderek daha rahatsız edici bir hâle gelen bu durumun içerisinde gerçeği arayan Molly, kimsenin kendisine inanmadığını fark ettikçe kendisini de sorgulamaya başlar.
3. The Collector – Koleksiyoncu (2009) – IMDB: 6.3
Saw serisinin senaristleri olan Patrick Melton ve Marcus Dunstan tarafından yazılan ve yine Marcus Dunstan tarafından yönetilen 2011 yapımı korku filmi The Collector, dünyaca ünlü Saw serisinin başlangıç hikayesi olan The Midnight Man’in müstakil bir senaryo haline getirilmesi ile üretildi. 3 milyon dolarlık bir bütçe ile çekilen Koleksiyoncu, dünya genelinde 10 milyon doları aşkın hasılat yapmıştır.
Detroit’te ıssız bir eve taşınan Chase ailesi, pencereler ve kapılar başta olmak üzere evin tadilatı için bir firmayla anlaşır. Bu firmadan çalışan ve tehlikeli insanlara borcu olan Arkin’in firmadan aldığı haftalık ödeme, borçlarını ödemeye yetmemektedir.
Arkin, gerekli parayı bulma umuduyla Chase ailesinin kasasını soymak için bir plan yapar. Ancak eve geldiğinde, sadist bir katilin bütün aileyi eve hapsettiğini ve evin her yerine tuzaklar kurduğunu görür. Hayatını kurtarması için ölümcül evden çıkabilmesi gerekli, ancak bunun bir yolu var mı?
4. Reality Bites – Gerçekler Acıtır (1994) – IMDB: 6.6
Ünlü yönetmen Ben Stiller’ın ilk yönetmenlik denemesi olan, 1994 yapımı romantik komedi ve drama filmi “Reality Bites”ın başrollerini Winona Ryder, Ethan Hawke ve Ben Stiller paylaşıyor. 12 milyon dolara yakın bütçesine karşın gişede 41 milyon dolarlık hasılat yapan film, iyi bir gişe başarısına sahiptir.
Film, arkadaşlarının hayal kırıklığı dolu yaşamlarını konu edinen “Reality Bites” adlı bir belgesel üzerinde çalışan ve gelecek vadeden bir kameraman olan Lelaina’nın arkadaşlarını kameraya alma sürecini anlatıyor. X Kuşağı’nın hayatta karşılaştığı zorlukları, kariyer ve yaşam tarzı seçimlerini örneklerle gözler önüne seriyor.
5. Safety Not Guaranteed – Zaman Yolcuları (2012) – IMDB: 6.9
2012 yapımı bir bilim kurgu ve romantik komedi filmi olan Zaman Yolcuları, ilk gösterimini Sundance Film Festivali’nde yapmıştır. Aubrey Plaza ve Mark Duplass’ın başrolleri paylaştığı filmin yönetmenliğini ise Colin Trevorrow yapmıştır.
Sundance Film Festivali’nde Senaryo dalında özel ödül kazanan filmin ayrıca Satürn ödülü adaylığı da bulunmaktadır. 750.000 dolar gibi yüksek sayılmayacak bir bütçeyle çekilen “Safety Not Guaranteed”, yaklaşık 4,5 milyon dolar hasılat yaparak büyük bir başarı göstermiştir.
Darius, Seattle merkezli bir dergide çalışan genç bir stajyerdir ve kendisiyle zamanda yolculuk edecek birini aradığını söyleyen bir ilanın yazarını araştırmaya başlar. Bunun üzerine alaycı muhabir Jeff ve stajyer arkadaşı Arnau’yu da yanına alarak bir sahil kasabasına doğru yolculuğa başlarlar.
Jeff, zaman makinesi ile sadece lisedeki aşkının peşinden koşmak isterken Arnau ise farklı bir tür yaşam deneyimlemenin peşindedir. Darius ise bir zaman makinesi yaptığına inanan Kenneth ile zaman geçirmeye başlar. Onu tanıdıkça bu kişinin bir dahi mi yoksa deli mi olduğuna dair soru işaretleri artacaktır.
6. Perfect Sense – Yeryüzündeki Son Aşk (2011) – IMDB: 7.0
David Mackenzie’nin yönettiği bir bilim kurgu ve romantik drama filmi olan Perfect Sense, film önerileri listemizin ilk gösterimini Sundance Film Festivali’nde yapmış olan bir diğer filmidir. 3 BAFTA ödülü adaylığı bulunan bu yapımın başrollerini Eva Green ve Ewan McGregor paylaşmaktadır.
Dünyanın her yerinde garip bir salgın baş göstermektedir, bu salgının etkisiyle dünyanın dört bir yanından insanlar duyularını kaybetmektedirler. Yıkıcı bir öfke nöbetinin ardından koku duyularını kaybetmeleri hastalığın ilk etabıdır.
Salgını çözmeye çalışan ekipten bir bilim insanı olan Susan ile ilgi çekici bir aşçı olan Michael, artan kaosun ortasında bir ilişkiye başlarlar. Diğer duyuların da kaybedilmeye başlanması durumu daha fazla insanı etkilerken ve sivil yetkililer düzeni sağlamaya çalışırken, bu kadar değişen bir dünyada aşk mümkün mü?
7. Brothers – Kardeşler (2009) – IMDB: 7.1
Jim Sheridan’ın yönettiği 2009 yapımı psikolojik drama ve savaş filmi Brothers’ın başrollerini Tobey Maguire, Jake Gyllenhaal ve Natalie Portman paylaşıyorlar. 4 dalda Satürn ödülü adaylığı bulunan film, ayrıca Tobey Maguire’a Altın Küre adaylığı kazandırmıştır. 25 milyon doları aşan dev bütçesine karşın 43,5 milyon dolarlık bir hasılat elde etmeyi başaran film, ayrıca bir opera uyarlamasına sahiptir.
Bir lider, bir atlet, iyi bir eş ve baba olan Deniz Yüzbaşısı Sam Cahill, Afganistan’daki ikinci turuna çıkmadan önce, bir banka soyduğu için hapishaneye düşen ve batmış bir insan olan kardeşi Tommy’yi tahliyesinin ardından evinde karşılar.
Tekrar Afganistan’a giden Sam’in helikopteri düşürülür ve helikopterdeki herkesin öldüğü varsayılır. Ancak hayatta kalan ve uzun süre ücra bir kampta esir olarak tutulan Sam; eve döndüğünde, Tommy’yi eşinin ve iki çocuğunun yanında bulur. Hapiste dayanılmaz dehşetler yaşayan ve bu yüzden kurtarılıp evine döndüğünde sessizce ve duygusuzca davranan Sam, erkek kardeşi ile eşinin birlikte oldukları fikrine ikna olur.
8. Lola Rennt / Run Lola Run – Koş Lola (1998) – IMDB: 7.7
Yabancı Dilde En İyi Film dalında BAFTA ödülü adaylığı bulunan ve yönetmenlik koltuğunda Tomy Tykwer’ın oturduğu, başrolünde ise Franka Potente’nin bulunduğu Run Lola Run; 1994 yapımı deneysel bir gerilim filmidir.
İlk gösterimini Altın Aslan için yarıştığı Venedik Film Festivali’nde yapan film, ayrıca Almanya Film Ödülleri’nde Yılın En İyi Alman Filmi seçilmiş ve Sundance Film Festivali’nde ise Seyirci Ödülü kazanmıştır. 1,75 milyon dolarlık bütçesini 13’e katlayarak yaklaşık 23 milyon dolar hasılat elde eden filmin 2022 Hint yapımı Looop Lapeta isimli bir yeniden uyarlaması da bulunmaktadır.
Lola, erkek arkadaşı Manni’den bir telefon alır. Manni, bir metro treninde 100.000 Alman Markı kaybetmiştir. Lola’nın bu miktarı toplamak ve Manni ile tanışmak için sadece 20 dakikası bulunmaktadır. Lola’nın bu 20 dakikalık macerasının, bazı küçük farklılıklara bağlı olarak toplamda üç farklı alternatifi bulunmaktadır.
9. La Planète Sauvage / The Fantastic Planet (1973) – IMDB: 7.7
Film önerileri listemizin son filmi olan, 1973 yapımı ve bilim kurgu türü animasyon The Fantastic Planet; René Laloux’nun yazıp yönettiği bir sinema eseridir. Fransız yazar Stefan Wul’un 1957 tarihli Oms en Série romanına dayanan film, 1973 yılı Cannes Film Festivali’nde büyük jüri ödülü olan Grand Prix’e, ayrıca Altın Palmiye adaylığına layık görülmüştür. Ayrıca 2016 yılında Rolling Stone tarafından gelmiş geçmiş en büyük 36. animasyon filmi seçilen The Fantastic Planet, film müzikleriyle de ünlü bir animasyon türü klasiğidir.
Hayatlarını tamamen meditasyona adayan Draag adındaki devasa mavi renkli insanımsı yaratıklar artık Ygam gezegeninin baskın türüdür. Yüce bir varoluşa sahip olduklarına inanan entelektüel yaratıklar olan Draag’lar, Om ismindeki insansı ırkı ağır baskı altında tutuyor, onlardan hizmetkar veya evcil hayvan olarak yararlanıyorlardır.
Tüm bu koşulların altında, Om ırkından asi bir yetim olan Terr; eski efendilerine ait olan kimi bilgileri çalarak esaretten kaçar. Köleleştirilmiş olan Om kolonileri özgürlükleri için savaşmaya ve ölmeye hazırlanırken tüm gezegenin sosyal dengesi bozulmaya başlar. Çok geçmeden, her iki ırkın da geleceğini tehdit eden sistematik ve acımasız bir imha savaşı başlar. Kendi iyilikleri için, iki tür bir arada yaşamayı öğrenebilecek mi?