Her ebeveyn, çocukları için daha iyi bir yaşam ister ve onlara kendilerinin doğru olduğunu düşündükleri şeyi öğretmeye çalışır. Ne yazık ki, yetişkinler bazen hatalar yaparlar ve çocuklarını da tamamen gereksiz hatta zararlı davranışlara teşvik ederler. Dünya değişiyor bu nedenle bazı klişeler de yıkılmalı. İşte 2021’de acilen hayatımızdan çıkması gerektiğine inandığımız 7 klişe.
1. Mutluluk hak edilmelidir
Mutluluk; acı, neşe, üzüntü, kahkaha ve diğer her şey kadar doğaldır. Bu yüzden kesinlikle herkes tarafından yakalanabilir. Ancak çoğu zaman insanlar yeterli çaba göstermedikleri için mutlu olamadıklarını düşünüyor. Bu tamamen yanlış. Yapılacak ilk şey ise; mutluluğun son derece doğal olduğunu kabul etmek. Mutlu olmak içinse basit bir kurala uymak yeterli. Pozitif bir bakış açısıyla sahip olduğunuz şeyleri düşünüp minnet duyun.
2. Yetişkinler daha bilgilidir, onları dinlemek gerekir
Evet, yaşlılara saygı duymalıyız ancak bu onların her şeyi bildikleri anlamına gelmiyor. Bu nedenle sizden daha yaşlı meslektaşlarızın ya da akrabalarınızın tavsiyelerini dinlemeye her zaman değmez. Tabii ki, sizden yaşlı kişiler saygıyı hak ediyor ancak saygı ve itaat tamamen farklı şeylerdir.
3. Her zaman nazik olmalısınız, bir gün bunun karşılığını alacaksınız
Ne yazık ki, dünya çoğu zaman adaletsiz. Gerçek hayatta, “İnsanlara karşı nazik olun, onlar da size karşı nazik olsun” kuralı nadiren işe yarıyor. Özellikle çocukları büyütürken bu tarz söylemlerden kaçınmak gerekiyor. Hayatın gerçekleriyle ne kadar çabuk yüzleşirlerse o kadar iyi. Çünkü ne yazık ki adaletsizlik her zaman var olacak.
4. İyi bir eş iyi yemek yapmalıdır
Muhtemelen yalnız yaşayan, kendilerine yumurta bile kıramayan erkekler hakkında hikayeler duymuşsunuzdur. Bu sorun çocukluktan kaynaklanıyor. Ne yazık ki hem ülkemizde hem de dünyada ebeveynler çocuklarına bir kadının yemek pişirmesi ve bir erkeğin çalışıp evine bakması gerektiği gibi klişeleşmiş kalıplar öğretiyorlar. Nitekim dünya değişiyor, erkek ve kadın eşit. Her ikisinin de temel hayatta kalma becerilerine sahip olması gerekiyor.
5. “Normal” olmalısınız
Birçok ebeveyn için “normal” olmak, sol el yerine sağ eli kullanmak gibi bir dizi farklı anlama gelir; terbiyeli ve uygun görülen giysiler giymek; cinsiyete veya yaşa karşılık gelen hobilere sahip olmak ve daha fazlası.
“Normal” olmak aslında yetişkinlerin bizim için belirlediği kalıplara uymak. Tabii ki temel görgü kurallarından ya da toplumsal düzenden uzaklaşmamalıyız ancak kimseye uygun yaşamamız da gerekmiyor. Nitekim ebeveynler çocuklarını sürekli olarak başkalarıyla kıyaslama eğiliminde. Muhtemelen siz de çocukluğunuzda en az bir kez biriyle karşılaştırıldınız. Bu tür karşılaştırmalarla ebeveynler, çocuklarını özel kılan şeyleri tam anlamıyla yok ediyorlar.
6. Ne pahasına olursa olsun tartışmalardan kaçınmalısınız
Tartışmalardan kaçınmak, sorunları çözmenin en iyi yolu değildir. Her çocuk, özellikle akranlarıyla bir anlaşmazlığa düştüğünde ne yapacağını bilmelidir. Neredeyse her gün tartışmalı durumlarla karşılaştığımız için bu bilginin yetişkin yaşamları üzerinde büyük bir etkisi olacak.
7. Bir kişi pahalı şeylere sahipse, hayatta çok şey başarmış demektir
Çocukluğumuzdan beri, lüks malların başarının göstergesi olduğu öğretildi; büyük apartmanlar, yazlıklar, özel havuzlar, havalı arabalar… Ancak bu doğru değil özellikle günümüzde çoğu insan bir mülk almak için krediye başvuruyor.
Kaynak: 1