Çok şükür bugün yine güzel Yeni Türkiye’mizde sosyal medya yasaklarını konuştuğumuz bir güne uyandık. Geçen sene bir süreliğine “Twitter mivıtır hepsinin kökünü kazıyan” hükümetimiz yine jet hızıyla hesapları kapattırmaya, tweet’leri engelletmeye ve Twitter’ın hepsini kapatmakla tehdit etmeye başladı.
Diğer bir deyişle geçen sene zorla bize öğretilen DNS nasıl değiştirilir, VPN nasıl kullanılır gibi dersleri yeniden gündemimize almak üzereyiz çünkü her an her şey olabilir; bir sabah kalkıp hesabımızın engellendiğini öğrenebilir ya da Twitter’a toptan giremeyebiliriz.
Son mahkeme kararıyla Fuat Avni’nin Twitter hesabının kapanması (Yenisini bilen varsa bize de söylesin) ve içinde Nazlı Ilıcak gibi gazetecilerin bulunduğu kullanıcıların tweet’lerinin jet hızıyla engellenmesi bir yana hükümetin BirGün Gazetesi‘nin Twitter hesabının kapatılması yoksa tüm Twitter’ı yasaklamak için sosyal ağ ile pazarlığa girişmesi, bununla da yetinmeyip daha önce kabul edilmeyen ve yürürlüğe girmeyen internet sitelerinin kapatılmasını TİB Başkanı’nın iki dudağı arasına yerleştiren teklifi yeniden gündeme getirmesi ile sosyal medya yasakları yine ülke gündemimize ilk sıradan girdi.
Her an her şey olabilir moduyla yaşadığımız şu günlerde internet sansürü nereye gidiyor, ne oldu, ne olabilir konularını masaya yatıralım ve ifade özgürlüğümüz önündeki büyük tehlikeyi beraber tartışalım istedik. Buyurun, hala okuyabiliyorken okuyun.
MİT tırlarının Adana’da durdurulmasına ilişkin tutanakların internette yayılması üzerine bu belgeleri yayınlayan internet sitelerinin erişime engellenmesi için mahkeme kararı alındı
Geçen hafta patlayan bu olay sonrası hükümetimiz hemen harekete geçti ve bu belgelerin sosyal ağlarda daha da yayılmaması için hemen mahkeme kararı alındı. Belgeleri yayınlayan siteler için engelleme kararı çıktı ve bu siteler arasında Facebook, Twitter gibi sosyal ağlar vardı.
Bunun üzerine ilk olarak Twitter hesabından belgelerin tweet’lerini paylaşan BirGün’ün tweet’lerine sansür uygulandı
Twitter, buzlanma politikasına gerekçe olarak ise alınan mahkeme kararını gösterdi.
Ama bu yetmedi; hükümet gazetenin Twitter hesabının tümünün engellenmesi aksi takdirde Türkiye’de Twitter’ı toptan yasaklayacaklarına dair sosyal ağ yönetimine baskı yapmaya başladı
Yabancı basına bile yansıyan bu bilgiye göre Twitter tweet’leri engellemeyi yani buzlamayı kabul ediyor ancak bir hesabın tümden kapanması konusunda harekete geçmiyor. “Twitter ne ya, Twitter şirket şirket” diyeren sosyal medyanın ne olduğunu hiç anlayamamış hükümet ise Twitter’ı tehdit etmeye başladı ve “Ya BirGün’ün hesabını kapatırsınız ya da biz tümden Twitter’ı yasaklarız” tehditlerine başladı. Şaşırdık mı? Hayır.
Gelelim sansürde son duruma; Fuat Avni hesabı engellendi; gazetecilerin tweet’leri ‘buzlanmaya’ başlanıyor
Fuat Avni’nin hesabına ilişkin dün alınan kapatma kararından sonra ,İstanbul Sulh Ceza Hâkimi Bekir Altun’un talebi sonrası aralarında çok sayıda gazetecinin de olduğu 30’a yakın kişinin attığı tweetlere erişim engeli kararı çıktı. Aralarında Nazlı Ilıcak, Büşra Erdal, Barış Yarkadaş, Arzu Yıldız ve İstanbul eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer‘in de bulunduğu kişilere yapılan bildirimle ise şimdilik “Bu tweet(ler) hakkında ileride bir işlem yapmak durumunda kalabiliriz” mesajı gönderilmiş durumda.
Asıl soru Twitter ne yapıyor ya da ne yapmak istiyor?
Geçen seneki Twitter yasağında hatırlarsınız Twitter uzun süre geri adım atmamış ve “Biz ifade özgürlüğünü destekliyoruz, Türkiye’deki kullanıcılarımızın yanındayız” demişti. Sonra Twitter ve Türk yetkililer arasında uzun görüşmeler başlamıştı. Bugün şu geldiğimiz duruma bakıldığında ise kafamızda soru işaretleri oluşuyor. Çünkü Twitter neredeyse hükümetin sağ kolu gibi çalışmaya başladı. Hükümet “Bu tweet engellenecek” diyor, Twitter anında engelliyor. Türkiye’de ofis açmaya yanaşmayan ama burada büyüyen reklam gelirlerini kaybetmek istemeyen Twitter’ın bu sansüre boyun eğmesi ise ayrı bir tartışma konusu.
Ve asıl tehlike ve bitmeyen döngü: TİB Başkanı’na internette jet hızıyla engelleme yetkisi veren düzenleme 1 yıl içinde 4. kez yeniden gündemde
Hatırlarsınız geçtiğimiz sene bizim de tepkimizi gösterdiğimiz yeni internet yasasının en fazla tartışılan maddesi internet sitelerinin mahkeme kararı olmaksızın TİB Başkanı’nın direktifiyle 4 saat içinde kapanmasıydı. Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği bu düzenleme şimdi yeniden gündemde.
Hatırlayalım: Mahkeme kararı olmaksızın internet sitelerinin erişime engellenmesinin önünü açan madde hangi aşamalardan geçti?
Geçen sene Şubat ayında torba yasa teklifi Meclis’te kabul edildi. Yasanın 94’üncü maddesi özel hayatın gizliliğinin ihlali durumunda kişiler TİB’e başvurarak 4 şaat içinde erişimin engellenmesini sağlayabileceklerdi. Engelleme kararının çıkmasından 24 saat içinde de mahkemeye gidilmesi zorunlu olacaktı. Ayrıca TİB başkanına da mahkemeye gitmeden erişim engelleme hakkı verildi.
Zamanın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yasayı onayladı ama değişiklikler yapılacağını duyurdu (Şartlı onay)
Bu şartlı onay sonrası TİB Başkanı tarafından verilen erişim engellemesi kararına da mahkeme şartı getirildi ve yasa Resmi Gazete’de yayınlanarak resmileşti.
Yeniden TİB’in 4 saat içinde engelleme yapabilmesi için son dakika düzenlemesi yapıldı
Ama 10 Eylül tarihinde Meclis’te görüşmeleri yapılan torba yasaya son dakikada eklenen düzenlemeyle, TİB Başkanı’na verilen internet engelleme yetkisi genişletildi. Yani milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden bir veya birkaçına bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, başkanın talimatı üzerine TİB engelleme yapabilecekti. Böyle bir durumda yasak 4 saat içinde uygulanacaktı.
Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olarak ilk onayını bu düzenlemeyi de kapsayan torba yasaya verdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk onayını internet yasaklarında değişiklikleri de kapsayan torba yasaya verdi. Erdoğan “İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun”u onaylayarak yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdi.
Anayasa Mahkemesi’nden TİB’e verilen bu yetkiye iptal kararı…
Mahkeme, hükümetin torba yasayla, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) verdiği 4 saat içinde internet sitesi kapatma yetkisini iptal etti. İnternet sitesi kapatmak ya da erişimi engellemek için ancak mahkeme kararı geçerli olabilecek hale döndü.
ŞİMDİ: AK Parti Konya Milletvekili Kerim Özkul tarafından verilen teklifle TİB Başkanı’na internet yasaklama yetkisi veren ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği düzenleme yeniden gündemde
Bu teklife göre, yaşam hakkı ile kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması sebeplerinden biri halinde Başbakanlığın talebiyle TİB tarafından karar alınacak. Yani hükümet geri adım atmıyor, ne olursa olsun internet sitelerini jet hızıyla, kendi inisiyatifiyle engellemek istiyor. Birçok kez iptal edilen bu kararı pişirip pişirip önümüze koyması da bu yüzden. Kısacası bugünlerde mecliste yeniden tartışılacak ve internet sitelerinin erişime engellenmesini TİB Başkanı’nın iki dudağı arasına indirgeyen bu düzenleme yeniden kabul edilebilir, yasalaşabilir ve çok geniş internet sansürleriyle yeniden tanışabiliriz.
Şimdiden hepimize geçmiş olsun.
Eli kulağında olan internet sansürlerine hazırlıklı olmak ve olası bir erişim engellemesinde sansürü aşmak için şu listemizi de bir kenarda bulundurmanızı tavsiye ederiz.