O sahnedeyken gazinolar, matineler doldu taştı. Her şarkının hakkını verdi. Türkiye bir dönem Zeki Müren’in iyi dilekleri ve muhteşem sesi olmadan yeni yıla girmedi.
Kostümleri, saçı, makyajı, sahnelere getirdiği yenilikler ile döneminin en avangard sanatçısıydı. Türkiye’nin Sanat Güneşi’ydi, Sivil Paşa’sıydı.
“Gitme Sana Muhtacım” dedik, dinlemedi. Yine de o hâlâ alkışlarla yaşıyor!
TRT’den şakıyan muhabbet kuşu
1 Ocak 1951. Burası TRT İstanbul Radyosu. Mikrofonda Zeki Müren var. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Süsleme Bölümü’nden mezun Müren, TRT’nin solistlik sınavının birincisiydi. O programdan sonra klarnet sanatçısı Şükrü Tunar, Müren’i kendi plak şirketine götürdü ve kendi eseri Muhabbet Kuşu şarkısını plağa doldurttu. Bu plak Müren’in hayatını değiştirecekti.
Daha 17
O radyo programları 15 sene sürdü, plaklar birbirini kovaladı. Ünlü sanatçı 45 senelik sanat yaşamında 600’den fazla plak ve kaset doldurdu. 300 civarında şarkı besteledi. Henüz 17 yaşındayken bestelediği acemkürdi şarkı Zehretme Hayatı, sanatçının ilk eseriydi. Güftenin baş harfleri ise kendi ismine işaret ediyordu.
Zehretme bana hayatı cananım
Elemlerle doldu benim her ânım
Kederimle yanıp sönse de canım
İnan ki ben yine sana hayranım
Beyazperdede parlıyor
http://youtu.be/zBJ-unqAMI8
1953’te Beklenen Şarkı’da Cahide Sonku ile başroldeydi. Bu film çok ilgi görünce Müren, şarkılarının çoğunu kendinin bestelediği 18 film daha çevirdi. Filmlerine çoğunlukla Berduş, Hayat Bazen Tatlıdır, Altın Kafes, Bir Yaz Yağmuru gibi kendi eserlerinin isimleri verildi.
1955’te sanatçı Arena Tiyatrosu tarafından sahneye konulan “Çay ve Sempati” adlı oyunda tiyatroyu da deneyecekti.
Gazinoda, matinede seyretmeyen kalmış mıdır?
26 Mayıs 1955’te Küçük Çiftlik Gazinosu’nda ilk sahne konserini veren usta sanatçı, döneminin yıldızlarından Behiye Aksoy ile 11 sene Maksim Gazinosu’nda dönüşümlü sahnedeydi.
Aynı sene ilk defa verilen Altın Plak Ödülü’nü de Manolyam adlı şarkısıyla kucaklayan Müren, sahne performansları ile yıllarca göz dolduracaktı.
T sahne, hareketli mikrofon
https://www.youtube.com/watch?v=ZtRcX5OSCBc
“Ben 40 sene sahnede dinleyicilerime arkamı dönmedim” diyen Müren’in sahnesi diğer sanatçılardan farklıydı. İzleyicilere daha yakın olmak için T şeklinde podyum kullandı. Sahnede rahat hareket edebilmek için sabit mikrofonu kaldırtıp kordonlu olana geçti. O zamana kadar gelişigüzel kıyafetlerle sahneye çıkmasına alışılmış saz ekibine tek tip kıyafet giydirdi.
Tiril tiril saz ekibi, renkli ışıklar, dekorlar
Sahnede renkli ışığı, dekoru ve vokalisti ilk o kullandı. Müren sahnesine o kadar önem verirdi ki bazı programlarda üç defa dekor değiştirir, kıyafetleriyle göz kamaştırırdı.
Batı müziği sanatçıları gazinolarda çalışmalarını da ona borçluydu. Müren, Ajda Pekkan’ı program yaptığı Maksim’de sahneye çıkarınca onlara da gazinoların yolu açıldı.
Dünya Lady Gaga’ya alışadursun biz Müren’den aşinayız
Müren sadece sahnesini değil, kendini de bir sanat eserine çevirmeyi seçmişti. Ceket, pantolon, ince kravat kombinleri kısa sürede yerini kendi tasarladığı kıyafetlere bırakacaktı.
Dev tüylü, işlemeli, pullu, taşlı, rengârenk, çılgın kıyafetleri dünya şimdilerde Lady Gaga ile tanısa da Türkiye uzun süredir Müren’den aşinaydı.
Batmayan Güneş, Göz Boncuğu, Sabah Yıldızı
Ünlü sanatçı gazino sezonu başlamadan önce gazetecilerle buluşup kendi tasarladığı kostümleri isimleriyle gazetecilere tanıtırdı. Batmayan Güneş, Göz Boncuğu, Sabah Yıldızı, Nefti Geceler, Aşkın Dolandı Boynuma, Kuğuların Sohbeti, Sevda Akvaryumu bu kostümlerinden bazılarıydı.
Uzay Yolu kostümünde apartman topuklu lame çizmeleri ve lame mini şortu ile göz dolduran sanatçı 1970’te Gladyatör kostümünde de mini etek giydi.
Cumhurbaşkanının karşısına böyle çıkılır!
1970’lerin ortalarında Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün Çankaya Köşkü’nde sanatçılara verdiği kokteylin sürprizi Zeki Müren’di. 28 santimlik apartman topuklu ayakkabıları ile davete katılanları şaşkına çevirdi.
Ertesi gün bazı gazeteler “Cumhurbaşkanı’nın karşısına böyle çıkılır mı?” diye manşetten tepki gösterdilerse de, o kimseyle polemiğe girmeden hafızalarda yerini alacaktı.
“Sanat Güneşi’miz kampanyaya iştirak ediyor”
https://www.youtube.com/watch?v=GbMAraBN_As
Sanatçının o, kendine pek çok yakışan Sanat Güneşi lakabını Hürriyet gazetesi sayesinde aldığı rivayet edildi. Hürriyet, düzenlediği bir kampanyanın reklamında sanatçıyı görmek isteyince Müren’e teklif götürdü. Sanatçı olumlu yanıt verdi, hatta ücret de istemiyordu. Onun yerine bir ay boyunca her gün gazetede “Sanat Güneşi’miz Zeki Müren de kampanyamıza iştirak ediyor” lafı dönecekti. Türkiye’nin Sanat Güneşi işte böyle parıldadı.
Müziğin Paşa’sı
Antalya halkı 1969’daki Aspendos konserinden sonra ona Müziğin Paşası lakabını taktı. Müren bu lâkabından memnundu ama neden takıldığını bilmediğini açıkladı. Belki de sahnedeki kibar ama laubalilik kaldırmayan duruşu yüzünden o artık Müziğin Paşa’sıydı.
Zeki Müren Kirpiği ve Göbeği evlerde
Sanatçı 1970’lerde öylesine popülerdi ki adı örgü motiflerini, hatta şekerleme çeşitlerini süsledi. “İki alıp bir doluyorlar. Ben deneyeyim dedim, yamuk gitti. Meğer baştan bir artırmak gerekiyormuş” sanatçı, Zeki Müren kirpiğini böyle anlatıyordu.
Zeki Müren Göbeği şekeri hakkında ise şunu söylüyordu Türkiye’nin Sanat Güneşi:
Rahmetli annem misafire bunu tutardı. ‘Anneciğim çikolata varken bunu tutmak tuhaf olmuyor mu?’ derdim de ‘Evladımın ismini taşıyor, bu zevkime karışma’ derdi annem. Ne büyük mutluluk bu.
Zeki Müren Türkçesi, Kapısı ve hep dahası
Tavlada 6-4 zar ile pul toplanan bölümde alınan kapıya da ismini verdi Türkçe’nin düzgün kullanımına da. Sanatçının spikerlere ders verecek kadar iyi Türkçesi “İstanbul Türkçesi” gibi bir tabire sebepti; Zeki Müren Türkçesi.
O, sanat yaşamı boyunca hep tane tane, her kelimenin, hatta her hecenin hakkını vererek konuştu. Özellikle yılbaşı konuşmalarındaki iyi dilekleri ve hürmetleri kulağımızdan gitmedi.
Kulaktan kulağa
https://www.youtube.com/watch?v=7hf6p8OdtBM
Sanatçının özel hayatı hep merak konusuydu. Bir zamanlar modacı Nimet Erim Şenli’nin kendisinden hamile kaldığı ve çocuk aldırdığı dedikodusu kulaktan kulağa fısıldandı.
Akademi yıllarında Türkiye’nin ilk dansözü Emine Adalet Pee’ye Çil Pavyon’da âşık olduğu da dillerden düşmedi.
“Bir müjde veriyorum size Alo diyorum”
Mis kokan yasemenler,
Manolyalar, gelincikler,
Ne güzel, ne güzel, ne güzel
Baharda gülücükler
Ne güzel, ne güzel, ne güzel
Yanakta öpücükler
Bir müjde veriyorum
Size Alo diyorum
1980’lerin ortalarında Müren Alo reklamlarıyla TV’deydi. Bu reklam serisinde solo şarkı söylediği de oldu, eski Türkiye güzellerinden Sema Yunak’ın kendisine eşlik ettiği de. Hatta Ajda Pekkan ile olayı hiçbir masraftan kaçınılmadığı havası esen görsel bir şova çevirdikleri bile oldu.
İki kalp krizi ve son konser
1980’ler Zeki Müren için zor yıllardı. Sanatçı iki defa kalp krizi geçirdi. Bir yandan da yüksek tansiyon ve şeker hastalığı ile uğraşıyordu. O dönemde sahnelerden uzaklaşsa da video kliplerle seyircisinden kopmadı.
Son konserini 1984’te Bodrum Kalesi’nde vermeyi tercih etti. Hatta bu konserin geliri Bodrum Antik Tiyatrosu’nun restorasyonuna ayrıldı.
“Kendini dinlemek” dönemi
Artık günde 30 ilaç alıyordu, kilo almıştı ve yıpranmıştı. Sevenlerinin onu böyle hatırlamasını istemedi ve Müren 1992’de sahnelere veda etti. Bodrum’daki evinde dört sene herkesten uzaklaştı ve o yılları “Kendini dinlemek” diye ifade etti.
Yine de hayranları onu yalnız bırakmadı. Sürekli cevaplanmayan telefonlar üzerine, arıza söylentileri çıkınca Bodrum PTT’si sanatçının telefonun fişini çekmiş olabileceğini açıkladı.
Kendi yasağını deldi
Sanatçı kendi yasağını üç defa deldi. İlkinde Stüdyo TRT FM programında canlı yayına telefonla bağlandı. Bodrum günlerini anlattı, hatta bir de şarkı söyledi. Daha sonra Savaş Ay’ın A Takımı’na telefonla katıldı. Son olarak da “Batmayan Güneş: Zeki Müren” belgeseli için henüz bestelemediği son şiiri Gece Kirpikli Kadın’ı seslendirdi.
Son Veda Busesi
Usta sanatçı 24 Eylül 1996’da, TRT İzmir Stüdyoları’nda dört yıllık aradan sonra sevenleriyle buluştu. Müren’in Konukları programının ilk bölümünde Ajda Pekkan ve Muazzez Ersoy’u ağırlayacaktı. Üstelik TRT’nin ona bir hediyesi vardı.
O gün sunucu Hülya Aydın’ın ellerini sıkı sıkı tuttu ve 45 sene önce ilk radyo programında kullandığı mikrofonunu heyecanla aldı. Güçlükle yerine döndü ve istirahat etmek için izin istedi. Makyaj odasında fenalaşan Müren müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Sanat Güneşi 7 Ocak’ta Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nden yükselecek bonusu:
Zeki Müren hayranları 7 Ocak’ta Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde buluşuyor!Zeki Müren’i vefatının 20. yılında; Ali ve Aysun Kocatepe, Bekir Ünlüataer, Emel Sayın, Ferhat Göçer, Gökhan Tepe, Nükhet Duru, Sertab Erener, Yonca Lodi gibi değerli sanatçılarımızın yer aldığı unutulmaz bir konser ile anacağız. Siz de katılmak isterseniz tıklayın: bit.ly/ZekiMürenKonserBileti
Posted by Türk Eğitim Vakfı on 21 Aralık 2015 Pazartesi
TEV, Zeki Müren’i vefatının 20. yılında; Ali ve Aysun Kocatepe, Bekir Ünlüataer, Emel Sayın, Ferhat Göçer, Gökhan Tepe, Nükhet Duru, Sertab Erener, Yonca Lodi gibi değerli sanatçılarımızın yer aldığı unutulmaz bir konser ile anıyor. Siz de katılmak isterseniz şöyle alalım.