Hepimizin hayatında pes etmek istediği, çok zorlandığı, her şeyden bıktığı zamanlar vardır. Böyle zamanlarda motivasyonumuzu geri kazanmak bizim için çok zor olabilir. İşte bu yazıyı, tam olarak zorlandığınız zamanlarda okumanız gerekiyor. Yaşadıkları zorluklara rağmen pes etmeyip günümüze kadar adından söz ettiren bu insanların hayat hikâyeleri size motivasyon verecek. Unutmayın, sevginin sayesinde hayatta üstesinden gelemeyeceğiniz hiçbir şey yoktur. Sevmek de sevilmek de bizi insan yapan, bu hayata bağlayan anahtar şeydir. O yüzden zor zamanlarınızda ya sevdiğiniz bir şeye tutunun ya da sizi sevenlerden yardım isteyin. Güzel günler sizi bekliyor, umarım her zaman sağlıklı ve mutlu olursunuz!
1. Ludwig van Beethoven
1770 yılında Almanya’nın Bonn şehrinde doğdu. Bugünkü şöhretini 47 yaşında sağır olduktan sonra bestelediği 9. Senfoni’ye borçludur.
2. Fyodor Dostoyevski
1821 yılında Moskova’da doğdu. Yaşadığı dönemde toplumsal konuları elinden geldiğince çok eleştirdi, dönem dönem bunun yüzünden başı belaya girdi. Bugün çoğumuzun Dostoyevski’yi tanımasına sebep olan romanı Suç ve Ceza‘yı sürgünde, küçük bir otel odasında, ekonomik yetersizlikler içinde tamamladı.
3. Franz Kafka
1883 yılında Prag’da doğdu. Onu yazdığı sürrealist eserlerinden tanıyoruz. Edebiyata çok fazla faydası olan Kafka, öncülük ettiği Kafkaesk akımına da ismini vermiştir.
4. Maksim Gorki
1868 yılında Rusya’da doğdu. 8 yaşında çalışmaya başladığı için okula gidememiştir. Yine de bu çalışma hayatı ona toplumu daha iyi anlamasında yardımcı olmuş ve zamanla yaşadığı acılı hayatı temsil etmesi için “acı” anlamına gelen Gorki takma ismini almıştır. Gerçek adı Aleksey Maksimoviç Peşkov’dur.
5. Charles Bukowski
1920 yılında Almanya’da doğdu. Yazar olmaya karar verme sürecini kendisi şöyle açıklıyor: “İki seçenekten birini seçmek zorundaydım: Posta ofisinde kalıp delirmek ya da yazmaya oynayıp açlıktan ölmek. Ben aç kalmayı seçtim.” Bugün edebiyat severler olarak birçoğumuz ona bu kararı aldığı için teşekkür ederek, onu saygıyla anıyoruz.
6. Virginia Woolf
1882 yılında İngiltere’de doğdu. Kendine Ait Bir Oda kitabında Shakespeare’in olası kardeşi Judith’i anlatan Woolf, 20. yüzyılın en önemli feminist yazarlarında biri haline gelmiştir. Woolf, Orlando isimli romanını bir aşk mektubuyla beraber o zamanlar âşık olduğu Vita’ya adar. Ruhsal hastalıklarına yenik düşüp en sonunda intihar eden Woolf’un veda mektubunu eşi Leonard bulmuştur.
7. Charles Dickens
1812 yılında İngiltere’de doğdu. Babasının borçları yüzünden okuyamayan ve küçük yaşta çalışmaya başlamak zorunda kalan Dickens’ın hayatından esintileri Oliver Twist kitabında görebiliriz. 1836’da yayımlanan The Pickwick Papers romanı ile şöhrete kavuştu. Birkaç yıl içerisinde uluslararası tanınan bir edebiyatçı oldu, kişilik ve toplum üzerine mizahi, satirik ve keskin gözlemleri ile o zamanlar üne kavuştu.