Aşağıdaki cümleler Yiğit Bulut’un Şubat 2008 tarihinde Vatan gazetesinde yayınlanan “Tehlike çok büyük!” başlıklı köşe yazısından alındı.
Bu zamandan bakıldığında çok ama çok enteresan cümlelerin yer aldığı bu yazı, 5,5 yıl sonrasında yani bugün okunduğunda ağızda kekremsi bir tat, zihinlerde ise sarımtrak bir hava bırakıyor. Dalga mı geçersiniz, üzülür müsünüz, kızar mısınız… Size kalmış.
Biliyorsunuz, geçen günlerde Yiğit Bulut tekrar Başbakan’ın başdanışmanı oldu.
Hatırlatalım dedik; aslında kendisi yıllar önce neler yazar, neler düşünürdü… Aşağıdaki cümlelerin her biri Yiğit Bulut’un 2008 yılında yazdığı yazıdan alındı. Hiçbir şey eklemedik, çıkarmadık, sırasını da değiştirmedik. Takdir sizin.
Başbakan grup toplantısında “kendisiyle aynı fikirleri” paylaşmayan bizim gibi medya mensuplarını yerden yere vurdu.
Bizler kimiz ki! Hepimiz birer “paçavrayız”.
Sevgili dostlar, artık işin dozu kaçtı. Sistem artık demokrasiden “faşizme” doğru kayıyor.
Faşizm kimsenin fikrini söyleyemediği, istediği gibi hareket edemediği…
Her şeye hakim olan tek bir gücün, tek bir ideolojinin “diğer” olanı ezdiği yapının adı…
Türkiye’nin içine girdiği yol ve Hitler Almanya’sının vardığı “nokta”.
Görünüşte dağlar kadar fark var ama “başlangıç noktaları ve gelişimleri” itibariyle aynı.
İçimizi rahatlatacak tek bir büyük fark var; Hitler Almanya’sında “ordu” lidere itaat ediyordu, bağlıydı.
Atatürk devrimlerine bağlı bir sistem içinde “diktatör” denebilecek haşerelerin, “silahlı bir ordu gücünü arkalarına almaları” mümkün değil.
Burada da devreye “Çavuşesku modeli” giriyor; kendine bağlı “ideolojik” dinamikler ile motive edilmiş…
“Polis” gücü oluşturmak…
Sonuç: Konuyu fazla uzatmayacağım. Türkiye adına “çok ama çok endişeliyim”.
İçine girdiğimiz yol, her kurumun başına ve kadrolarına “bizden” mantığıyla atama yapılması…
Her yeri kontrol edelim çabası, 1923’te döşenen raydan “makas atlatma denemeleri”…
Ve en vahimi bunları eleştiren basın kuruluşlarına ve mensuplarına “ağız dolusu” hırslı saldırılar; hedefin “ne” olduğunu net olarak gösteriyor…
Sevgili dostlarım, bu ülke bizim. Bu ülke “Cumhuriyet çocuklarının”.
Bu ülke “muasır bir medeniyet olmak” isteyen her Türk vatandaşının… Ülkemize sahip çıkalım, çok ama çok geç olmadan…
Okuduklarına inanamayanlar için Yiğit Bulut’un 2008 tarihli yazısı: Tehlike çok büyük!