Her ay yeni çıkan romanlar, edebiyat dünyasında yepyeni sesler ve bakış açılarıyla okurları büyülüyor. Kimi zaman geçmişle yüzleşmeye davet ediyorlar, kimi zaman ise bugünün çelişkilerini cesurca gözler önüne seriyorlar. Özellikle Ekim ayı, yayınevlerinin en çok beklenen eserlerini piyasaya sürdüğü dönemlerden biridir. Bu yüzden kitap severler için hem keşif hem de merak dolu günlerdir. Elinizdeki bu liste, çok satan romanlar ve son dönemin en çok konuşulan eserlerini bir araya getiriyor. Bu listede Türk edebiyatının usta kalemleriyle birlikte yeni bir romancı kuşağının öne çıkan isimlerini bulacaksınız. Her biri farklı bir dünyayı, farklı bir sesi temsil ediyor.
Önemli Not: Listemiz D&R web sitesinde 2 Ekim 2025 tarihi itibari ile en çok satan ve yeni çıkan Türk Romanlar sıralamasına göre hazırlanmıştır.
1. Bekle Beni — Zülfü Livaneli
Livaneli, yeni romanında bireysel vicdan ile toplumsal hafızayı yine ustaca yan yana getiriyor. “Bekle Beni”, ayrılıklar ve kavuşmalar üzerinden ilerleyen bir hikâyeyi, yakın tarihin kırılma anlarına açılan bir periskop gibi kullanıyor; okuru hem bir aşkın izine hem de kendi geçmişiyle dürüst bir yüzleşmeye çağırıyor.
Anlatı, Livaneli’nin bilindik lirik dili ve ritmik akışıyla ilerlerken müziksel çağrışımlar, mekânın ruhu ve tanıklık etiği öne çıkıyor. Doğu–Batı gerilimi, göç, belleğin seçiciliği ve “affetmek/hatırlamak” ikilemi, romana derinlik katan ana damarlar. Bu katmanlı yapı, okurun sadece bir hikâye değil, bir düşünme deneyimi yaşamasını sağlıyor.
Çok satan romanlar arasında bulunmasının nedeni, Livaneli’nin geniş okur kitlesiyle kurduğu güven kadar, güncel toplumsal duygulanımları kişisel kader anlatılarıyla birleştirmesi. “Bekle Beni”, özellikle hayat yolculuğuna içeriden bakan, kendi kırılma noktalarını anlamlandırmak isteyen okura güçlü bir eşlik sunuyor. Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın: Amazon – D&R
2. Gökyüzünde Nehirler Var — Elif Şafak
Şafak, bu romanda akış metaforunu merkezine alarak kimlik, aidiyet ve hatırlama temalarını birbirine bağlı “nehir kolları” gibi örüyor. Birbiriyle yankılaşan hayatlar, şehirler ve kuşaklar arasında gidip gelen anlatı; kişisel sırlar ile kolektif sessizliklerin nasıl iç içe geçtiğini gösteriyor.
Üslup, Şafak’ın alametifarikası olan hikâye-içinde-hikâye kurgusuna ve sembolik imgelerin zenginliğine yaslanıyor. Gökyüzünde “akan” nehirler, gözle görünmeyen ama bütün kaderleri birbirine bağlayan hikâye akıntılarına dönüşüyor; kadın deneyimi, göç, kırılganlık ve direnç hattı belirginleşiyor.
Okurun ilgisini çeken şey, romanın hem merak duygusunu diri tutan çok katmanlı kurgusu hem de evrensel bir arayışı kişisel yaralarla ilişkilendirmesi. “Gökyüzünde Nehirler Var”, zihinsel bir yolculuk kadar duygusal bir arınma hissi de veriyor; bu da kulaktan kulağa yayılan bir okuma motivasyonu yaratıyor. Çok satan romanlar arasında bulunan bu kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın:Amazon – D&R
Kulin, zamansal bir çıpa (Kasım ayının bir perşembesi) etrafında, aile bağları, kırık ittifaklar ve kaderin beklenmedik virajlarını anlatıyor. Roman, İstanbul’un değişen siluetinde bir ailenin iç hesaplaşmalarını, geçmişten bugüne sızan sırlarla buluşturuyor.
Dil sade ve sahici; gazetecilik kökeninin berrak gözlemi ile romana sinmiş duygusal ekonomi yan yana. Kuşak çatışması, sınıfsal hareketlilik ve “doğru zamanda doğru karar”ın bedeli/ödülü, hikâyenin omurgasını kuruyor.
Çok satma dinamiği, Kulin’in geniş bir okur kesimince benimsenmiş akıcı üslubu ve “tanıdık hayatlar”ı görünür kılma başarısıyla ilişkili. Bu roman, özellikle ilişkilerin dip akıntılarını ve aile tarihinin görünmeyen elini anlamak isteyen okura iyi gelecek. Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın: Amazon – D&R
4. Perihan — Sevda Ceren Mutlu
“Perihan”, Beyoğlu’nun kendine has dokusunu bir karakter gibi sahneye çıkararak; hafıza, kimlik ve kadın bakışını merkezine alan güçlü bir ilk roman olarak parlıyor. Beyoğlu’nun büyülü ara sokakları, Zarifi Apartmanı sakinlerinin sürükleyici hikayeleri ve yazarın kuvvetli edebi dili Perihan’ı bu kadar sürede en çok satanlara taşıyan özellikler arasında.
Mutlu’nun üslubu, şiirsellik ile gerçeklik arasında dengede: Cümleler ekonomik ama duygu yoğun; diyaloglar, sokağın doğal ritmini taşıyor. Mekânın belleği (Beyoğlu) ile kadının bireysel hafızası arasında kurulan paralellik, romana hem özgün hem de evrensel bir derinlik katıyor.
Yazarın ilk romanının en çok okunanlara hızlı bir giriş yapmasının sebebi kuvvetli dili ve dünya klasiklerinde görmeye alıştığımız zaman, mekan ve karakter zengin kurgusu. Perihan, özellikle şehirle karmaşık bir duygusal ilişkisi olan, hem derin bir edebi dilde olup hem de bir nefeste okunabilecek romanları seven okurlar için yüksek yankı potansiyeline sahip. Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın: Amazon – D&R
5. Nebula — Tolga Aydemir
“Nebula”, bilimkurgunun merak uyandıran olanaklarını edebi bir hassasiyetle birleştirerek, bilincin sınırları, teknolojinin etik izdüşümleri ve insanın yalnızlığı üzerine düşündüren bir anlatı sunuyor. Nebula metaforu, hem kozmik hem de psikolojik bir belirsizlik alanına işaret ediyor; kahramanın iç/ dış kozmosu iç içe geçiyor. Aydemir’in anlatımı, temposu iyi ayarlanmış bir kurgu ve düşünsel yoğunluk arasında köprü kuruyor. Çok saran romanlar arasında bulunan bu kitapta, felsefi sorgulamalar (özgür irade, hafıza, benlik sürekliliği) dramatik aksiyonu bastırmadan ilerliyor; dil yer yer teknik ayrıntılara yaklaşsa da okur dostu kalmayı başarıyor. Çok satmasının temel nedeni, türler arası sınırları aşan bir okuma deneyimi vaat etmesi: yalnızca bilimkurgu severlere değil, zihinsel derinlik ve varoluşsal temalara yönelen geniş bir kitleye sesleniyor. “Nebula”, sayfaları kapattıktan sonra bile zihin gerisinde çalışmaya devam eden türden. Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın: Amazon – D&R
Edebiyatın büyüsü, farklı hayatlara açılan pencerelerde saklıdır. Bu ayın çok satan romanları da okura tam olarak bunu vadediyor: derinlik, duygu ve yeni bir bakış açısı. Belki de listedeki kitaplardan biri sizin hayatınızda unutulmaz bir iz bırakacak.
Unutmayın, çok satanlar listesi yalnızca sayılardan ibaret değildir; aynı zamanda toplumun ruh halini, arayışlarını ve özlemlerini yansıtır. Siz de bu kitaplardan birine başlayarak yalnızca bir hikâye değil, aynı zamanda bir dönemin edebi tanıklığını okuyacaksınız.