Çeşitli video oyunları oynuyorsanız veya İskandinav mitolojisi konulu filmleri ve dizileri seyrediyorsanız, kesinlikle Valhalla kelimesini duymuşsunuzdur. Filmlerde ve dizilerde Viking savaşçıları, Valhalla’ya girebilmek için savaş meydanında cesaret gösterip ölmek isterler. Bu da bizlere Valhalla’nın bir nevi cennet olduğunu düşündürür, ancak gerçek bundan biraz daha farklıdır. Sizler için Valhalla hakkında bilmeniz gerekenleri bu listede yazdık. Hadi vakit kaybetmeden detaylara geçelim.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Konusu, Oyuncu Kadrosu, Bölümleri: Vikings: Valhalla Hakkında Bilmeniz Gerekenler”
Valhalla inancı hangi din?
Valhalla kelimesi İskandinav mitolojisinde cenneti tanımlar. Vikingler, Hristiyanlaşmadan önce kendi dinleri vardı ve savaşta ölen cesur savaşçıların Valhalla’ya gittiklerini düşünüyorlardı.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Belgesel Niteliğindeki Vikingler Dizisi Hakkında Bilgilendirici 8 Madde”
Valhalla nedir?
Valhalla, Asgard’da bulunan ve Odin tarafından yönetilen, 540 tane kapısı olan çok büyük bir odadır. Savaşta ölen savaşçıların gittikleri yer burasıdır. Valhalla’daki insanlar topluca Einherjar olarak bilinir. Bu, kelimenin tam anlamıyla ‘bir kişilik ordu’ olan Einheri’nin çoğuludur, bu yüzden buradaki savaşçılar en cesur ve acımasız olanlarıdır. Ölmüş ve yaşayanlar aleminden geçmiş olsalar bile burası onlar için son değildir. Einherjar’ın aslında yapacak önemli işleri vardır. Ragnarök olaylarına hazırlanmak zorundadırlar. İyi bilinen, ancak yeterince anlaşılmayan bir başka İskandinav kavramı olan Ragnarök, kıyamete veya dünyanın sonuna benzer. Genellikle ‘tanrıların nihai kaderi’ anlamına gelen, doğal afetler ve dünyanın suya batması da dahil olmak üzere bir dizi olay önceden bildirilir.
Valhalla’ya kimler girebilir?
Bilim insanları arasında Valhalla’ya tam olarak nasıl ulaşılacağı konusunda bazı anlaşmazlıklar var. Ancak, ana faktörün genellikle ‘şanlı bir şekilde ölmek’ olduğuna inanılır. Bir savaş sırasında kendi kılıcınızın üzerine düşemez veya ortalıkta birinin sizi mahvetmesini bekleyemezsiniz. Bunun yerine çok cesur bir şekilde savaşmanız gerekir. Ama bu bile yeterli olmayabilir. Savaş meydanlarında öldürülenlerin sadece yarısı Valhalla’ya gider. Gerisini daha sonra anlatacağız ama şimdilik Valkyrieler ile tanışalım.
Valkyrie, kabaca ‘öldürülenleri seçen’ olarak tercüme edilir. Valkyrieler, savaş meydanında şanlı bir şekilde ölen cesur ve yetenekli savaşçıları seçerler ve onları Odin ile birlikte savaşmak için Vallaha’ya götürürler. Elbette bunların hepsi Ragnarök içindir.
Valhalla neye benziyor?
Valhalla’nın çatısı kalkanlardan yapılmıştır ve kirişleri için mızraklar vardır. Geniş salondaki birçok ziyafet masasını göğüs zırhından yapılmış koltuklar çevreler. Kapıları kurtlar tarafından korunur ve üzerinde kartallar uçar. Salonun dışında, dünyanın en güzel şeylerinden biri olduğu söylenen Glasir adında altın bir ağaç durur. Burada bal likörü keçisi Heiðrún ve boynuzlarından dünyadaki tüm suların aktığı kaynağa sıvı damlatan geyik Eikþyrnir bulunur. İkisi de Valhalla’nın çatısında yaşar ve Læraðr adlı ağacın dallarından otlarlar. Kimse buranın ne kadar büyük olduğunu bilmese de muazzam olduğu söylenir. Thor’un Valhalla’da 540 odadan oluşan bir sarayı vardır.
Valhalla’daki savaşçılar, bütün gün birbirleriyle savaşırlar ve sayısız yiğitlikler yaparlar. Ancak her akşam tüm yaraları iyileşir ve tam sağlıklarına kavuşurlar. Elbette tüm bu savaşlar acıkmalarına neden olur. Akşam yemekleri de onları asla hayal kırıklığına uğratmaz. Dev yaban domuzu Saehrimnir tüm savaşçıları besleyecek kadar büyüktür ve o da geceleri kendini yeniler. Memeleri insanoğlunun bildiği en iyi bal liköründen sonsuz miktarda üretebilen keçi Heiðrún ise onların içecek ihtiyacını karşılar.
Ölmüş olan diğer savaşçılar nereye gider?
En yetenekli ve kudretli savaşçılar Valhalla’ya gidiyorsa, diğer ölen kişiler nereye gidiyor? En iyi savaşçılar için bir öbür dünya varsa, o zaman geriye kalan diğer kişiler için de bir yer olmalı, değil mi?
Valhalla’ya giden savaşçıların dışında, geri kalanların yarısı Fólkvangr’da tanrıça Freyja ile birlikte yaşamaya gider. Burası, Sessrúmnir salonunun bulunduğu güzel bir çayırdır. Freyja genellikle aşk ve doğurganlıkla ilişkilendirilirken, aynı zamanda savaşla da bağlantılıdır. Her gün savaştan sonra öldürülenlerin yeniden savaşmak için diriltildiği ebedi savaş Hjaðningavíg’e öncülük ettiği söylenir.
Ölmüş olanlar için bir sonraki yer Hel veya Helheim idi. Helheim, modern Hıristiyanlık bağlamında cehennem ile karıştırılmamalıdır. Kelimeler birbiriyle ilişkili olsa da, Helheim, hızlı akan ve geçilmesi mümkün olmayan bir nehirle ayrılmış, tanrıça Hel tarafından yönetilen bir krallıktır. Hel’e giden insanlar, yaşlılar ve sakatlar gibi savaşta ölmeyen kişilerdir. Ancak Loki tarafından kandırıldıktan sonra öldürülen Tanrı Baldr bile kendini Helheim’da bulmuştur.
Bu üçünün yanı sıra, denizde ölen denizcilerin gittiği Ran’a dair bazı kanıtlar var. Son olarak, insanların sevdiklerine kavuştuğu huzurlu bir dağ olan Helgafjel var. Bu konumların birbiriyle nasıl ilişkili olduğunu gerçekten bilmek zor. Hepsi aynı alemin parçaları olabilirler veya farklı olabilirler.