İlişkinizin ilk zamanlarında bardağın dolu tarafını gören bakış açınız sizinle oldukça iyi geçiniyordur. Hissettiklerinizin sürdürülebilirliği olsun istersiniz böylece gerekli fedakarlıklara ve anlayış göstermelere de gönülden razısınızdır. Hiçbir yanlışı olmayan bu davranışları sergilediğinizde ilişkinizin uzun soluklu olması elbette muhtemeldir. Fakat bazen tüm gerekliliklerin sağlandığını düşündüğünüz birlikteliğinizde, düşünüp de nedenini bulamadığınız sorunlar baş göstermeye başlar. “Aşk” nasıl ki mantıktan bir haber olguysa, içinde barındırdığı sorunları ararken de mantığınız dahilinde sorgulamak her zaman aradığınız cevapları size vermeyebilir.
Sonuç olarak kendinizin tamamen doğru olduğun düşünürsünüz ama bir şeylerin ters gittiğini de hissedersiniz. Çeşitli sebeplerden ötürü dile getirilemeyen memnuniyetsizlikler veya kişilerin kendini farkında olmayışından istemsizce ötelenen problemler git gide büyür ve ilişkiyi sekteye uğratmaya başlar. Düşman gizlenmiştir… Ya kaçıp gidilir ya da düşmanını iyi tanıyıp başa çıkmak gerekir.
İlişkilerin pek dile getirilemeyen gizli düşmanlar neler olabiliyor? Hangi durumlarda daha çok ortaya çıkıyor? Bu listemizde onları sizler için deşifre ediyoruz…?
1. Yirmili yaşlarda sorumluluklar ani artış gösterir. “Hayatın gerçekleri” söyleminin tam anlamıyla start bulduğu zamanlar diyebiliriz.
Sevgiliniz zaten yeterince sorumluluk sahibi değilse ya da kendi sorumlulukları ağır geliyorsa ilişkinin getirdiği sorumlulukları da ağır zorunluluklar olarak düşünmeye başlamış ve kafası biraz karışmış olabilir.
2. Evlilik mevzusu yüksek sesle konuşulmaya başlandıysa bir taraf buna hiç hazır hissetmiyor olabilir. Daha da kötüsü bunu dile getiremiyor da olabilir?
Şayet beyan ettiği her olumsuz fikirde konuyu ilişkinizin eskisi gibi olmadığıyla veya değersizlik yargılarıyla bağdaştırdaysanız fikrini açıkça söyleyememesine şaşırmamalı.
3. Evlilik fikri her iki taraf için sevimli görünse bile kariyer planlamasına ters düştüğü için sorunlar yaratabilir.
İşinden veya eğitiminden dolayı size ayıramadığı vakitlerinde yeterince anlayış göstermiyorsanız bu durumun bir ömür böyle gideceğini düşündürerek onu karamsarlığa itmiş olabilirsiniz. olamaz mı?
4. Çoğunlukla aynı evde yaşıyorsanız veya 1 gün dahi görüşmemeyi kabul edilemez görüyorsanız biraz frene basmak iyi olabilir.
20’li yaşlarda her erkek her kız kendi arkadaşlarıyla da sosyalleşmeli değil mi? Biraz özlemek duygularınızın diri kalmasına yardımcı olacaktır.
5.Sevgiliniz çok duyarlı ve başkalarını üzmeyi asla göze alamayan bir karakter olabilir. Hem de kendi üzüntüsünü görmezden gelme pahasına…
Bu duyarlılık kulağa hoş geliyor ancak başkasını üzmemek için kendi isteklerini dile getirememek uzun vadede her iki tarafa da zarar verir. Yani şöyle bir üzücü gerçek olabilir; Aslında ilişkiyi noktalamak istiyor fakat bunu size söyleyecek cesareti yok!
6. Sevgilinizin ailesi sizinle tanışmış fakat pek hoşnut kalmamış olabilir. Hatta sadece bununla kalmayıp psikolojik baskıya başvuruyor olmaları da muhtemel ?
7. Özel anlarınızda hayalini kurduğunuz tatmine yeterince ulaşamıyorsanız sebebini duygulardaki eksilmeye veya bıkkınlığa bağlamayın hemen.
Her konuda olduğu gibi burada da yeterince iletişim kurmazsanız yanlış varsayımlarla önünüze bir engel daha koymuş olabilirsiniz!
8. Sosyal medya aşkı öldürüyor mu? Evet bu soru bazı ilişkiler için gerçekten sorulabilir oldu artık.
Su götürmez bir stalker olduysanız ve sevgilinizin başkasına attığı her ‘like’ mahalinde geniş çaplı araştırma başlattıysanız ilişkiyi yorabilirsiniz… Tabi Tinder semalarında olduğu duyumu varsa hüküm sizindir ?
9. 20’li yaşların bir geçiş yaşı olduğunu söylemiştik. Haliyle sevgilinizin anksiyetelerinin tavan yaptığı bir dönemine şahit olabilirsiniz.
Eğer yaklaşımınız “her şeyi çok takıyosun kafana”, “sende amma büyütüyosun heaa” gibi yüzeysel olursa ona kendini daha da çaresiz ve yalnız hissettirebilirsiniz. En büyük destek siz olun!
10. Sizi her gün özlediğinden bahsediyor ama görüşmeye zaman yaratma konusunda aynı istakrarı göremiyorsanız bir durun hemen yalancılıkla suçlamayın.
Her buluşmanızda gülmekten karnınız ağrıyor ve yüz kaslarınız geriliyor. Bir dahaki buluşmayı iple çekiyorsunuz… Fakat erkek arkadaşınız türlü bahanelerle görüşmeyi zaman zaman iptal ediyor. Bizden duymuş olmayın ama sorun parasının bitmiş olması olabilir! ?
11. İlişkinizdeki sorunlardan arkadaş ortamında sık söz ediyor ve başkalarının müdahalesine imkan veriyorsanız bunun yıkıcı etkileri fazla olabilir.
Unutmayın bu sahne iki kişilik…
12. “Oğlum daha yaşın kaç biraz hayatını yaşa? ” “Kızım biraz keyfine baksana? ” Bu cümleleri fazla sarfeden, kendine yoldaş arayan arkadaşlara dikkat her an bir yerden çıkabilir!
Fakat sevgilinizle iç sesinizle konuşuyormuş gibi şeffaf olabilirseniz, hayattan aldığınız en büyük keyfi birbirinizde bulabilirsiniz..