23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunun en büyük ve sarsılmaz sembolleri arasında. Her yıl Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılış gününde kutladığımız ulusal bayramımız yıllar önce Anadolu insanının yaşadığı büyük acıları, zorlukları ve hemen ardından kazandığı inanılmaz zaferleri hatırlatan bir hatıra. Üstelik dünyanın ilk ve tek çocuk bayramı.
Bununla birlikte çok değil birkaç on yıl önce, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, yurdun dört bir yanındaki çocukların önderlik ettiği ve büyük küçük tüm Türkiye’nin coşkuyla kutladığı bir bayramdı. Şehirlerin meydanlarında kortejler düzenlenir, stadyumlar birbirinden güzel gösterilere sahne olur, tüm okulların bahçelerinden 23 Nisan şiirleri yükselirdi. İşte, bir zamanlar sevinç ve coşkunun egemen olduğu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarına dair unutulmaya yüz tutan detaylar.
Eski 23 Nisanlarda, tüm bayram sabahlarında olduğu gibi erken kalkılırdı
Elbette bayramın ana unsurları olan çocuklar, özellikle erken kalkardı. Çünkü 23 Nisan sabahlarında televizyonlar özel programlarla, çizgi filmlerle dolu olurdu. Tüm bunların dışında, ülkedeki tüm çocukların önünde doyasıya kutlanacak bir bayram günü olduğu için, erken kalkılmalıydı…
Sınıflar süslenirdi. Hem de gerçek anlamda süslenirdi. Balonlar, simli kağıtlar, kurdeleler, kabartmalar ve daha envaiçeşit süs, ilkokul sınıflarını bir panayır alanı gibi göz alıcı hale getirirdi
Stadyum gösterileri, yurdun dört bir yanında renkli görüntülerin ortaya çıkmasını sağlardı
Evet, eski 23 Nisanlarda öğrenciler birkaç ay öncesinden 23 Nisan gösterileri için hazırlanmaya başlardı. Çok sayıda öğrenci stadyumlarda renkli pankartlarla müthiş bir uyum içerisinde harekete eder, en azından etmeye çalışır, ancak edemese de ortaya muhteşem silüetler, manzaralar, yazılar çıkardı. Elbette onlarca öğrenci tribünlerde görsel bir şölen icra ediyorken, yeşil sahadaki öğrenciler de çeşitli akrobasi ve jimnastik gösterileriyle bu kutlu bayramı daha eğlenceli hale getiriyordu.
Tüm yurttan şiir sesleri yükselirdi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda şiir okumasına karar verilen öğrenciler için, bayram 23 Nisan’dan çok daha önceki bir tarihte başlardı
Heyecandan gözüne uyku girmeyenlerin şiir okuma provaları önceki gününün akşamına kadar sürer, 23 Nisan’da ise şehirlerdeki tüm okullardan şiirler yükselirdi.
Rengârenk kıyafetli, bayraklı, flamalı, trampetli çocuklar görülmeye değer kortejler oluştururdu
Korteji izlemek için toplanan aileler, yine öğrencilerden oluşan bando takımlarının müzik dinletesi eşliğinde, hepsi birbirinin aynısı onlarca çocuk arasından, kendi çocuklarını görebilmek için yarışırdı.
Dünyanın farklı coğrafyalarındaki çocuklar ülkemize gelir, evlerimize misafir olurdu
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı, bu topraklara has pek çok muhteşem unsurdan yalnızca biri. Dünyada bir örneği daha olmayan, tamamen çocuklarla özdeşleşmiş, eşsiz bir bayram.
İşte 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarına dair unutulmaya yüz tutan şeylerden biri de, bir zamanlar bayramımıza dünyanın dört bir yanındaki çocukların da ortak olduğu, bu kutlu günü bizlerle birlikte kutladığı detayı. Evet, eski 23 Nisanlarda dünyanın hemen her coğrafyasından onlarca çocuk ülkemize gelir ve evlerimize misafir olurdu.
Eski 23 Nisanlar, şenlik havasında geçerdi
Anadolu’nun dört bir yanındaki çocuklar, 23 Nisan’da Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ziyaret ederdi
Pek çok çocuk için 23 Nisan’daki en mühim şey de işte bu ziyaretti. Sayısız çocuk için önce egemenliği, sonra çocukluğu, sonra bayramı tatsınlar diye canla başla çalışan Atatürk’ün huzurunda bulunmak, bayram kutlamalarının en büyüğü, en heyecan verici olanıydı…