Geldi geliyor, sattık satıyoruz, aldınız alıyorsunuz, derken bir anneler gününe daha eriştik. Amacına ve sevgi dolu içeriğine baktığımızda son derece anlamlı ve güzel bir gün olan anneler günü belki de kapitalist sistemin en çok pirim yaptığı, kazanç sağladığı bir kaç özel günden biri.
Böylesi güzel bir gün için iyi bir girizgah olmadığını biliyoruz ama kutsal sayılan sevgilerin duygu sömürüsü yapılarak insanlara dayatılmasına gönlümüz bir türlü razı gelmiyor.
Duygu dozu abartılmış çeşitli reklamlarla günlerdir insanlara hediye alınmasının gereği anlatılıyor. Ve bu dayatma yapılırken maddi ve manevi yönden bir anneye sahip olmayanların ya da bir şeyler almaya gücü yetmeyenlerin yaralarına tuz basılıyor. Oysa anne sevgisi ne milyon liraya alınan hediyelerle ne de yaldızlı sözlerle anlatılabilinir.
Anne olmak, bir evlat sahibi olmak yaşamdaki en güzel duygu belki ama isteyen herkes anne olamayabiliyor ya da şu veya bu şekilde evladını yitirmiş milyonlarca anne var etrafımızda. Bunun yanında annesini kaybetmiş milyonlarca da öksüz çocuk tabii…
Bu nedenle böylesi sevgilerin bir güne sığdırılmasını ya da yaldızlı reklamlarla insanlara dayatılmasını içimize sindiremesek de annelerimiz başımızın tacı ve bizler annelerimizi çok seviyoruz. Her şeye rağmen anneler günü kutlu olsun diyoruz.
Nasıl hatırlamam anacığım nasıl

Kaç geceler bana ninni söylerdi

Hasta olunca oydu başucumda bekleyen

Biraz yorulmayayım, üzülmeyeyim, hemen

Alır kucağına okşardı, saçlarımı öperdi

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl

Uzun kış geceleri masal masaldı

Güzel çoban kızları, iyi kalpli sultanlar

Bir suyun akışı gibi geçip gitti zamanlar

Şimdi ne o dünkü çocuk, ne de o masal kaldı

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl

Yıkayan oydu mürekkep lekeli parmaklarımı

Akşam biraz geciksem yollara düşerdi

Sokağa çıkarken “Yavrucuğum üşütme” derdi

Hemen bir kazak örerdi biraz boş kaldı mı

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl

Bilirim yine kalbinde yerim anacığım

Selam sana Anneler Günü İstanbul’dan

Yeni dönmüşçesine bir akşam okuldan

Vefalı ellerinden öperim anacığım

Şiir: Ümit Yaşar Oğuzcan































