Türkiye’nin doğal ve kültürel zenginliklerle bezeli bir ülke olduğunu söylemek hiç de yanlış olmaz. İster tarihi eserleriyle ışıldayan büyülü şehirlerde dolaşın, ister muhteşem doğa manzaralarıyla sizi büyüleyen bölgelere yol alın, Türkiye her köşesinde sizi büyüleyen birçok güzellik sunar. Ancak bu güzelliklerin en saf, en sade ve en etkileyici halini bulabileceğiniz yerlerden biri de Türkiye’nin köyleridir. Köyler, geleneksel yaşam tarzını koruyan, doğanın kucakladığı ve mistik bir atmosferle sizi sarıp sarmalayan yerlerdir. Türkiye’nin en güzel köyleri, zamana direnen evlerden oluşan dokusuyla sizi geçmişe götürürken, doğal güzellikleriyle de gözlerinizi kamaştırır. Bu yazıda, Türkiye’nin en güzel köylerine bir göz atarak, sizi ülkemizin saklı cennetlerini keşfetmeye davet ediyoruz. İşte Türkiye’nin en güzel köyleri…
1. Şirince Köyü, İzmir
Türkiye’nin en güzel köyleri listesine Şirince ile giriş yapıyoruz. Şirince, İzmir’in Selçuk ilçesine yakın bir köydür. Genellikle Selçuk ziyaretlerinin bir parçası olarak turistlerin uğrak noktasıdır. Birçok tur programı, sabah saatlerinde Efes Antik Kenti’ni ziyaret eder ve öğleden sonra da Şirince’ye gider. Yarım gün süren bir ziyaret, Şirince’nin tamamını gezmek ve güzel fotoğraflar çekmek için oldukça yeterli bir zamandır. Köyde çok sayıda butik otel bulunduğu için isterseniz gece orada kalabilirsiniz.
Şirince’deki oteller genellikle küçük, şirin ve özenle dekore edilmiş mekanlardır. Birçoğu restore edilmiş eski Rum taş konaklarından oluşur. Ayrıca bölgede güzel kiralık evler de bulunur. Ancak, Şirince’de akşam saatlerinde köy hayatı oldukça sakinleşir ve çoğu yer kapanır. Bu nedenle, konaklama seçeneklerini dikkate alırken bu durumu göz önünde bulundurmanızda fayda var. Eğer gece hayatı veya canlı etkinlikler arıyorsanız, daha büyük otelleri tercih etmek veya Selçuk’a gitmek daha uygun olabilir.
Şirince, kendine özgü taş evleri, dar sokakları ve tarihi atmosferiyle ünlüdür. Aynı zamanda üzüm bağları ve ev yapımı şaraplarıyla da tanınır. Köyde gezebilir, yerel ürünlerin satıldığı dükkanlardan alışveriş yapabilir veya geleneksel restoranlarda yöresel lezzetleri deneyebilirsiniz. Şirince ayrıca doğal güzellikleriyle de çevrilidir.
2. Uzungöl, Trabzon
Uzungöl, Karadeniz bölgesinde, Trabzon iline bağlı bir köydür. Bu şirin yer, Uzungöl’ün güzelliklerinden faydalanmak isteyen ziyaretçiler için konaklama ve hizmet imkanları sunar. Uzungöl, manzarasıyla insanın ufkunu ve ruhunu besler. Bölge, ziyaretçilerine çeşitli etkinlikler sunar. Trekking, kuş gözlemi, botanik turlar gibi aktivitelerle doğayla iç içe zaman geçirebilirsiniz. Ayrıca Şekersu, Demirkapı, Yaylaönü gibi ünlü yaylaları ziyaret edebilir ve bu bölgelerdeki etkinliklere katılabilirsiniz.
Uzungöl çevresindeki restoranlarda Karadeniz bölgesinin leziz yemeklerini tatma fırsatı bulabilirsiniz. Organik bir kahvaltı yaparak güne enerjik bir başlangıç yapabilirsiniz. Özellikle Muhlama, Uzungöl’e özgü bir lezzet olan mısır unu ve minci peyniri ile yapılan bir yemektir. Bu lezzet, yaylalarda üretilen tereyağı ile harmanlanarak enfes bir hale gelir.
Uzungöl’e nasıl gidileceği konusunda birkaç seçenek bulunuyor. Trabzon’a hava, deniz veya karayoluyla kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Şehre geldikten sonra özel aracınızla Çaykara ilçesine doğru 99 km yol almanız gerekmektedir. Özel aracınız yoksa, Trabzon Merkez Çömlekçi Mahallesi’nden her 20 dakikada bir Uzungöl’e minibüsler kalkmaktadır. Ayrıca otobüs firmalarının da Uzungöl’e servisleri bulunur.
3. Cunda Adası Köyleri, Balıkesir
Cunda Adası, Türkiye’nin Ayvalık ilçesine bağlı, Ege Denizi’nde yer alan bir adadır. Adanın ulaşımı dolmuş motorlarıyla sağlanır. Cunda Adası, doğal güzellikleri ve tarihi mimarisi ile dikkat çeker. Oraya ulaştıktan sonra tekne kiralayarak çevredeki diğer adaları keşfedebilirsiniz.
Cunda Adası’nda Arnavut kaldırımlarıyla kaplı sokaklarda yürüyüş yapabilir ve Aşıklar Tepesi’nde sevdiklerinizle unutulmaz zamanlar geçirebilirsiniz. Cunda Adası’nda leziz lokma tatlısını tadabilir ve ada üzerindeki restoranlardan çeşitli balık siparişleri verebilirsiniz. Ayrıca, Pateriça köylerinin tarihi dokusunu keşfedebilir ve tarihi yel değirmenlerinin görkemine hayran kalabilirsiniz.
Sahilden Panayia Manastırı’na doğru deniz havası eşliğinde bir yürüyüşe çıkabilir ve küçük gezi tekneleriyle ada etrafında tur atabilirsiniz. Cunda Adası’nda konaklama yapmak isterseniz, adada büyük kapasiteli oteller bulunmamaktadır. Genellikle 40-50 odalı butik oteller bulunur. Bazı oteller deniz kıyısında muhteşem deniz manzaralarına sahipken diğerleri tarihi dokuya sahip bölgelerde yer almaktadır. Cunda Adası’ndaki butik otellere kendi aracınızla veya dolmuş taksilerle ulaşım sağlayabilirsiniz.
4. Cumalıkızık Köyü, Bursa
Türkiye’nin en güzel köyleri dendiğinde akla gelen ilk yerlerden biri de Bursa’da bulunan Cumalıkızık Köyü’dür. Köy, Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluş dönemine kadar uzanan bir tarihe sahiptir. Dar taş sokakları boyunca uzanan mor, mavi ve sarı renklere boyanmış evleriyle burası size zamanda yolculuk yapmış hissi verir. Bu evler, genellikle geleneksel Osmanlı mimarisine uygun olarak restore edilmiştir.
Cumalıkızık Köyü’nde betonarme binalar oldukça azdır ve köydeki evlerin çoğu orijinal şekliyle korunmuştur. Evler genellikle cumbalı ve iç avlulu yapıdadır. Hatta bu iç avlular birçoğu restoran olarak işletilmektedir. Köyde çanak antenler veya ışıklı tabelalar gibi modern görüntü kirlilikleri bulunmamaktadır. Tarihte, Cumalıkızık gibi 15 adet “kızık” köyü olduğu bilinmektedir. Ancak Kurtuluş Savaşı, sel felaketi ve gecekondulaşma gibi nedenlerle diğer kızık köyleri yok olmuştur. Cumalıkızık ise bu tehlikeleri atlatmayı başarmıştır.
Cumalıkızık Köyü, turistik bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Ziyaretçiler, köyün iyi korunmuş yapısını ve Osmanlı dönemindeki önemini görmek için buraya akın etmektedir. Ancak köydeki işletmeler, köyün dış görünümüne uygun olmayabilir. Özellikle kahvaltı için gelen ziyaretçiler bazen hayal kırıklığına uğrayabilir. Bununla birlikte, köydeki teyzeler hala geleneksel el işleriyle meşgul olmakta ve köydeki misafirleri ağırlamaktadır.
Cumalıkızık Köyü’ne genellikle birkaç saatlik bir ziyaret yeterli olur. Eğer kahvaltı da yapacaksanız bir saat daha eklemek uygun olabilir. Köyde uzun bir kahvaltı, sokakları gezme, fotoğraf çekme ve köylülerden alışveriş yapma gibi etkinliklerle 2-3 saat geçirebilirsiniz. Ancak uzun bir yolculuk yapmak istemiyorsanız, Bursa’da veya Cumalıkızık’ta konaklama seçenekleriniz de bulunmaktadır. Cumalıkızık’ta birçok ev pansiyon veya cafe/restoran olarak hizmet vermektedir.
5. Assos, Çanakkale
Assos, Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinde yer alan tarihi bir yerleşimdir. Assos, tarihi Antik Yunan dönemine kadar uzanan oldukça eski bir yerleşim yeridir. Assos Antik Kenti’nin en önemli yapılarından biri Athena Tapınağı’dır. Tapınak, Midilli Adası’na karşı muhteşem bir manzaraya sahiptir ve gün batımını izlemek için ideal bir noktadır.
Assos Antik Kenti’nin yanı sıra, Antik Liman da görülmeye değer bir yerdir. Limanda küçük bir plaj bulunur ve denize girmek için iskeleler kullanılır. Ayrıca Assos’ta Murat Hüdavendigar Camii gibi tarihi yapılar da ziyaret edilebilir. Behramkale Köyü, Assos’un hemen yanında yer alır ve tarihi bir köydür. Köy sokaklarında gezinerek yöresel el işi ürünleri bulabileceğiniz tezgahları gezebilirsiniz. Behramkale’den Antik Şehir ve Athena Tapınağı’nı da ziyaret edebilirsiniz.
Assos’ta konaklamak isteyenler için birçok otel seçeneği bulunur. Ayrıca Assos ve çevresindeki plajlarda güzel bir deniz keyfi yapabilirsiniz. Ayrıca köyün tarihi dokusunda denize nazır evlerde konaklamak da oldukça keyifli olacaktır! Eğer daha fazla zamanınız varsa, Assos çevresindeki plajları keşfedebilir veya Akçay, Zeytinli, Adatepe gibi yerleri ziyaret edebilirsiniz.
6. Gölyazı, Bursa
Gölyazı, Bursa’nın en güzel noktalarından biridir. Derin bir yarımadanın üzerine kurulmuş olan Gölyazı’nın tarihi M.Ö. 6. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Gölyazı’nın antik adı, bugün Orhaneli Çayı olarak bilinen antik Ryndacus Irmağı’ndan türeyen “Apollonia ad Rhyndacum”dur.
“Apollonia”, antik çağların ışık tanrısı olan Apollon’a ithafen verilen bir isimdir. Hem bölgede hem de Uluabat Gölü üzerindeki Alyos ve Manastır adalarında Bizans döneminden kalma kalıntılar bulunmaktadır. “Deliktaş” olarak bilinen ve su kemeri olduğu tahmin edilen bir yapı ile “Taş Kapı” olarak adlandırılan antik kale kalıntılarının yanı sıra, Kız Adası’nda bulunan Apollon Tapınağı’nın kalıntıları, antik tiyatro kalıntıları, yarımadanın çevresinde rastlanan sur kalıntıları, 19. yüzyılda bölgede yaşayan Rum azınlık tarafından yaptırılan Hagios Georgios Kilisesi ve Manastır Adası’nda bulunan Hagios Konstantinos Manastırı Kilisesi bölgenin en ilgi çekici tarihi kalıntılarıdır.
Bölge SİT alanı ilan edilerek koruma altına alınmış olup, yapılış tarihi bilinmeyen tarihi bir cami ve hamam da bulunmaktadır. Ayrıca, Gölyazı’nın yarımadayla bağlantısını sağlayan köprünün başında yer alan 750 yıllık “ağlayan ağaç” olarak bilinen çınar da görülmeye değer bir doğa harikasıdır. Gölyazı’ya Bursa’dan 42 kilometre uzaklıkta olan Bursa-İzmir karayolunun 37. kilometresinden güneye saparak ulaşılabilir.
7. Doğanbey, Aydın
Doğanbey, Aydın iline bağlı bir köydür ve İzmir’e yakındır. Doğanbey, Aydın’ın Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası Milli Parkı içerisinde yer almaktadır. Bu köy, tarihi ve doğal güzellikleriyle ünlüdür. Doğanbey’in tarihi kökleri antik döneme kadar uzanmaktadır. Bölgede bulunan eski kentler ve antik kalıntılar, geçmişte önemli bir yerleşim yeri olduğunu göstermektedir. Ayrıca köy, Osmanlı döneminden kalma tarihi bir dokuya sahiptir.
Taş evler, dar sokaklar ve tarihi yapılar, köyün atmosferini oluşturan unsurlardır. Doğanbey’in doğal güzellikleri de dikkat çekicidir. Köy, Büyük Menderes Nehri’nin deltasında yer aldığı için hem deniz hem de nehir manzarasına sahiptir. Doğanbey’in yakınında yer alan Zeus Mağarası ve Büyük Menderes Deltası, ziyaretçiler için cazip turistik yerlerdir. Doğanbey, tarihi ve doğal zenginlikleriyle birlikte sessiz ve sakin bir ortam sunmaktadır.
Ziyaretçiler, köydeki tarihi yapıları gezebilir, doğa yürüyüşleri yapabilir ve deniz kenarında dinlenebilir. Aynı zamanda köydeki yerel restoranlarda geleneksel Türk mutfağının tadını çıkarabilirsiniz. İzmir’e yakın olması nedeniyle Doğanbey, İzmir’den günübirlik ziyaretler için de tercih edilebilir bir yerdir. İzmir’e yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır ve İzmir’den Doğanbey’e ulaşım karayoluyla oldukça kolaydır.
8. Kuyucak, Isparta
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı ve Anadolu Efes’in “Gelecek Turizmde” adlı kalkınma programı, Kuyucak’ı şu an olduğu yere getirmek için çok çalıştı. Sonuç: Yıllar önce kurak ve boş tarlalardan oluşan Kuyucak Köyü’ne ekilen lavantalar şu an 3000 hektara ulaşmış durumda ve lavanta sezonu boyunca tur otobüsleri küçücük köyde cirit atıyor.
Lavanta üretimi üzerinden istihdam yaratmak, turizmi güçlendirmek, alternatif gelir kaynağı oluşturmak üzerine tasarlanmış projenin başarılı sonuçlar verdiğini, Kuyucak Köyü’ne gidip oradaki yerel halkla konuştuğunuzda, teyzelerin tezgahından lavantalı ürünlerin alışverişini yaptığınızda daha iyi anlıyorsunuz. Hepsi lavantaya olan bu ilgiden çok memnun. Özellikle de köyün kadınlarına yepyeni bir yaşam alanı yaratmış.
Ancak lavantanın mor hali 3 hafta kadar sürüyor ve eğer tam sezonda gelmezseniz sadece yuvarlak bir çalı gibi görünüyor. Ayrıca lavantalar arı kaynıyor, insanlara pek bulaşmıyorlar ancak alerjik bir yapınız varsa dikkat etmeniz gerek. Aynı şekilde farkında olmadan lavantaya da alerjik olabilirsiniz. Ayrıca Türkiye’nin en güzel köyleri arasında bulunan Kuyucak’a gitmişken lavantalı ya da güllü dondurma yemeyi unutmayın!
9. Mustafapaşa, Nevşehir
Mustafapaşa, Kapadokya bölgesinde yer alan bir köydür. Genellikle turistlerin radarından uzak kalan bu köy, tarihi yapıları ve doğal güzellikleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir duraktır. Kapadokya vadisi içinde gezip görülebilecek en güzel yerlerden biridir. Eski adı Sinasos olan Mustafapaşa, Osmanlı döneminde İstanbullu Rumların sayfiye yeri olarak bilinirmiş. Rumlar, yaz aylarında buraya gelip güzel evler inşa etmişler. Köyde yaklaşık 700 adet taş konak bulunmaktadır.
Sinasos mimarlarının, taş işçiliğini sanatsal bir mimariye dönüştürdükleri görülüyor. 1924 yılında gerçekleşen mübadele döneminde, Sinasos da diğer Anadolu köyleri gibi boşaltıldı ve Rumlar Yunanistan’a göç ettiler. Bu süreçte köyün adı Mustafapaşa olarak değiştirildi. Mustafapaşa, 1981 yılında Kültür Bakanlığı tarafından koruma altına alındı ve turizme açıldı.
Mustafapaşa’ya ulaşım oldukça kolaydır. Ürgüp’e sadece 6 km mesafededir. Eğer Nevşehir Havalimanı’ndan geliyorsanız, yaklaşık 55 dakikada Mustafapaşa’ya ulaşabilirsiniz. Kayseri Havalimanı’ndan geliyorsanız ise 70 dakika sürebilir. Türkiye’nin en güzel köyleri arasında bulunan Mustafapaşa’da çeşitli konaklama seçenekleri de bulunur. Kapadokya’nın ruhunu hissetmek için mağara ve taş odalı oteller tercih edilebilir.
10. Zeytinliköy, Gökçeada
Türkiye’nin en güzel köyleri arasında bulunan Zeytinliköy, Gökçeada’nın orta noktasında bulunan şirin bir Ege köyüdür. Gökçeada, Türkiye’nin en büyük adası olup, Zeytinliköy adanın kalbinde yer almaktadır. Köyün bir tarafında Gökçeada merkez, diğer tarafında ise Tepeköy bulunmaktadır.
Gökçeada Havalimanı ve Gökçeada Barajı köye oldukça yakındır. Köy, tepenin etrafını saran güzel zeytin ağaçlarıyla çevrilidir. Zeytinliköy, Gökçeada’nın merkezine ve diğer bölgelere ulaşım açısından kolaylıkla erişilebilen bir konumdadır. Gökçeada’nın şehir içi ulaşımı özel halk otobüsleri tarafından sağlanmaktadır. Zeytinliköy’e otobüsle ulaşmak isterseniz, Gökçeada merkezden pazartesi, çarşamba veya cuma günleri düzenlenen otobüs seferlerini kullanabilirsiniz.
Köyde kısa bir süre geçirecekseniz ve otobüsle seyahat edecekseniz, köyü gezmek için 9’da otobüse binip 12’ye kadar köyde vakit geçirebilirsiniz. Zeytinliköy’e arabayla gitmek isterseniz, Atatürk Caddesi’ni takip ederek Zeytinli Caddesi’ne ulaşabilirsiniz. Zeytinli Caddesi boyunca devam ederek Keçi İmbroz adlı mekanın karşısında Zeytinliköy Gökçeada Yolu tabelasını göreceksiniz. Yaklaşık 10-15 dakikalık bir yolculuktan sonra Zeytinliköy’e ulaşabilirsiniz.
Zeytinliköy, dar ve kadırımsız bir yol üzerinde bulunduğu için yürüyerek ulaşılmanızı pek önermiyoruz. Ancak otostop çekerek veya araçlarla yolculuk yaparak Zeytinliköy’e gidebilirsiniz. Zeytinliköy’de park etmek için köyün girişindeki otoparkı kullanabilirsiniz. Ayrıca, köydeki otomatik bariyerin kaldırılması için görevliye rica edebilirsiniz.
11. Apçağa, Erzincan
Türkiye’nin en güzel köyleri listemizin sonuna geldik. Apçağa Köyü, Doğu Anadolu bölgesinde, Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı bir köydür. Fırat Nehri’nin kenarında ve sarp dağların eteğinde bulunur. Apçağa Köyü, doğal güzellikleri, tarihi evleri ve mimari dokusuyla dikkat çeker. Apçağa Köyü, Türk edebiyatının ünlü şairlerinden Ahmet Kutsi Tecer’in babasının doğum yeri olmasıyla da bilinir. Ahmet Kutsi Tecer, “Orda bir köy var uzakta” şiirini Apçağa’da yazmıştır.
Köyün yakınında bulunan Karanlık Kanyon veya Kemaliyeliler Taşyolu, turistlerin ilgisini çeken bir yerdir. Kemaliye’nin girişinden başlayıp Fırat Nehri’ne paralel olarak devam eden kanyon, doğa harikası manzaralar sunar. Apçağa Köyü ve Kemaliye’de konaklamak mümkündür. Köydeki tarihi evler ve mimari yapılar gezilebilir. Fırat Nehri’nde doğa sporlarına katılabilir veya dağlarda yürüyüş yapabilirsiniz.
Kemaliye’de bulunan Eğin Müzesi ve Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, ziyaretçilere tarihi ve doğal öğeleri tanıtır. Erzincan Kemaliye ve Apçağa Köyü’ne ulaşmak için farklı seçenekler de bulunmaktadır. Eğer trenle seyahat etmek isterseniz, turistik Doğu Ekspresi Kemaliye yakınından geçer ve Bağıştaş istasyonunda durur. Özel araçla seyahat etmek isterseniz, farklı güzergahlar kullanabilirsiniz. Karanlık Kanyon veya Kemaliyeliler Taşyolu tehlikeli olmakla birlikte ziyaretçiler tarafından tercih edilen bir yol olarak bilinir.
