Tarihin farklı dönemlerinde dünyayı etkisi alan büyük imparatorluklar kuruldu. Bazıları kısa süre içinde yıkılıp tarihin tozlu sayfalarında kaybolurken, bazıları kaçınılmaz sonlarına yüz yıllar boyunca direndi. Bir imparatorluk yıkılırken başka bir imparatorluk güçlendi… Ne olursa olsun imparatorluklar, şaşaalı dönemlerinin sonlarına geldiğinde bile, dünyanın geri kalanını büyük oranda etkilediler. Bu içeriğimizde tarihin gördüğü 10 büyük imparatorluğun dağılma süreçlerini inceledik.
1. Büyük İskender’in imparatorluğu, ölümünden hemen sonra yıkıldı
Büyük İskender’in son dönemlerinde, imparatorluğun geleceği hakkındaki tartışmalar başlamıştı. Çünkü tahtın doğal bir varisi yoktu. Bu sebeple İskender’den sonra tahta çıkacak güçlü bir aday bulunmuyordu. Özellikle generaller, İskender’in son zamanlarını endişeli bir şekilde takip ediyorlardı. Hatta kendi aralarında imparatorluk için yarışıyorlardı.
Büyük İskender’in imparatorluk üzerinde mutlak bir otoritesi vardı. Güç odakları arasında kusursuz bir denge kurmuştu. Bu sebeple herhangi bir grup ya da kişi, diğerlerinin arasından sıyrılıp taht için avantaj elde edememişti, ta ki İskender’in ölümüne kadar…
Büyük İskender’in ölümüyle, “halefler” olarak adlandırılan ve imparatorluktan kendi payına düşeni almak isteyen generaller arasında şiddetli savaşlar başladı. Savaş ve çatışma döneminin ardından, Büyük İskender’in imparatorluğu tarihe karıştı. Bu görkemli imparatorluk yıkılınca, İskender’in generallerinden Potemly ve Seleucus Nicator kendi imparatorluklarını kurdular. Potemly hanedanlığı Mısır’ı 300 sene boyunca idare etti. Seleucus ise, Yakın Doğu’da egemenlik kurudu. Roma İmparatorluğu, her iki devleti de ortadan kaldırdı.
2. İspanya İmparatorluğu kısa sürede dağıldı
Geniş sınırlara sahip İspanya İmparatorluğu, Güney Amerika’daki bağımsızlık savaşlarının ardından kısa süre içerisinde dağıldı. İmparatorluğa karşı bağımsızlık hareketinin lideri olan General Simon Bolivar, köleliği kaldırarak bağımsız bir Güney Amerika ulusu yaratmak istiyordu.
1819 yılında Bolivar liderliğindeki bağımsızlık hareketi sonuca ulaştı. Ardından, günümüzdeki Panama, Venezuela, Ekvador ve Kolombiya bölgelerini içeren Büyük Kolombiya Cumhuriyeti kuruldu. Fakat cumhuriyetin dağılması da uzun sürmedi. Büyük Kolombiya Cumhuriyeti, 1831 yılında iç karışıklıklar sebebiyle yıkıldı.
1890’lı yıllarda İspanya İmparatorluğu, Güney Amerika’da birkaç bölgeyi yeniden ele geçirmeyi başardı. Ancak bu sefer, karşısına Amerika Birleşik Devletleri çıktı. Bölgedeki savaşları kaybeden İspanya İmparatorluğu dağılma sürecine girdi.
İspanyollar, bugün Kuzey Afrika kıyılarında ve Kanarya Adaları’nda birkaç yerleşim yerini kontrol ediyor. Ancak görkemli imparatorluk günleri çok uzaklarda kaldı.
3. Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü, Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşu
Tarihin en etkili imparatorluklarından birini kuran Osmanlılar, dünya sahnesindeki varlığını yaklaşık 700 sene boyunca sürdürdü. Bu büyük imparatorluğun çöküş süreci de epey zaman adlı. Fakat I. Dünya Savaşı’ndan yenik ayrılması, imparatorluğun yıkılma sürecini hızlandırdı.
Savaşın ardından imparatorluk parçalara ayrıldı ve işgal edildi. Sevr Antlaşması’nın Türkler üzerindeki yıkıcı etkileri doruk noktasına ulaştı. İlerleyen dönemde, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Milli Mücadele başladı. Atatürk liderliğinde yürütülen mücadele galibiyetle sonuçlandı. 29 Ekim 1923’te, Türkiye Cumhuriyeti kuruldu. Mustafa Kemal Atatürk ilk cumhurbaşkanı seçildi. Modern, laik ve güçlü bir ulus meydana getirmek için çalışmalara başladı.
4. Tokugowa İmparatorluğu’nun yıkılmasıyla Japon modernleşmesi başladı
Tokugowa Leyasu, 1600 yılında Sekigahara Savaşı’ndan galip ayrıldı. Böylece, Japonya’daki asırlık iç savaş dönemi sona erdi. Hemen ardından Tokugowa İmparatorluğu kuruldu. Tokugowa Hanedanı, Japonya’yı 265 yıl boyunca katı kurallarla yönetti. Bu baskıcı ve geleneksel yönetim biçimi, barış döneminin sürmesine katkı sağladı. Ancak Japonya’nın teknolojik olarak geri kalmasına sebep oldu.
Özellikle savaş teknolojisindeki geri kalmışlık yüzünden, Tokugowa Leyausa’ya karşı güvensizlik oluştu. Bu sebeple Japonya’daki modernleşme yanlıları Tokugowa’ya karşı, daha sonra imparator olacak olan, Mutsihito Meiji’yi desteklediler. İlerleyen dönemde, İmparator Meiji, Japonya’da büyük bir modernleşme hareketi başlattı. Bu sayede Japonya, feodal tarım devletinden, modern piyasa ekonomisine geçti. Japonya, kısa süre içerisinde gerçekleştirdiği bu dönüşüm sayesinde, dünya sahnesindeki konumunu güçlendirmeyi başardı.
5. Bizans İmparatorluğu’nun çöküşüyle Rusya’da önemli gelişmeler yaşandı
Doğu Roma yani Bizans İmparatorluğu, Roma’nın batısından 1000 yıl daha uzun süre hayatta kalmayı başardı. Varlığını sürdürdüğü yıllar boyunca, imparatorluk toprakları bazen genişledi bazen de daraldı. Ancak 15. yüzyıla gelindiğinde, imparatorluktan geriye sadece Konstantinopolis (İstanbul) ve çevresindeki bir avuç toprak kalmıştı. Nihayetinde, Osmanlı’nın İstanbul’u fethetmesiyle yeni bir dönem başladı. Bizans İmparatorluğu tarih sahnesinden silindi ve Osmanlı’nın imparatorluk dönemi başladı.
İstanbul, fethedilmeden önce Hristiyanlığın ve Ortodoks Kilisesi’nin merkeziydi. Ayrıca, fetihten önce ikinci Roma olarak da anılıyordu. 1453 yılındaki fetihten sonra, İstanbul’dan Moskova’ya bir göç akını başladı. İstanbul’dan Moskova’ya gidenler arasında Bizans Prensesi Sofya da vardı. Prenses Sofya, Moskova Prensi III. İvan ile evlendi. Yıllar sonra iktidara gelecek olan torunları IV. İvan, ilk defa “çar” unvanını kullanacaktı.
“Çar” unvanı etimolojik kökeni itibarıyla Roma İmparatorluğu’na dayanıyordu. İvan bu sayede, Roma İmparatorluğu’nun mirasını sahiplenmek istiyordu. Ayrıca bu dönemde Moskova, üçüncü Roma olarak isimlendiriliyordu.
6. Roma İmparatorluğu’nun çöküşü
Roma İmparatorluğu da diğer büyük imparatorluklar gibi dünya tarihinde önemli izler bıraktı. Ancak günü geldiğinde, Roma İmparatorluğu da kaderinden kaçamadı ve tarih sahnesinden çekildi.
Batı Roma İmparatorluğu’nun yıkılma sebepleri, pek çok tarihçi tarafından araştırıldı. Bu konudaki çalışmalar günümüzde bile devam ediyor. İmparatorluk dağıldıktan sonraki süreç, “Karanlık Çağ” olarak isimlendiriliyor. Bunun sebebi, Roma medeniyeti olmadan, eski imparatorluk topraklarının barbarlığa teslim olduğu inancı. Bu inanç, Roma İmparatorluğu’nu medeniyetin zirvesi olarak gören düşünceden ortaya çıktı. Fakat bu yorum tam olarak doğru değil. Evet, imparatorluğun çöküşüyle bazı önemli değerler ortadan kayboldu. Ancak, “Karanlık Çağ” o kadar da karanlık sayılmazdı.
Örneğin Roma şehri, imparatorluk çöktükten sonra da Avrupa’daki önemini korudu. Ayrıca Katolik Kilisesi’nin merkezi olmayı sürdürdü. Gelişen teknoloji sayesinde Avrupa’nın verimsiz bölgelerinde bile tarımsal üretimde artışlar gerçekleşti. İslam âlimleri mühendislik ve matematik gibi alanlarda medeniyete katkı vermeyi sürdürdüler. Avrupa sanatı ve kültürü, imparatorluk çöktükten sonra da ilerlemeye devam etti.
7. Moğol İmparatorluğu saltanat mücadelesi sebebiyle yıkıldı
Cengiz Han, 12. yüzyılda Moğol kabilelerini tek bir bayrak altında birleştirmeyi başardı. Moğollar, yenilikçi savaş taktikleri ve liyakate dayalı yönetim anlayışı geliştirdiler. Bu sayede kısa zamanda geniş topraklara yayıldılar. Cengiz Han’dan sonra oğlu Ögeday imparator oldu. Babasının izinden giden Ögeday, yarım kalan fetihleri tamamladı. Böylece imparatorluğun sınırları genişlemeye devam etti.
Ögeday’ın ölümüyle taht kavgaları başladı. İmparatorluk, uzun süren iç savaşlara sahne oldu. Merkezi otorite bir türlü sağlanamadı. Bütün bunların sonucunda, imparatorluk 1294 yılında 4 parçaya ayrıldı.
8. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla kaotik bir döneme girildi
1991 yılında Sovyetler aniden dağılınca, kaotik bir döneme girildi. Sovyetlerden ayrılan 15 yeni ülke ortaya çıktı. Rus halkı, komünizmden sonra özgürlük dolu günlerin geleceğine inanıyordu. Fakat olaylar umdukları şekilde gelişmedi.
90’lı yıllar yolsuzluk, suç ve istikrarsızlık dönemiydi. Yeni yeni ortaya çıkan baronlar, devlet varlıklarına el koyarak zenginleştiler. Bu sebeple binlerce insan derin bir yoksulluğa mahkûm oldu. Sovyetlerin dağılması, pek çok anlamda yeni bir dönemin başlangıcıydı.
9. Büyük Britanya II. Dünya Savaşı’ndan sonra parçalandı
Bugün bile, bazı deniz aşırı topraklar Britanya tarafından idare ediliyor. Ancak Britanya’nın imparatorluk dönemi uzun süre önce sona erdi. Oysa bir zamanlar, Britanya İmparatorluğu dünyanın dörtte birine hâkimdi.
İmparatorluğun yıkılmasıyla sonlanacak süreç, büyük oranda II. Dünya Savaşı’nın ardından başladı. Savaşın bitmesiyle yorgun düşen imparatorluk, küresel bir güç olma kudretini yitirdi. Afrika’daki onlarca koloni, 1950 ve 60’larda özgürlük mücadelesine giriştiler. Hindistan başta olmak üzere pek çok ülke imparatorluktan koparak bağımsızlığını ilan etti. Görkemli Britanya İmparatorluğu’nun parçalanmasıyla, 60’ın üzerinde yeni ve bağımız ülke ortaya çıktı.
10. Emevi İmparatorluğu’nun yıkılış süreci
Emevi İmparatorluğu, Portekiz’den Pakistan’a uzanan geniş bir coğrafyada hüküm sürdü. Ancak Abbasilerle giriştikleri iktidar mücadelesinden yenik ayrıldılar. Zab Savaşı’nın kaybedilmesiyle imparatorluk dağılma dönemine girdi. Böylece halifelik el değiştirmiş oldu. Ancak Emevi prensi I. Abdurrahman, Endülüs’e giderek yeni bir Emevi Devleti kurdu. Bu sayede İslam kültürü, Avrupa’da yayılma olanağı buldu.
Kaynak: 1