Yaz mevsiminin o kavurucu sıcakları gitmiş, yerine ılık ılık esen meltem rüzgarları başlamıştır. Bodrum’a tatil için gelen, yerli yabancı turistler yavaş yavaş azalmış, büyük şehirler de yaşayan ama işleri olmadığı için daha sonra gitmeyi tercih eden kişiler, yurt içinden ve yurt dışından gelen emekli olmuş hayatın tadına varmak isteyen turistlere yerini bırakmıştır.
1. Eğlence mekanları tam kapatmasa bile, müzik seslerini kısmış huzur ve dinlendirici olan,
akustik müzik çalmaya başlamışlar, hediyelik eşya satan mağazalar, günün her saati dolu dolu
olurken, şimdilerde boşalmış ve tek tük müşteri beklemeye başlamışlardır
2. “Sarı Yaz” Ekim de başlar, Kasım ayı ilk haftasına kadar devam eden, ilkbahar ayları kadar
güzel hissettiren bir dönemdir
Yeşillikler, çiçekler tekrardan açar. Sonbaharda hüzün, Bodrum’da yoktur. Doğa yeniden canlanır. Deniz o kadar sakin durgun olur ki, denizcilerin deyimi ile “Karıncalar bile, korkmadan denizden su içmeye gelir”
3. Gökyüzü bile mükemmel görsel şölenler hazırlar
Büyüklü küçüklü tepeler, denizle birleşen ufuk, güneşin doğarken ve batarken aldığı en olgun sarı renk, yer yer turuncu, bakır renginin
tonları, doğası yeniden canlanmış Bodrum’a İnanılmaz muhteşem görüntü kazandırır.
4. Doğal yaşamın kapılarını aralar Bodrum size
Aşırı sıcaklar bittiği için, Bahçenizde ya da balkonlarınız da yerli insanından aldığınız, doğal tereyağınız, yumurtanız, üzerine hafifçe gezdirdiğiniz zeytinyağlı çökeleğiniz, hiçbir işlemden geçmemiş, zeytinyağlı dağ kekikli dalından koparılmış siyah yeşil zeytinleriniz, ev yapımı reçeliniz, kızarmış mis gibi ekmeğiniz ve taze demlenmiş çayınız ile birlikte, hafif esen rüzgar ve kulağa hoş gelen yaprak hışırtıları, kuş cıvıltıları, içinize çektiğiniz bol oksijen ile yaptınız kahvaltının tadına doyum olmaz.
5. Ya akşam yemekleri?
Yaz kalabalığı olmadığı için, sessiz sakin huzur dolu bir ortamda sahil
kenarında, denizin kokusunu içine çekerek salaş bir yer veya lüks bir restoranda da
bulabilirsiniz kendinizi. Ya da asırlık zeytin ağaçları, mandalina portakal limon bahçelerinin
aralarında yürüyerek hem kendinizi rahatlatmış hem de çok güzel bir atmosferde yürüyüş
yaparak, ağaçların arasında kaybolmuş bir kafeye rastlayabilirsiniz.
6. Kültür ve sanata doyabilmeniz için var Bodrum
Kültür ve sanat etkinliklerine ağırlık verildiğinden, özellikle sonbahar ayları oldukça yoğun
geçer. Tiyatro, müzik, sanatsal etkinlikler, bisiklet ve yelken yarışları, festivaller, şenlikler, geleneksel deve güreşleri hep bu aylarda yapılır.
7. Ne güzel söylemiş şairimiz
Halikarnas balıkçısı lakabıyla tanınan, Cevat Şakir Kabaağaçlı
Yokuş başına geldiğinde Bodrum’u göreceksin. Sanma ki sen, geldiğin gibi gideceksin. Senden
öncekiler de böyleydi. Akıllarını hep Bodrum’da Bırakıp gittiler…