Bugün, yani 19 Ağustos 2015, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, evet o sakallı olan, bir açıklama yaptı. Hani ilkokulda “Ben öğretmenim için ölürüm!” diye sidik yarıştırırdık ya. Taner Yıldız da aynı öyle bir cümle çıkarttı ortaya ve sanki şakaymış gibi, insanlar samimiyetsizliğin kokusunu 8 metreden almıyormuş gibi kasına kasına bunu söyledi. Dedi ki;
“Allah nasip ederse amacım şehit olmak”
Burası artık demagojinin bittiği yer. İnsan insandır ve bunun üzerinden bile rant sağlamaya çalışmak tam olarak hangi onur kavramına sığıyor, bilmiyoruz. Bizim dimağımız bu kadar geniş değil.
Biz de, Taner Yıldız kendisini yalnız hissetmesin diye Türk siyasetinde farklı farklı kanallardan demagojinin tonlarını inceledik.
Devlet Bahçeli, agresiflik kaynaklı bir demagoji yapıyor
“İzmir’de Marmaris’te yazlıklarında yatıp, AKP’nin olmasın diye oyunu MHP’ye vermeyen; ama HDP’yi Meclis’e taşıyan zavallılar, Türkiye’nin kaymağını yiyenler, Boğaz’da, yalılarda viskisini yudumlayıp oyunu HDP’ye veren şerefsizler. Şimdi, HDP ile koalisyonu kurun.”
Süleyman Demirel’inki tamamen bir mahalle demagojisi
“Türkeş Türk çocuğu, Ecevit halk çocuğu, Erbakan Müslüman çocuğu, biz o… çocuğu muyuz?”
Turgut Özal, sağlamcı ve gariban bir demagoji izliyor
“Alırşırsınız, alışırsınız”
Recep Tayyip Erdoğan, bir gariban demagojisinden ileri geliyor
“Maaşım yetmediği için ticaret yapıyorum.”
Tansu Çiller, hiç bir yerden yapamayınca bari cinsiyetçi bir demagoji yapayım diyor
Hepinizin anası olduğumu bir kez daha ifade etmek istiyorum
Recep Tayyip Erdoğan, bir üzerinden de demagojiyi irdeleyebiliyor
“Kendileri sırça köşklerinde keyif sürerken, bu milletin masum evlatlarının kanı üzerinden demagoji yapanlar sadece korkak değil, aynı zamanda alçaktır”
Ve ustasının şehit üzerinden demagoji yapılmaz öğüdünü hiç anlamayıp, bugün insanların kanı üzerinden rant sağlamaya çalışan Taner Yıldız
“Benim amacım Allah nasip ederse şehit olmaktır”