Kadına yönelik şiddet vakaları oldukça sık. Bu nedenle de basında geniş yer tutuyor. Dünya genelinde ev içi şiddet mağdurlarının çoğu kadın. BM istatistiklerine göre kadınların üçte biri hayatlarında en az bir defa fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalıyor. Ancak erkeğe yönelik şiddet vakaları da görmezden gelinmeyecek kadar fazla. Tabii ki ataerkil düzen nedeniyle erkekler şiddete uğrasa da bunu rahatlıkla dile getiremiyor. Bu durum bir tabu olarak görülüyor ve çok fazla bahsedilmiyor. Ancak Ukrayna’da yaşayan bir erkek, eşinden gördüğü şiddeti BBC’ye anlattı. Detaylara birlikte bakalım.
Aile içi şiddet ne yazık ki tüm toplumlarda gündem konusu. Yüz yıllardır bu durum aşılamıyor. Hem kadınlara hem de erkeklere aile içinde şiddet uygulanıyor
Uzun süre eşinden şiddet gören, Ukraynalı genç bir erkek, yaşadıklarını kimliği gizli kalmak koşuluyla BBC Rusça ve BBC Ukrayna servislerine anlattı
Genç adam dışarıdan gayet mutlu bir ilişkileri olduğunu, birlikte dünyayı dolaştıklarını ancak eşiyle yanız kalmaktan korktuğunu dile getirdi
“Eski karımın aslında bana 10 yıl boyunca tecavüz ettiğinin yeni farkına vardım.” diyen adam sözlerini şöyle sürdürdü
“Ira benim ilk kadınımdı. Yirmili yaşlarımızın başlarında tanıştık, bana çıkma teklifi eden oydu. Ailem, biriyle çıkmaya başladığımda bana hemen evden ayrılmam gerektiğini söylüyordu. Bir diğer deyişle, bir ilişkiye başlamak ailemden ve başımı soktuğum evden vazgeçmek anlamına geliyordu. Bir günde her şeyi kaybediyordum. Çok ürkütücüydü. Bir ilişkiye, ancak ayrı yaşamanın mali yükünü karşılayabildiğim zaman başlayabilirdim.”
İlk cinsel ilişki deneyimini Ira ile yaşadığını belirten genç adam, bunun oldukça ağrılı olduğundan söz etti;
“Aslında ben istemiştim ama çok normal değildi. İlk cinsel ilişkimiz yaklaşık beş saat sürdü ve sonunda her yerim ağrıyordu. Seksin keyifli olması gerekir ama bana hiçbir zaman zevk vermiyordu. Deneyimim yoktu ve böyle olması gerektiğini düşünmeye başlamıştım, dolayısıyla rıza gösteriyordum. Ama sonra “Hayır” demeye başladım, itiraz ettim. Ama bu onu durdurmadı. İlişki tecavüze dönmeye başlamıştı.”
Eşiyle birlikte olmak istemediğinde, eşinin buna itiraz edip ona vurmaya başladığını belirten genç adam, özgüveninin iyice düştüğünü dile getirdi
Genç adam bu esnada yaşadıklarını şöyle anlatıyor; “Ona karşı koymuyordum çünkü bir kadını dövmek, kadına karşı saldırgan olmak çok yanlış. Benim ailem beni böyle yetiştirdi. Küçük, zayıf hissediyordum. Kaçamıyordum. Sürekli istediğini elde ediyordu.”
Genç adam yaşadıklarından sonra uzun süre ayrılmak için mücadele etmiş. Ancak Ira, onun peşini bırakmamış ve her şeyin düzeleceğini söylemiş
Yaşadıklarının psikolojik baskısı nedeniyle genç adam yalnız kalmaktan korkar bir duruma geldiği için her seferinde Ira’ya geri dönmüş. Sonunda ise Ira ile evlenmiş. Ancak Ira’nın baskıları burada da bitmemiş; “Ira çok kıskançtı, herkesten kıskanıyordu, arkadaşlarımdan, ailemden. Nereye gitsem onu aramam gerekiyordu. “Neden o konferanslara katılıyorum?”, “Neden arkadaşlarımla buluşuyorum?”, her zaman onunla olmam gerekiyordu, her zaman bana erişebiliyor olması gerekiyordu. Bensiz hiçbir yere gidemiyordu, her zaman onu eğlendirmek zorunda olan bir oyuncak gibiydim. ” diyor.
Evlendiklerinde ise işler çok daha kötü bir hal almaya başlamış. Ira çalışmadığı için evin giderlerini eşi üstlenmiş. Ancak bunun yanı sıra evdeki işleri de o yapmaya başlamış
Ira’nın evin büyük banyosunu bile kullanmasına izin vermediğini dile getiren genç adam ve Ira sonunda farklı odalarda yatmaya başlamışlar. Ancak Ira, “yanlış bir şey” yaptığında eşine vuruyor ve bağırıyormuş. Genç adam o günleri ise şöyle anlatıyor; “Ne olsa beni suçluyordu. Sürekli nasıl bir erkeğe ihtiyaç duyduğunu anlatıyordu, istediği erkek tipinin ne yapması gerektiğini, nasıl yapması gerektiğini söylüyordu. Artık gücüm kalmamıştı ve sırf sinirlenmesin diye ne isterse yapmaya başlamıştım. Bir gün aşağı inip arabada ağladığımı hatırlıyorum. Yanımdan geçip fark etmişti. Eve döndüğümde bana çok üzüldüğünü, kendisini durduramadığını söyledi. Ertesi gün her şey baştan başlıyordu. Ne yaparsam yapayım, kendimi ne kadar kötü hissedersem hissedeyim hiçbir şey değişmiyordu. Ben de mükemmel değilim. Bütün bunlardan kaçmak için günde 10, 12, 14 saat çalışmaya hafta sonu ve tatillerde çalışmaya başladım. Basitti… Bazıları kendilerini içkiye verir, bazıları işe…”
“Böyle bir durumun içindeyken, ne yaşadığınızı anlayamıyorsunuz” diyen genç adam, zor ve geç olsa da Ira’nın aslında ona zarar verdiğini fark edip, cesaretini toplayıp ondan ayrılabilmiş
“Bir defasında annemler evde yokken evlerine gittim, yalnız kalmak istiyordum. İnternette dolanıyordum ve bir reklamda çıkan chat odasına girdim. Her şey anonimdi. Sanki hiç yokmuşsun gibi. Yaşadıklarımı ilk defa o zaman anlattım. Hala yaşadıklarımın ‘istismar, şiddet’ olduğunu düşünmüyordum. O andan itibaren “Hayır” demeye başladım. Artık daha sık “Hayır” diyebiliyordum. Önce küçük şeyleri reddetmeye başladım. Ama sessiz kalmak yerine “Hayır” diyebilmek benim için önemliydi.”
Bir aile terapistine gidip Ira ile yüzleşen adam, her ne kadar başta Ira tüm bu yaptıklarını reddetmiş olsa da sonunda ona boşanma teklifinde bulunmuş, böylelikle boşanmışlar
Aslında bu durum ilişkilerde asla göz ardı edilmemesi gereken duygusal istismar ile başlamış. Genç adam boşanma sürecinin ardından ise uzun bir süre psikolojik destek almak durumunda kalmış. Hatta ilk 8 ay boyunca kimsenin elini dahi tutamadığı belirtiyor; “Hala işe gidemiyorum ve hala her sabah yataktan kalkmakta zorlanıyorum. Yaşamak için bir sebebim yok gibi geliyor. Bunca yıl ne yapıyormuşum onu bile bilmiyorum. Bir daha hiç ilişkim olmayacağını, çocuklarım olmayacağını biliyorum. Kendimden vazgeçtim. Ama neyse, uzun bir zaman sessiz kaldım ve işin bu noktaya gelmesine neden oldum! Belki şimdi benim durumumda başka bir erkek daha vardır ve benim hikayemi okuyordur. Anlaması gereken bir şey var: Bu sona ermeyecek, hiçbir şey düzelmeyecek, gerçekten koca bir karmaşa ve hiçbir zaman yok olmayacak, seni öldürecek. Eğer bunu anlıyorsan, en azından bir şansın var demektir.”
Kaynak: 1