Dünya üzerinde, farklı insan topluluklarına ev sahipliği yapan sayısız şehir var. Gezegenimizdeki bazı şehirler köklü bir geçmişin hatırasını muhafaza ediyor. Bazıları doğal güzellikleri ile insanları kendisine hayran bırakıyor. Bazıları ise kültür veya ekonomi gibi farklı alanlarda önemli bir merkez olarak varlığını sürdürüyor. Kısacası gezegenimizdeki şehirlerin pek çoğu türlü hikâyeler barındırıyor. Bununla birlikte bazı şehirlerin muhtemelen daha önce hiç duymadığınız ilginç özellikleri de var. Örneğin “Dünyanın Annesi” veya Büyük Elma, sizler için bir toprak parçasını çağrıştırmıyor olabilir. Ancak bunlar, bazı şehirlerin takma adları! Evet, dünya üzerindeki bazı şehirlerin lakapları var! İşte duyunca çok şaşıracağınız ilginç lakaplara sahip olan 11 şehir.
1. Dünyanın Annesi – Kahire
Modern Mısır’ın başkenti Kahire günümüzde milyonlarca insana ev sahipliği yapıyor. Kadim dönemlerin izlerini taşıyan, sıra dışı hazinelere ev sahipliği yapan şehir her yıl sayısız turisti ağırlıyor. Kısacası Kahire, tarihin tüm evrelerinde olduğu gibi bugün de önemli bir metropol olmaya devam ediyor. Bu doğrultuda her devrin en görkemli yerleşim yerlerinden bir olan Kahire’nin bir takma adı olması da şaşırtıcı değil: Dünyanın Annesi.
2. Tuna’nın İncisi: Budapeşte
Macaristan’ın başkenti Budapeşte de lakabı olan şehirlerden. Tuna Nehri’nin iki yakasına kurulan ve bölgedeki en güzel yerleşim yerlerinden biri olarak dikkat çeken bu önemli başkent, lakabının hakkını fazlasıyla veriyor: Tuna’nın İncisi
3. Büyük Elma – New York
Uzun zamandır dünyanın en kalabalık şehirlerinden biri olan New York, birden fazla lakaba sahip olan şehirlerden. “Hiç Uyumayan Şehir” veya “Gotham” New York’a yakıştırılan isimlerden bazıları. Ancak yaşamın baş döndürücü bir hızda aktığı bu şehrin en bilinen lakabı Big Apple veya dilimizdeki karşılığıyla Büyük Elma. Peki, New York’a neden Big Apple denir?
Bu ilginç takma adın nereden geldiği hakkında farklı teoriler var. Kimi kaynaklar New York için Büyük Elma isminin ilk kez 1800’lü yıllarda kullanıldığını ileri sürüyor. Kimilerine göre ise şehir bu sıra dışı takma adı 1930’lardaki kriz döneminde, şehrin dışındaki elma bahçelerinden almış. Ancak bu husustaki en yaygın görüş, lakabın kökeninin 1920’lerde spor yazarı John J. Fitz Gerald tarafından at yarışları hakkında kaleme alınan “Around The Big Apple” isimli köşe yazısına dayandığı şeklinde.
4. Barış Başkenti – Cenevre
Herhalde, yaşamak için en ideal yerlerden birinin Barış Başkenti olduğunu söylersek hata etmiş olmayız. Peki, ama savaşlarla dolu gezegenimizde Barış Başkenti, tam olarak neresi?
Barış Başkenti, İsviçre’nin en kalabalık şehirlerden biri olan Cenevre’nin lakabı. Şehre bu adın yakıştırılması ise boşuna değil. Çünkü aralarında sağlık alanında faaliyet gösteren yapıların da bulunduğu pek çok uluslararası kuruluşun merkezi bu şehirde yer alıyor. Elbette Cenevre’nin tarih boyunca çok sayıda barış müzakeresine ev sahipliği yapmasa da şehre bu lakabın verilmesine neden olan bir unsur.
5. Huzurlu Yer – Venedik
İtalya’nın en meşhur ve güzel şehirlerinden biri olan Venedik’in aynı zamanda son derece huzur verici bir yer olduğunu kim inkar edebilir? İşte tam da bu sebeple şehrin lakabı La Serenissima yani Huzurlu Yer.
6. Ebedi Şehir – Roma
İtalya’nın başkenti Roma, paha biçilmez tarihi yapılarla ve büyüleyici sanat eserleri ile dolu kadim bir şehir. Tarihteki en önemli imparatorluklardan birinin filizlendiği bu eşsiz coğrafya, bir bakıma tüm insanlığın sonsuzluk ile bağ kurduğu bir bölge. Bu tarihi başkentin lakabı ise La Città Eterna, dilimizdeki karşılığı ile Ebedi Şehir.
7. Dünyanın Sonu – Ushuaia
Bazı şehirlerin lakapları, arkalarında hayli ilginç hikâyeler barındırıyor. Fakat son derece gerçekçi ve somut bir yaklaşımın ürünü olarak ortaya çıkan şehir lakapları da var. İşte Arjantin’in Ushuaia şehrine verilen Dünyanın Sonu lakabı bu hususta oldukça başarılı bir örnek. Şehir, gezegenimizin en güney noktasındaki yerleşim yeri. Bu nedenle El Fin del Mundo yani Dünyanın Sonu olarak da anılıyor.
8. Bilgili, Şişman, Kırmızı – Bologna
Bologna, Emilia-Romagna bölgesinin başkenti ve en büyük şehri. Bu kadim şehir çeşitli özellikleri sebebiyle birden fazla lakaba sahip. Bunlardan ilki La Dotta, yani Bilgili. Bu ad, şehirde 1088 yılında kurulan bir üniversiteden geliyor. Şehrin bir diğer lakabı ise La Grassa yani Şişman. İlgi çekici mutfağı ve lezzetli yemekleri, şehrin bu lakapla anılmasına neden oluyor. Bologna’nı bir başka lakabı ise dilimize kırmızı anlamına La Rossa. Bologna’nın “kırmızılığı” ise şehir merkezindeki binaların çatılarındaki tuğlalardan geliyor.
9. Kaplan Şehir – Oslo
Norveç’in başkenti Oslo, kaplanları ile meşhur bir yer değil. Öyleyse neden Kaplan Şehir lakabını sahipleniyor diye sorabilirsiniz. Bu sorunun yanıtının bulmak için Björnstjerne Björnson adlı Norveçli şair tarafından kaleme alınan bir şiire bakmak gerekiyor. Bir atla dövüşen bir kaplanın öyküsünü anlatan şiir, şehrin lakabına da ilham kaynağı oluyor.
10. 100 Kuleli Şehir – Prag
Çekya’nın başkentinde gözlerinizi ufka dikerseniz, göreceğiniz şey yalnızca eşsiz bir gün batımı olmayacaktır. Çünkü Prag semaları, Orta Çağ’dan kalma benzersiz yapılara, bu yapıların pek çoğu ise yüzlerce yıllık bir tarihin hatırasına yaşatan kulelere ev sahipliği yapıyor. İşte bu sebeple Prag, 100 Kuleli Şehir olarak da anılıyor.
11. Işıklar Şehri – Paris
Aşk Şehri, Romantizmin Başkenti veya Sanatın Şehri… Eğer Paris’ten bahsedecekseniz, bu lakaplardan herhangi birini gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz. Ancak daha önce belirttiğimiz gibi bazı şehirlerin lakapları birden fazla. İşte Fransa’nın başkenti de o şehirlerden. Paris’in diğerlerine kıyasla daha az bilinen takma adı ise Işıklar Şehri. Bu lakabın nereden geldiği konusunda net bir şey olmasa da Paris akşamlarını daha da güzelleştiren ışıklar elbette akla ilk gelen unsur.
Kaynak: 1