2008’den bu yana sabah kuşağında gördüğümüz Müge Anlı‘yla Tatlı Sert programı, 1 haftayı geçkin süredir tüm Türkiye’nin gündemine oturan, sosyal medyada da en üst sıralarda yer alan facia bir olayın izini sürüyor. Kocaeli’de Palu ailesi olarak bilinen ve sapkın bir adamın aileye damat olarak girmesiyle başlayan, içerisinde tecavüz, cinayet, yersiz itikatların olduğu bu olayı mümkün mertebe kademe kademe anlatacağım. Yalnız yazıyı bitirince öfke ya da hiddetlenmeniz normal de, şunu da sormak gerekiyor: Bu iş neden medyatik olunca bu kadar üzerine gidildi? Vaktiyle görmezden niçin gelindi? Sorular, sorular… Ülke gündemine tüm ağırlığıyla oturan bu vakalar zincirine madde madde bakalım.
Palu ailesi sosyal medyada da çok konuşuldu. Olayla ilgili sosyal medya tepkilerine buradan göz atabilirsiniz.
1. Palu ailesinin soy ağacı
Her şeyden önce yaşanan vakanın karakterlerini ve olaydaki yerlerini iyi bilmek gerekiyor. Sosyal medyada da en çok kafa karışıklığı yaşanan şey bu. Kim kimdi, ne yaptı iyi bilmek için yukarıdaki tablodan istifade edebilirsiniz. Ben de tabloyu şöyle anlatayım: Ailenin büyükleri baba Harun ile anne Hava. Baba Harun’un dört evi, anne Hava’nın babasından kalma bir evi, yani ailenin toplamda 5 evi var. İkilinin beş çocuğu var: Fatih, İsa, Emine, Meryem ve Ayşe Melek. Bu beş çocuktan Emine tüm felaketlerin sebebi olan Tuncer ile evlidir ve bu evlilikten de biri kız biri erkek iki çocuğu vardır. Baba Harunla anne Hava’nın diğer çocuklarından Meryem de Ahmet’le evlidir ve bu evlilikten Melike ile Recep Tayyip adında iki çocukları vardır.
2. Ailenin başına gelen felaket: Tuncer
Bütün vaka Harun ile Hava’nın çocuklarından Emine’nin Tuncer’le evlenmesinden sonra başlıyor. Damat Tuncer tüm olayların baş müsebbibi. Kendini “cinci hoca” olarak tanıtıyor, yaptığı tecavüzleri ve işkenceleri içindeki cinlere bağlıyor. Tuncer; sapık, paragöz ve sapkın bir adam. Ailenin hemen tüm üyeleri, kendisinin cinci hoca olduğuna inanıyor ve yapılan zulme ses etmiyor. Yalnızca baba Harun ve Harun’un kızı Meryem’in eşi olan Ahmet bu dalavereye inanmıyor. Tuncer, bu nedenle kendisine inanmayan Harun’la Ahmet’i ortadan kaldırmayı planlıyor.
3. Dökülen ilk kan
Ailenin çoğunluğunu etkisi altına alan sapkın Tuncer, Harun’la Hava’nın çocuklarından İsa’ya bir cinayet işletiyor. Buna göre; İsa, kardeşi Meryem’in eşi Ahmet’i öldürmek için Tuncer tarafından ikna ediliyor. Eniştesi Ahmet’i öldüren İsa, namus gerekçesiyle öldürdüğünü belirtiyor. Dul kalan Meryem’se cinlerle korkutularak “ağır tahrik” ifadesi veriyor.
4. Baba Harun
Tuncer’in, kendisine inanmayan Ahmet’i İsa’ya öldürtmesi ve hiçbir ceza almaması bir başlangıç. Ailede bu sapkın adama inanmayan bir baba Harun kalıyor. O da, oğlu İsa hapse girmesin diye cinayeti üstlenip hapis yatıyor. Böylece ailede, Tuncer’in etkisi altında olmayan ve ona inanmayan herkes ortadan kalkmış oluyor.
5. Cinayetten sonra
Kocası, kardeşi İsa tarafından öldürülen Meryem, iki çocuğu (Melike ve Recep Tayyip) ile beraber Tuncer’in kapıcı dairesindeki evinde kalmaya başlıyor. Tuncer, tüm bu süreç içerisinde; onlara şiddet uyguluyor, taciz ve tecavüz ediyor, bunu da içinde yaşayan cinlere bağladığından kimse ses etmiyor. Bu Tuncer’in başka sadist fantezileri de var: Baldızına, kendi çocuklarına, yeğenlerine tecavüz ederken karısı da bu olanlara şahitlik ediyor. Erkek çocuğuna ve yeğenine ise fiili livata yoluyla tecavüz ediyor. Tuncer, Meryem’i ayrı bir odada, Meryem’in çocukları Melike’yle Recep Tayyip’i ise ayrı bir odada kilit altında tutuyor.
6. Meryem’in oğlu
Zaman böyle ilerlerken Meryem’in oğlu Recep Tayyip iki kez evden kaçmayı ve polise gitmeyi başarıyor. Her ne hikmetse iki denemesi de başarısız oluyor ve eve gönderiliyor. Mayıs 2008’de üçüncü kez evden kaçmayı başaran çocuk kaçarken kız kardeşi Melike’yi de yanına alıyor ama yolda bayılıyor. Karakola teslim edilmesinin ardından gönderildiği muayenede doktor raporuyla şunlar ortaya çıkıyor: Vücuduna, özellikle de kaba etleri ve makatına batırılan iğneler, tecavüz, işkenceler ve aç bırakılma. Çocuk tüm bunların ardından Tuncer’le İsa’yı, yani olayın gerçek sorumlularını işaret etse de, olayın üzerine fazla gidilmiyor. Recep Tayyip bir yurda yerleştiriliyor, Tuncer’le İsa ise olaydan cezasız bir şekilde sıyrılıyorlar.
7. Tuncer’in öz oğlu
Tuncer’in Emine’yle olan evliliğinden biri kız biri erkek iki çocukları olduğunu söylemiştik. Bu defa evden kaçan da Tuncer’in öz oğlu Enes. Enes, Temmuz 2008’de Eyüp Sultan’da kayıplara karışıyor ve yarım saat sonra karakolda olduğu öğreniliyor. Aile, gerçeği örtbas etmek adına çocuğu maskeli hırsızların kaçırdığını söylüyor. Muayeneye gönderilen Enes’in vücudunda tespit edilenler ise diğer çocuğunkilerle aynı: İşkence ve cinsel istismar. Yalnız ne hikmetse bu olay da örtbas ediliyor ve bu birbiriyle çok alakasız (!) iki çocuk vakası arasında bir bağlantı kurulamıyor. Enes, babası Tuncer’e veriliyor. Bu arada, 1,5 yıl önce bir psikolog çocukların korumaya alınmasını sağlamışsa da çocukların akıl sağlığı çoktan bozuluyor.
8. Anne Hava
Tüm aile Tuncer’in etkisi altında ve ona inanmayanların da biri ölü diğeri hapiste olduğu için bu sapkın adam engelsiz bir şekilde ilerlemeye devam ediyor. Bu defa sırada içeride hapis yatan baba Harun’un eşi yani Tuncer’in kaynanası Hava var. Tuncer, Hava’ya ölen damadın (Ahmet) ailesinin kendisine dava açacağını ve tüm evlerini elinden alacağını söylüyor. Kısa sürede ikna olan Hava, evlerini Tuncer’in üstüne geçiriyor. Tuncer’se daha sonra evleri satıyor. Tuncer, Hava’yı uyaran kardeşlerini ise “eve büyü yaptılar” diyerek aileye düşman etmeyi başarıyor. Hatta ailenin gözü biraz daha korksun diye; ayarladığı ve satın aldığı yaşlıca bir adamı eve yolluyor ve adamın evde büyü olduğunu, burayı okuması gerektiğini söylemesi de ailenin daha çok korkmasına neden oluyor.
9. Kaçış
Kaçış, derken Tuncer’in tek başına kaçtığını düşünmeyin. Tüm aileyi de yanına alacak bir kaçış hikâyesi bu. Zaten sattığı evden çıkmak için, kocası öldürülen Meryem’e kredi çektiren Tuncer, aileyi de alıp bir arabada yaşamaya başlıyor. Arabada yaşadıkları sırada Meryem’e kafayı takan Tuncer, ona türlü işkenceler yapınca Meryem de hayatını yitiriyor. Meryem, dört kardeşinden biri olan İsa ve ailenin kalan üyelerince gömülüyor.
10. Melike
Harun’la Hava’nın çocuklarından Meryem’in ilk başta dört kişilik bir çekirdek ailesi vardı. Kocası Ahmet, kardeşi İsa tarafından öldürüldü. Oğlu Recep Tayyip bir yurda gönderildi. Meryem’in kendisi de Tuncer’in işkenceleri sonucu vefat etti. Geriye bu çekirdek aileden hayatta kalan tek bir kız çocuğu kaldı: Melike. Melike de Tuncer tarafından tacize ve tecavüze uğruyor. Kızın hamile kalmasından korkan Tuncer, küçük kızın karnına taş bağlıyor. Muhtemel ki karnı iltihap kapıp şişiyor. Tuncer’se bunu, kızın karnındaki sübyan cinlere bağlıyor ve onları yok etmek için kıza ispirto ile sirke içiriyor. Melike de bu nedenle hayata gözlerini yumuyor. Çekirdek aile böylece tamamen yok olmuş oluyor.
11. Harun’un kardeşi Gülbahar
Şimdi de sırada, oğlunun cinayetini üstlendiği için hapis yatan Harun’un kardeşi Gülbahar var. Tuncer bu kez, Gülbahar’ın evine göz dikiyor ve ailenin geri kalan üyeleri (İsa, Hava, Ayşe Melek) Tuncer’in önderliğinde Gülbahar’a biber gazı sıkıp zorla boş senet imzalatıyorlar.
12. Hapisten çıkan Harun
Zaman hızla ilerliyor. Oğlu İsa’nın suçunu üstüne aldığı için hapis yatan baba Harun’un hapisten çıkma vakti. Çıkar çıkmaz tüm olan biteni öğrenen baba, oğlu Fatih’i, kızı Ayşe Melek’i ve eşi Hava’yı alıp doğru Cumhuriyet Savcılığına gidiyor ve şikayette bulunuyor. Tuncer ise tüm bu süreçte aileyi etkisi altına almayı tekrar başarıyor ve bunun üzerine aile üyeleri Tuncer aleyhine olan ifadelerini değiştiriyorlar. Baba Harun’a ise şizofreni teşhisi konuluyor ve oğlu Fatih’in vasiliğinde kalıyor.
13. Son sözler
Müge Anlı’nın programında vakanın son sürat araştırılması ve incelenmesi devam ediyor. Bir haftadan fazla süredir ülke gündeminde yer alan Palu ailesi ve tüm yaşananlar sosyal medyanın da yorumlarına konu oluyor. Kimi böylesi bir caninin popüler kültüre mal edilmemesi gerektiğini belirtiyor, kimi küfrediyor, kimi de sosyolojik bir vakaya yaklaşır gibi olaya yaklaşıyor. Hepimizin ortak aklında ise şu soru yanıp yanıp sönüyor: Olay neden medyatik hale gelince önemi arttı?