Milli takımımızın 10 numarası ve Fransa’nın en büyük kulübü olan Paris Saint Germain’de forma giyen Melike Pekel, kadın futbolundaki yıldız futbolcular arasında yer alıyor. 14 Nisan 1995 doğumlu olan Melike Pekel henüz 23 yaşında dünyanın en büyük kulüpleri arasında gösterilen PSG’de oynarken, aynı zamanda altyapı eğitimini de dünya devi olan Bayern Münih’te almış büyük bir yetenek.
Kadın futbolunun, erkek futboluna göre daha içten bir şekilde oynandığını söyleyen 10 numaramız başarı basamaklarını birer birer tırmanırken hayat öyküsünü derinlemesine incelemek istedik.
Almanya’nın Münih kentinde doğdu, 6 yaşında gördüğü ilan sayesinde futbolculuğa adım attı. Mahallesinde de sürekli futbol oynuyordu
Alman disiplini ile yetişen Melike Pekel, henüz 6 yaşındayken okuldaki bir afişi gördü. “Yeni futbolcular arıyoruz” ilanının üzerine ailesine durumu anlatınca, annesinin onayıyla seçmeleri katıldı. Yetenekli olması sayesinde hemen seçildi.
Babası voleybolcu ya da basketbolcu olmasını istiyordu ama annesi elinden tutup onu futbol antrenmanlarına götürdü
14 yaşına kadar erkek futbol takımıyla oynadı Melike Pekel. Daha sonrasında ise kadın takımına seçildi yeteceği ile Augsburg takımının dikkatini çekti
Augsburg’un U17 takımında oynarken yaşıtlarından çok daha başarılı bir performans sergiledikten sonra A takımına çıkmayı başardı. Augsburg A takımında 24 maçta 16 gol attıktan sonra onun için yeni bir kapı aralanıyordu.
Bayern Münih yeteceğini fark edince hemen transfer etti. Altyapı eğitiminde ne öğrendiyse Bayern Münih’te öğrendi
Alman disiplini sayesinde öğrenmeye başladığı futbol sayesinde, taktik olarak da kendisini geliştiren Melike, futbola dair tüm ince ayrıntıları orada öğrendi. Kaliteli idmanlar sayesinde hem fiziksel hem de zihinsel olarak kendisini çok geliştirdi. Futbolun bir takım olduğunu öğrendi. Birlikte oynamanın, takım olmanın önemini kavradı. Her gün antrenmanlara gidip geldi. Profesyonelliği ilk kez orada keşfetti.
Bayern Münih’te yeni kontrat imzalamak üzereyken kendisini oyaladıklarını düşündüğü için Fransa’ya transfer olmaya karar verdi. Metz o zaman ligin son sırasında bulunuyordu. Melike 11 maçta 8 gol atarak tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başardı
Hayatındaki en zor kararı alıp ailesinin yanından ayrılarak Metz’e geldi. Metz’deki bu parlak çıkışı sayesinde tüm objektifler onun üzerinde olmaya başladı. Yetenek avcısı PSG gözlemcileri hemen transferi için çalışmalara başladı
Paris Saint Germain’e transfer olduktan sonra taraftarına ve tesislerine aşık oldu Melike Pekel. Profesyonellik anlamında ve kadın sporuna verilen değer konusunda Fransa’nın bizden fersah fersah önde olduğunu altını her seferinde çiziyor
Milli takımımızda da 10 numaralı formayı giyen Melike Pekel, Türk kadın milli futbol takımına daha çok sponsorun destek vermesi gerektiğini söylüyor
Avrupa’daki kadın futbol takımları sponsorlar sayesinde profesyonel bir yapıda iken, bizim futbolcularımızın düzenli antrenman yapamadığını belirtiyor.
Almanya’da Bayern Münih’te oynarken aynı zamanda optikçilik yapan Melike Peker’in kariyerine devam etmeseydi optikçi olacaktı fakat şimdiki hedefi öncelikle iyi bir futbolcu olduktan sonra iyi bir antrenör olabilmek
Bizi Avrupa’da gururlandırdığın için teşekkürler Melike Pekel!
