Ülkemizde her gün başka bir acı haberle uyanırken yanı başımızda yaşanan acı ve dehşetin çok küçük bir kısmını ancak canlandırabiliyoruz zihnimizde. Oysa orada yaşananlar insan-hayvan ayrımı yapmadan can almaya devam ediyor. Musul ve çevresindeki İşid işgaline karşı Irak savunma güçlerinin verdiği savaş ve gerilimden ötürü çevredeki Montazah Al-Morour Hayvanat Bahçesi tam bir savaş alanına dönmüş durumda. Parmaklıklar ardında kalmanın yanında üzerlerine yağan kurşunlar ve açlıkla mücadele etmeye bırakılan hayvanların imdadına koşan güzel insanlar iyi ki varlar. İşte o hayvanat bahçesindeki katliamdan kurtulan son iki hayvan, Simba ve Lula’nın hikayesi…
Aylardır süren Musul’daki Işid ve Irak savunma güçleri arasındaki çatışma, yakınlarda bulunan Montazah Al-Morour hayvanat bahçesini tam bir savaş alanına çevirdi.
Savaşlar sadece çatışma alanlarında yaşanmıyor. Bölgedeki her şeyi etkileyen bu vahşet yüzünden her canlı savaşın şiddetini bir şekilde tatmış oluyor.
Bölgedeki halk kendisi için zar zor yemek bulur hale geldi ve çoğu da artan şiddetten canını kurtarmak için yaşadığı yeri terk etti.
Evini, yurdunu bırakan insanlar giderken hayvanat bahçesindeki canları düşünmediler elbette. Buldukları az erzağı da kendi açlığını bastırmak için tüketince hayvanlar için kaçınılmaz son geldi.
Kaderlerine terk edilen hayvanların bir kısmı çatışmalarda öldürüldü, diğer kalanlar ise parmaklıklar ardında açlıkla mücadelesini kaybetti.
Kademe kademe yitirilen hayatların ardından koskoca hayvanat bahçesinde sadece ayı Lula ve aslan Simba’ya ulaşılabildi, neyse ki çok geç olmadan.
Kurtarma çalışmaları Four Paws International tarafından şubat ayında başladı.
Terkedilmiş hayvanat bahçesine vardıklarında yaklaşık 40 kadar hayvanın kafeslerinde öldüklerini, yapabilenlerin de kafeslerini kırarak kaçtıklarını gördüler. Kim bilir neler hissederek o kafesleri kırmayı başarmışlardı.
“Her ne kadar canlı olsalar da her ikisi de sefil durumdaydı. Hem açlıktan hem de veteriner hizmetinin eksikliğinden ağır hastalıklar geçirip acı çekiyorlardı.”
Yapılan ilk veteriner hekim muayenesinde her iki hayvanın da ağızları sağlıksızdı, dişleri zayıf ve kırıktı. Bunun yanında ayı Lula’nın zatürresi ilerlemişti, aslan Simba’nın da eklem problemleri vardı.
Kurtarma ekipleri Lula ve Simba’yı bölgeden götürmek için askeri ve bürokratik tüm görüşmeleri yaparak uzlaşma sağlamaya çalıştı fakat bu süreç haftalar aldı.
Tüm bu görüşmeler devam ederken Lula ve Simba taşıma kafeslerinde kalmak zorundaydılar ve sonunda Ürdün’ün başkenti Amman’daki hayvan kurtarma ve rehabilitasyon merkezine götürüldüler.
Belki de hayatlarında ilk defa taze çimlere ayak bastıkları için önceleri biraz ürktüler.
Fakat sonradan alıştılar.
Veterinerlerin ve onları kurtaran güzel insanların himayesinde ölümün kıyısından dönen Lula ve Simba şimdi huzurlu hayatlarına başladılar.
Hatta bu da Lula’nın banyo keyfi…
“Bugün hayvanlar için yeni hayatlarına başlangıç günü. Bundan sonra savaşın bir parçası olmayacaklar.”
Diyordu onları kurtaran ekipte yer alan veteriner Dr. Amir Khalil. Bizce de hiçbir hayvan savaşın bir parçası olmamalıydı.
Kaynak: 1