Şimdi insanlar ikiye ayrılır: Yaz insanları vs kış insanları. Yaz insanları sıcağı seven, soğuktan nefret eden, deniz, kum, güneş insanlarıyken kış insanları “Kış gelse de kalın kazaklar giysem, kar yağsa da seyretsem” diyen güruh olarak karşımıza çıkar.
Gün o “kış insanları”nın sevinme günü. Malum son 100 yılın en soğuk kışı kapıda. Ama bir şey diyeceğiz: Olm siz deli misiniz? Kış hiç sevilir mi? Saçmalamayın.
Diyeceğimiz o ki; Winter is coming coming dediniz bakın ne oldu şimdi?
1. Kim hasta olmayı, acı çekmeyi sever ki? Her yer sümük mümük ıyy
Geçen kış giydiğiniz montun cebinde kaskatı olmuş kağıt mendiller bulduğunuzda anlayın ki kış geldi ve siz yine hasta olacaksınız. Yataklara düşecek, ateşler içinde yanacak, sıcak çorba yapan yok mu diye ağlayacak, antibiyotiklerle hayatta kalmaya çalışacak, hapşu öhö öhö nidalarıyla hayatı kendinize zehir edeceksiniz. Çünkü grip, nezle, soğuk algınlığı falan bunlar hep bir çile, bir dert, bir hayattan soğuma nedeni. Adeta geçmeyen bir hangover gibi. Siz sevin kışı, aferin.
2. Lahana gibi kat kat giyinerek nefes almakta zorlanmak
Bir kere giyinmek insanın var oluşuna ters. Hepimiz çıplak doğuyoruz şunun şurasında. Bir de mevsim kara kış olunca atlet, atlet üstüne tişört, tişört üstüne kazak, kazak üzerine mont; sonra atkısı, beresi, eldiveni ooo. Sabah alarmı her zamankinden 10 dakika önce kurma sebebi. Beni 10 dakika az uyutan şeyin ben neresini seveyim allasen? Bir de o kabarık kabarık montlu insanlarla dolu toplu taşıma araçlarına binme zorluğu var ki ondan hiç söz açmıyoruz 🙁
3. Tek bir yağmur damlasında çile bülbülüm çileye dönüşen trafik
Hava güzel olur, herkes arabasına atlar, gezeceğim ben derdine düşer, trafik kitlenir. Yağmur yağar, dolu yağar, kar yağar, özellikle büyük şehirlerde 10 dakikalık yolu 50 dakikada alırsınız. O sırada hayatınız bir film şeridi gibi gözlerinizin önünden geçer, neden kışşşş diye doğa anayı sorgularsınız. Bir de artan trafik kazaları var ki sırf zarar. Hiç gerek yok, geçiniz.
4. Karda, buzda düşüp g.tü başı dağıtmak
Karı öyle camdan Tumblr kızı edasıyla izlemek süper bişi tabii. Ama hayaller Tumblr, gerçekler Eminönü arkadaşlar. Öyle öğrenciyken yaptığımız kar tatilleri bitti, kar yağsa da çığ düşse de işe gitmek zorundayız. İki kuruş ekmek parası kazanacağım diye karda, buzda kayıp götü başı kırmak var şurada. Kim ister ki hayatının geri kalanını sakat olarak geçirmeyi?
5. Buz gibi klozete oturacağım diye tuvalete gitmeyi sürekli ertelemek
Kış gelince Kuzey Kutbu’ndan bile daha soğuk olan tuvaletlerimiz kıştan soğuma nedenlerinden biri. Tuvalet ihtiyacınız gelse bile o soğuk buluşmayı ertelemek için sürekli oyalandığınızı, salım salım salındığınızı falan hep biliyoruz. Tuvalette Candy Crush oynamak, gazete karıştırmak, deterjan kutularının arkasını okumak falan zaten hak getire artık. Popolarımız üşümesin.
6. Sokakta soğuktan donan hayvanlar ve insanlardan bahsetmek istemiyoruz bile
Biz doğalgazlı evlerimizde soğuktan şikayet ederken aslında çok büyük bir şeyi gözden kaçırıyoruz. Evsiz insanlar ve sokak hayvanlarının en büyük kabusu kışın o dondurucu soğukları. Kış gelmeyeydi iyiydi.
7. Gidilecek mekanları dışarısında ısıtıcısı olan ve olmayan diye ayırmak zorunda kalmak
Sigara içen bir insansanız hele, kışlar sizin için ayrı bir kabustur. Dumansız hava sahası içinde kalan iç mekanlarda sigara içemeyeceğiniz için dışarısında UFO olan mekanları tespit etmek ve oralara gitmek zorunda kalırsınız. Ve çoğunlukla oradan yüzünüzün yarısı yanmış şekilde kalkarsınız. Yazık, günah.
8. Elde avuçta ne varsa hepsini sömüren doğalgaz faturaları
Kış bir kere sadece bünyeye değil, cüzdana da zarar. Her sene kış başında pişkin gülüşlerle zam yapılan doğalgaza maaşınızın tümünü bile yatırabilirsiniz. Hoş geldin kış, hoş geldin fakirlik.
9. İşe giderken evden karanlıkta çıkıp karanlıkta eve dönmek
Vampir kardeşlerin en sevdiği mevsim olarak düşündüğümüz kış bizi güneşten mahrum bırakmakla kalmıyor, aynı zamanda gün ışığından da mahrum ediyor. Sabah kalk, kapkaranlık, puslu bir havada el yordamıyla yolunu bul, işe git, işten çık, sanki geceyarısı olmuş gibi bir hisle eve dön. Nerede bunun güzel yanı canım kardeşim?
10. Sabahları kalkmak, duşa girmenin dünyanın en büyük eziyeti olması
Sabah kalkıyorsun, her yer zaten kapkaranlık, bir de buuuuz gibi soğuk. O battaniye, yorganın altından kim çıkacak da işe gidecek şimdi? Peki ya duş? Hani o yazın günde iki kere yaptığımız duşun bir eziyete dönüşmesine ne diyeceksiniz? Soyun, gir ayrı dert, duştan çık donarak kıyafetleri üstüne geçir ayrı bir dert. Dertoğludert.
11. Her yerde UGG var, kimin bu UGG’lar, bilemiyorum
Kışın geldiğini anlamanın en kesin yollarından biri olan son 32849234 senenin modası UGG’lar ayağa düşmüşse kaçın gidin Güney Kutbu’na yerleşin. Tüm kış kızlarımızın ayağında bunları görecek, renkli taytlı kombinlerini görmekten gözlerinizi bozacaksınız.
12. Tiril tiril elbiseleriyle dekolteli ablaların, kaslı abilerin yeryüzünden silinmesi
Bir göz zevkimiz var onu da kış aldı götürdü diyorsanız doğru yerdesiniz. Şimdi bekle 9 ay yaz gelecek diye. Size düşen kara montlu insanlardan oluşan Walking Dead sahneleri bu kış. Üzgünüz.
13. Sonuçta kış ıslak çorapla hayata küsülen anların toplamıdır
Ayakkabınız su geçiriyor diyelim. Kış her yer öbek öbek su birikintisi, çamur deryası, kar artıkları falan işte. Çünkü belediyelerimiz mükemmel çalışıyor. O ayaktan içeri bir su girdi mi bittiniz. Şu hayattaki en gıcık şey ıslak çorapla takılmak olabilir. Onu geçtik bunun sonucu bizi 1.maddeye götürüyor ki o daha da fena.
Şaka bir kenara bonusu: Yardım gelmediği için ölen çocuğunu çuvalda sırtında taşıyıp şehre götürmek zorunda kalan şu baba yüzünden kışı sevmeyiz biz, sevemeyiz
🙁