Kedisiz yaşam mümkün değil diyenler, yurt dışı seyahatine çıkan ama geride bıraktığı kedisi için üzülenler, tatildeyken kedisini özleyenler hizmet ayağınıza geldi!
Kedi delileri için yurt dışına çıktıklarında gidebilecekleri ve hiiiiç kedi özlemi çekmeyecekleri yerleri derledik. İşte Cihangir’i özletmeyecek dünyanın çeşitli ülkelerindeki kedi severler için özel tasarlanmış mekanlar.
Mırrrrrr….
Cat Town Cafe – Oakland
Amerika’nın ilk kedi kafesi olan ve ünü taaa Asya’ya yayılan Cat Town Cafe aslında bir kedi sahiplendirme ve koruma merkezi. Barınaklarda yer bulamayan sahipsiz kedileri yeni sahipleriyle buluşturma amacıyla açılan kafede birçok sevimli kedi ile tanışabilir, kaynaşabilir ve belki bir kediyi sahiplenerek yuvanıza dönebilirsiniz.
De Poezenboot (Cat Boat/Kedi Teknesi) – Amsterdam
Amsterdam’daki De Poezenboot dünya üzerindeki su üzerine konumlandırılmış tek hayvan sığınağı. Amsterdam’ın ünlü kanalı üzerinde duran bu botta birçok kedi yaşıyor ve bu durum turistlerin ilgisini de oldukça çekiyor.
Tashirojima (Cat Island/Kedi Adası) – Japonya
Her kedi delisinin kafaları yakacağı bir yerden bahsedeceğiz size şimdi. Burası Japonya’da küçük bir ada. Çoğu 65 yaş üstü olan toplasan 100 kişinin yaşadığı bu adanın nüfusunun çoğunluğunu kediler oluşturuyor. Her yerde, her köşede kediler var, insan delirir resmen! Hatta bu adanın sakinleri kedileri öyle bir sahipleniyor ki adaya köpeklerin alınmamasına dair bir yasa dahi çıkarttırmışlar.
Ernest Hemingway’in Evi- Key West
Ernest Hemingway’in evi ve müzesi olarak koruma altına alınan bu yerde yaklaşık 50 tane kedi yaşıyor. Ama bu kedilerin hepsi 6 patili. Bir gemi kaptanı tarafından Ernest Hemingway’e zamanında 6 patili bembeyaz bir kedi hediye edilmiş ve müze direktörleri de Hemingway’e adanan bu müzeyi 6 patisi olan diğer kedilere ev olarak açmışlar. Hatta bu kedilerin bazıları Hemingway’in beyaz kedisi Snow White’ın öz be öz akrabası.
Kuching (Cat City/Kedi Şehri) – Malezya
Malayca’da Kuching zaten kedi anlamına geliyor; dolayısıyla Malezya’daki bu şehirde kedilere ait dev bir müze olması çok da sürpriz değil. Bu müzede kedilerle ilgili ne ararsanız var; mumyalanmış Mısır kedilerinden garip kedi mezar taşlarına kadar…
Ermitaj Müzesi- St. Petersburg
Rusya’daki Ermitaj Müzesi sandığınız gibi kedi objelerine ayrılan bir müze değil. Tam tersine bu müzenin çalışanları KEDİ! Hikayesi şu: 1745 yılında İmporatiçe Elizabeth müzedeki hazinelerin kemirgenlerden korunması için ülkedeki en iyi fare avcısı kedilerin getirilmesini emreder. İşte o zamandan bu zamana bu müzeden kedi eksik olmaz 🙂
Kattenstoet (Festival of the Cats/Kedi Festivali) – Belçika
Belçika’da 1955’ten beri her yıl sadece kedilere özel düzenlenen bir festival var: Kattenstoet. Katılımcıların kedi kostümleriyle akın ettiği festival zamanı Belçika’da olursanız bu renkli festivale şans verin deriz.
Kattenkabinet – Hollanda
Rusya’daki Armitaj Müzesi’nin aksine Hollanda’daki bu müzenin koridorlarında kediler gezmiyor. Tam tersine bu müze kediler üzerine yapılmış her türlü sanat eserini kapsıyor. Ama müzenin sahibi üst katta yaşadığı için müze içinde gerçek kedi görme şansınız da oldukça yüksek.
The Algonquin – New York
Kedileri seviyorsanız New York’ta kalmanız tek otel burası. The Algonquin’in kedili hikayesi ise çok ilginç: 1930’lu yıllarda bir gün aç bir sokak kedisi otelin lobisine giriyor. Otelin sahibi Frank Case otelin ilk kedi müşterisini kollarını ardına kadar açarak kabul ediyor. Ve o günden bugüne bu otelden kedi eksik olmuyor. Örneğin şu sıralar otelde Matilda isimli bir kedi sizi resepsiyonda karşılıyor. Otel ziyaretçileri arasında oldukça popüler olan Matilda’nın kendine ait bir fan e-posta adresi bile var.
Lady Dinah’s Cat Emporium – Londra
Londra’daysanız ve kedi özlemi çekiyorsanız bir çay-kahve için Lady Dinah’s Cat Emporium’a mutlaka uğramanızı tavsiye ederiz. İki katlı kafede yaklaşık bir düzine kedi fırıl fırıl dolanıp sandalyeler üzerinde mır mır uyurken siz de kendinizi evinizde hissedebilirsiniz. Ayrıca buranın kedilerinin oldukça sadık olduğunu belirtelim. Düzenli gelen müşterileri hemen tanıyan kediler onlara ayrıca alaka ve özen gösteriyorlarmış; biz kafe sahibinin yalancısıyız.
Cementerio de la Recoleta – Arjantin
Mezarlıklar genelde korkunçtur ama Buenos Aires’teki bu mezarlık bildiğiniz mezarlıklara benzemiyor. Recolata ismindeki bu mezarlık oldukça insan canlısı olan kediler tarafından korunuyor. Hatta yakında buranın hikayesi bir belgesele dönüştürülecek. Merakla bekliyoruz.
Inthar Heritage House – Burma
Inn Paw Khon köyünde yer alan bu özel bina göl evi mimarisi geleneğini koruyor. Ama burayı içindeki organik bahçeler dışında özel yapan şey Burmese kedilerinin yaşam alanı olması. Nesli tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan kedilerin çoğalması için ilk başlarda insanlar tarafından burada bakılan kediler sonradan bu güzel mekanın asıl sahipleri olmuşlar. Sayıları o kadar çok ki hangisini sevsem diye kafaları yakabilirsiniz. Gidin.