Savaş meydanlarındaki erkeklerin fotoğrafları her yerde karşımızda. Anlı şanlı kahramanlık destanları, kahramanlıklar, filmler, kitaplar…
Aslında genelde savaşı çıkaranlar da erkekler olduğu için normal olan da bu gözüküyor. Biz sadece savaşlarda cephe gerisinde savaşın yükünü çeken kadınları biliyoruz. O da bazen. Oysa ön saflarda direnen kadın milisler de var ve hiç de öyle evde oturacak tipler değiller.
Fransa’da açılan “Femmes au combat – Savaşan Kadınlar” sergisi bize politik ve sosyal alanda genelde unutulan kadınların savaş alanlarından portrelerini sunuyor. Fotoğraflarda kadınlar evde otursun diyenleri kafadan mıhlayacak bir gerçeklik var. Buyurun efendim sıkıysa oturtun…
İspanya iç savaşı – 1936
Yüzündeki kire pasa ve derin çizgilerine daha da dokunaklı eklenen gülümsemesiyle bir direnişçi. Beldeki silah, destek alınan tüfek ve gözlerdeki kararlılık… Bu arkadaş başlı başına bir adanmışlık timsali.
SSCB – 1930
Stalin zamanında Kızılordu modernleşme hamlesi. Konu buraya gelmişken II. Dünya Savaşı sırasında Rusların tamamı kadınlardan oluşan 3 saldırı timinden biri olan, Nazilerin tabiriyle “Nacht Hexen – Gece Cadıları” adındaki birliği unutmamak lazım. Savaş süresince 23.000 sorti yapan Gece Cadıları, Nazilerin kafasına 3000 ton bomba bırakır. Kendilerine bu yazımızda değinmiştik.
Meksika devrimi – 1910
20. yüzyılın ilk büyük devrimi olarak geçen olaylar 1876-1910 arasında Meksika’yı yöneten Porfirio Díaz’ın diktatörlüğünü devirmek amacıyla başladı.
Simone Segouin / Fransa direnişi – 1945
II. Dünya Savaşı’nın Fransa’daki kahramanlarından Simone Segouin Alman MP 40 yarı otomatik tüfeğiyle. Bölgesinde 25 Nazi askerini yakalamasıyla tanınan direnişin sembollerinden Simone, sonrasında Paris’in kurtuluşunda da aktif görev aldı ve yüzbaşılığa terfi ettirildi. Simone bu fotoğrafta yapılı saçları ve üzerine uygun hale getirilmiş pantolonuyla dikkat çekiyor. Ayrıca belindeki kuşağı fazladan kurşun alabilecek şekilde gayet estetik biçimde bağlamış.
Yvonne André / anarşist aktivist / 25 Mayıs 1913
Yvonne’nun hafif yana eğdiği şapkasıyla yaptığı bu etkili konuşma muhtemelen “Viva la muerte – Yaşasın ölüm” sloganıyla bitmişti.
IRA – 1973
Eldiven ve maskesiyle poz vermiş bu IRA milatanından örgütün daha çok hangi taktikleri kullandığını anlamak da mümkün: Suikast, ada kaçırma ve bombalama.
La Pasionaria, Dolores Ibarruri, İspanya iç savaşı – 1936
Avrupa’nın gördüğü en kanlı çatışmaların yaşandığı ve sonunda Hitler ve Mussolini desteğiyle Franco’nun başa getirilmesiyle kaybedilen savaştan bir kare daha. Basklı bir maden işçisi baba ve İspanyol bir annenin kızı olarak doğan Dolores Ibarruri savaşta Cumhuriyetçilerin lideriydi. Bugün hâlâ kullanılan “No Passaran” sloganı da İspanya iç savaşında doğmuştur.
Azerbaycan – 1920
28 Mayıs 1918’de de Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’nin kurulması esnasında çekilmiş bir fotoğraf. Petrol zengini Bakü’nün Azeri Türleri’inin eline geçmemesi için o dönem hayli çaba harcanmış. 18 bin silahlı Ermeni, 1200 İngiliz ve 1500 Rus askerine karşı, Bakû cephesinde Kafkas İslam Ordusuna Anadolu’dan gelen 8 bin Türk askeri ve 7 bin Azeri milis karşı koymuş (wiki). Bakü’nün fethi sırasında 1130 Türk askeri de yaşamını yitirmiş.
İspanya iç savaşı – 1936
İspanya’dan bir fotoğraf daha. Bugün futbol sahalarında devam eden Barcelona – Real Madrid rekabetinin mazisi de bu savaşa kadar gider. Real diktatör Franco’nun takımıdır. Bu yüzden sapına kadar Barca’lıyız. 🙂
Bonus: Fatma Seher Erden
Kurtuluş Savaşı’nın kahramanlarından biri olmasına rağmen kendisini pek de bilmeyiz. İstiklal Madalyası sahibi Fatma Seher Erden, Kara Fatma olarak da bilinir. İki oğlunu ve eşini de savaş meydanlarında şehit veren Fatma Seher Erden 300 kişiyi aşkın birliği ile I. ve II. İnönü Muharebesi, Sakarya Meydan Muharebesi, Dumlupınar Meydan Muharebesi’nde çarpışır. Büyük Taarruz’un ilk günlerinde General Trikopis‘in birliğine esir düşer, kaçar ve birliğinin başına geçer. 1888, Erzurum doğumlu bu kahraman kadın 1955 yılında hayata gözlerini yumar ve maaşını Kızılay’a bağışlar.