Tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış, imparatorlukların başkenti olmuş güzide
şehrimiz İstanbul’un ilçelerinin tarihten gelen anlamlarını biliyor muydunuz? Her birinin ayrı bir
yaşanmışlığı, ayrı bir hikayesi var.
1. Fatih’ten önce Yenişehir, Fatih’ten sonra Kadıköy
İstanbul Anadolu Yakası’nın en gözde semti olan Kadıköy’ün tarihi M.Ö. 8. yüzyıla kadar uzanıyor. Sur
şehrinden gelen Fenikeliler Kadıköy’e yerleşmiş ve ‘Yeni şehir’ anlamına gelen Chalkedon adını
vermişler. Fatih’in İstanbul’u fethettiği sıradaysa bakımsız bir köymüş ve Fatih Sultan Mehmet, köyün
görünümünün düzeltilmesi için İstanbul Kadısı Hızır Bey’in buraya yerleşmesini istemiş. Önceleri Kadı
Köyü olarak anılırken, zamanla ismi Kadıköy olmuş.
2. Hz. İsa’nın beşiğinin şehri Beşiktaş
Eski adı ‘Kone Petro (Taş Beşik)’ olan Beşiktaş’ın çok farklı bir hikayesi var. Efsaneye göre Yaşka isimli
bir rahip Hz. İsa’nın beşiğini Kudüs’ten getirip burada yaptırdığı bir kiliseye koymuş ve bu kilise
Rumlar tarafından Taş Beşik olarak anılmaya başlanmış. Rahip ölünce Hz. İsa’nın beşiğinin Taş
Beşik’ten alınıp Ayasofya’ya koyulduğu söyleniyor ancak elde somut bir veri olmaması bu hikayeyi bir
efsaneden ibaret kılıyor.
3. Beyoğlu: Pontus prensi mi Venedik elçisi mi?
Bizans Dönemi’nde bir yerleşim yeri olmayan Beyoğlu bölgesine karşı yaka, öte anlamı taşıyan Peran
Bağları deniliyordu. Beyoğlu isminin ise tam olarak nereden geldiği bilinmemekle beraber iki rivayet
var. Birincisi, Fatih Sultan Mehmet döneminde Pontus prenslerinden Aleksios Komnenos’un
İslamiyet’i kabul ederek burada yaşamaya başlamasının ardından bu ismin verildiği söyleniyor.
İkincisiyse, Kanuni Sultan Süleyman’ın bu bölgede yaşayan Venedik elçisiyle mektuplaşmalarında ona
Beyoğlu diye hitap etmesi nedeniyle bu ilçenin adının Beyoğlu olarak kaldığı yönünde.
4. Şişçilerin semti Şişli
Şişli’nin ismi şiş yapımıyla uğraşan ve “Şişçiler” olarak anılan bir ailenin burada konağı bulunuyordu ve
konakları da Şişçiler konağı olarak anılıyordu. Şişçiler zamanla Şişliler oldu ve ilçenin adı da Şişli olarak
kaldı.
5. Kolera salgınının ardından Bayrampaşa
1927’de Bulgaristan’dan göçen göçmenler, sağmal inekler yetiştirmek için çiftlikler kurduklarından bu
bölgeye Sağmalcılar deniyordu. IV. Murad döneminde yaşanan ve çok sayıda kişinin ölümüyle
sonuçlanan kolera salgınının ardından, burada bir çiftliği bulunan Sadrazam Bayram Paşa’nın adına
ithafen ilçenin adı Bayrampaşa oldu.
6. Eski bir balıkçı köyü Kartal
Eski bir balıkçı köyü olan Kartal’ın adının buraya yerleşen Kartelli adlı balıkçıdan aldığı söyleniyor. Öte
yandan, Bizans Dönemi’nde önemli bir liman olduğu için Kartalımın denildiği ve bu adın zamanla
Kartal olduğunu söyleyenler de var.
7. Kudüs papazlarına dayanan bir tarih: Zeytinburnu
İstanbul’un fethinin ardından Kudüs’ten gelen papazlar bu bölgeye yerleşmeye başlamış ve her yere
zeytin ağaçları dikmişler. Marmara kıyılarından bakınca coğrafi açıdan bir burun olarak görülmesi ve
zeytin ağaçlarıyla çevrili olması nedeniyle ilçeye Zeytinburnu adı verilmiş.