Şehrimizde caz festivali hala devam ederken, ajandalar da durulmuyor. Cihan’ın farklı yerlerinden gelecek müzisyenlere ve bol çeşnili filmlere bir de Cadılar Bayramı ile Bienal ekleniyor.
Liste kabarık. Ajanda yoğun. Günler kısa. Takvimlerde kaybolmanın bir alemi yok. Etkinlik rehberimiz, huzurlarınızda.
1. Konser – Molly Nilsson / 31 Ekim
Peyote / saat 23.00
Berlin müzik sahnesinin gururla sunduğu, İsveçli bir yetenek Molly Nilsson. Dikkate değer şarkı sözleri ve nostaljik dokunuşlarla minimalleştirdiği synthpop melodileri kadar müzik yapımcılığı ile de adından söz ettiriyor kendisi.
Bu pek marifetli hanımefendiyi takip edenler, şarkıların ambiyansını ve vokallerin sadeliğini öve öve bitiremiyorlar. Dingin ve melodik bir cuma akşamı için ideal bir tercih gibi geliyor kulağa.
2. Konser – Tanita Tikaram / 31 Ekim
Cemal Reşit Rey Konser Salonu / saat 20.00
Malezyalı bir anne. Hindisan-Fiji asıllı bir baba. Almanya’da doğup, İngiltere’de büyüme. Bu kadar dallı budaklı köklü bir geçmişten gelen bir insanın sanatçı olmaması bir tuhaf olurdu zaten.
Henüz 19 yaşında iken patlattığı ‘Twist In My Sobriety’ hiti ile klasiklerin arasına yerleşen; kederli şarkıların buğulu sesli şarkıcısı Tanita Tikaram bu cuma akşamı İstanbul’da. Etkinlik detaylarına şuradan ulaşabilirsiniz.
3. Parti – Drag Me to Hæll: Cadılar Bayramı Kostüm Partisi / 31 Ekim
The Hall / saat 22.00
Zombiler, vampirler, süper kahramanlar ve alabildiğine deep house, alabildiğine müzik. 31 Ekim günü gelip çattığında rengarenk kostümler ve torbalarca şekerlerle Cadılar Bayramı’nı tebrik eden bir kısım Dünya’ya pek tabi ki İstanbul da kayıtsız kalmıyor. Herkesin gıpta ettiği, en özgün kostümler tam gece yarısında ‘Altın Balkabağı’ ile ödüllendiriliyor.
4. Tiyatro – Bukalemun / 31 Ekim – 6,13,20,30 Kasım
Gri Sahne / saat 20.00
Bukalemun, zirveye çıkana kadar oyunu kurallarına göre oynayan bir düzen insanı, zengin ve başarılı bir reklamcıdır. Oyunun kurallarından biri de elbette yalan söyleyebilmektir. Peki ya bir gün yalan söyleyemezse bu nelere mal olur? Her çıkışın bir de inişi var mıdır?
Tiyatro Laboratuvarı’nın yeni oyunu Bukalemun prömiyerini bu cuma akşamı yapıyor.
5. Konser – MFÖ / 1 Kasım
Bostancı Gösteri Merkezi / saat 21.00
Kaç tane grup var şunun şurasında, ‘best of’ albümlerini dinlerken kaçıncı tekrar olduğunu umursamadan saatler geçirilen? Bir elin parmaklarını geçer mi bilmem.
Müzik arşivlerinin gönül yakan kahramanları MFÖ, kendilerini hala canlı canlı izlememiş olanlar ve de kendilerine bir türlü doyamayanlar için bu haftasonu İstanbul sahnesinde. Ajandaların dikkatine!
6. Bienal – 2. İstanbul Tasarım Bienali / 1 Kasım – 14 Aralık
Galata Özel Rum İlköğretim Okulu
Merakla beklenen 2. İstanbul Tasarım Bienali altı hafta sürecek dopdolu programına Cumartesi günü başlıyor. ‘Gelecek Artık Eskisi Gibi Değil’ başlığı altında, bugünün gelecek algısını sorgulayan bienal; aynı zamanda manifesto kavramını, metinsel algısının ötesinde bir eylem ve bir nesne olarak irdeliyor.
Kentsel tasarım, endüstriyel tasarım, yeni medya tasarımı, mimarlık ve moda gibi yaratıcı alanları kapsayacak bienal tam 53 projeye ev sahipliği yapıyor. Uğramadan geçmemeli!
7. Film – Roman Polanski: Aranan ve Arzulanan / 1 Kasım – 29 Kasım
Pera Müzesi
II. Dünya savaşında Auschwitz’de yitirilen anne, Manson Çetesi tarafından öldürülen hamile eş, hala tartışılan skandallar… Kara mizah, gerilim, sürrealizm ve ahlaki ironinin el ve ayak gibi kullanıldığı, Dünyaya meydan okuyan katastrofik filmlerin usta yönetmeni Roman Polanski.
Pera Film, Kasım ayımızı Polanski hakkında yapılan ‘Roman Polanski: Wanted and Desired’ isimli belgeselden hareketle derledikleri bir film programı ile taçlandırıyor. Yönetmenin 60’lı ve 70’li yıllarına odaklanacak gösterimde Tiksinti, Rosemary’nin Bebeği, Sudaki Bıçak, Tess ve Bozuk Düzen gibi başyapıtların yanı sıra programa ismini veren belgesel de gösterilecek.
8. Müzik – Drekka / 2 Kasım
Arkaoda / saat 21.00
Drekka projesi ile bir süredir Avrupa’yı turlayan Boston’lı Michael Anderson, pazar günü Kadıköy’de duraklıyor. Ağır ambiyans yüklediği folk sesleri eşliğinde huşu içerisinde saykodelik bir akşam geçirmek isteyenlere duyuralım.
Gecenin bir diğer çalanı da, İstanbul’da ‘noise’ müzikle anılagelenlerden Batur Sönmez olacak.
9. Konser – The Boxer Rebellion / 5 Kasım
Salon İKSV / saat 20.45
Kırılgan vokaller, ağdalı bas ritimleri ve melodik ezgiler. Adını 19. yüzyıl sonlarında Çin’de meydana gelen Boksör Ayaklanması’ndan alan The Boxer Rebellion, 90’lardan sonra post-rock etkileri ile evrilen Brit Rock’un en başarılı uygulayıcılarından. Vaktiyle Alan McGee abimizin gözünden kaçmayarak listelere kazandırılan topluluk, Ada’nın pek bilmiş müzik eleştirmenlerince; The Verve ile süslenmiş The Cooper Temple Clause, Muse ile süslenmiş Biffy Clyro olarak tanımlanıyor.
O kadar keskin benzetmeler yapmaktan geri durma hakkımız saklı kalsın, biz naçizane kendilerini canlı canlı izlemenizi tavsiye edelim. Kuruluşundan bugüne başarılarla şımarmayıp üretmeye devam eden ve canlı performansları ile festivalcileri büyüleyen değerli bir topluluk olduklarını da hatırlatalım.
10. Konser – Sébastien Tellier / 5 Kasım
Babylon / saat 21.30
Air ile koyulduğu turneler, Daft Punk ile kotarılan albümler, ortalama bir insanın kafasını karıştıran sarkastik haller, durmak dinlenmek bilmeden üretilen elektro-pop albümler ve bir de üstüne Fransa’yı temsil ettiği bir garip Eurovision macerası…
Fransa’nın hem pek sevilen hem de bir o kadar tartışılan, kiminin bir dahi kimininse bir deli olarak gördüğü biricik müzisyeni Sébastien Tellier; festivallerin en Fransızı ‘XXF – Very Very French’ kapsamında İstanbul’a geliyor. Nice sahnelerin tozunu attırdığını önceden bilenler, ön sıralara akın ediyor.
Kaçırırsak üzülürüz.
11. Film – Biz de Varız! / 6 – 16 Kasım
İstanbul Modern
Türkiye Sineması’nın festivallerden ödüllerle dönen, hem yurtiçinde hem de yurtdışında övgüler toplayan ve fakat vizyonda yeterince yer bulamayan yepyeni filmleri İstanbul Modern’in ‘Biz de Varız!’ programı ile izleyici ile buluşuyor.
Gelişen ve dönüşen Türkiye Sineması’nın ‘öteki’leri, genel geçere inat gururla hikayelerini paylaşıyor.
Ben O Değilim, Mavi Dalga, Bergmanya’ya Yolculuk, Böcek ve Balık gösterilecek filmlerden bazıları. Daha fazlası gösterim programında!
12. Sergi – Shock Therapy: 1989 Sonrası Polonya’dan Dönüşüm Fotoğrafları / 15 Ekim – 29 Kasım
Milli Reasürans Sanat Galerisi
Uzak ve yakın tarihi boyunca en radikal değişimlerle şekillenen Polonya’da, 1989 yılında komünizmin terk edilmesiyle sonu Avrupa Birliği üyeliğine varan yepyeni bir sayfa açıldı. İşte, Polonya’nın son 25 yıl içerisinde yaşadığı ve hala sürmekte olan dönüşümü ve dönüşüme verilen tepki, mevcut toplumsal kimlik; Polonyalı fotoğrafçıların gözünden bir belgesel portre mahiyetinde meraklılarına sunuluyor. Serginin detayları için buraya bakabilirsiniz.
Sergi, Polonya – Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 600. yıldönümü kutlamaları kapsamında gerçekleştiriliyor. Altını çizmiş olalım.