Geçtiğimiz günlerde internetin dipsiz dehlizlerinde dolanırken İndigo Dergisi’nde müthiş ilgimizi çeken bir yazıya denk geldik.
Nesrin Dabağlar’ın kaleme aldığı yazıda nöro bilimcilerin “İnsanın karnında yer alan ikinci bir beyni vardır ve bu beynin hayatımızda birbirinden önemli işlevleri vardır.” şeklindeki düşünceleri aktarılıyor.
Bize müthiş enteresan gelen bu ikinci beyin mevzusuyla ilgili, yazıdan gözümüze çarpan enteresan noktaları listeleyelim istedik. Yoksa size enteresan gelmedi mi?
İkinci beyin nedir hep beraber bakalım.
Her şey Prof. Dr. Michael Gershon’un 1998 senesinde The Second Brain (İkinci Beyin) kitabını yayınlamasıyla başlıyor
Kitabın yayınlanmasının ardından ikinci beyin tartışması kısa sürede bilim çevrelerinin dışına da taştı
Özellikle klasik katı bilimsel perspektif anlayışından alternatif bilim ve metotlara yönelen pek çok insan için ikinci beyin konusu uzun süre gündemde kalacaktı.
Bilimsel gerçekler ve “deli saçması” tabir edilen kavramların her gün yer değiştirdiği bir dünyada bizler de her konunun tartışılabilir olduğunu düşünüyoruz
Çünkü önyargılardan, klasik basma kalıp cümlelerden, dogma ve tek yönlü bakış açılarından sıkıldık. Galileo da çok sıkılmıştı vaktiyle hatırlarsanız.
Peki nedir bu ikinci beyin?
Karnımda kelebekler uçuşuyor veya korkudan/heyecandan midem ağzıma geldi gibi bir cümle kurdunuz mu?
Peki ya bu cümlede bahsettiğiniz durumun sebebi ya bu ikinci beyinse?
İşte dilimize işlemiş bu kalıplar da tıpkı bazı nöro bilimciler gibi ikinci bir beyine işaret ediyor
Nöro bilimcilere göre, düşünen, hisseden, hatırlayan ve karar verebilen ikinci beyin korku, sevinç ve üzüntü gibi şiddetli duygularda daha çok kendini gösteriyor.
Yani bağırsak duvarlarındaki sinir hücreleri katmanı sadece boşaltım sisteminin bir parçası olmayabilir
Bazı sinir sistemi maddelerinin iletimi, uyarıcı hormonların ve koruyucu salgıların dengelenmesi de bu hücrelerin görevleri arasında.
Aldığımız besinlerdeki tehlikeli maddeleri hisseden ve bertaraf eden bağırsaklar vücudumuzun bir diğer savunma mekanizmasıdır
Bu işlemi sürekli yapmak için bağırsakların bilgiyi kaydedip kullanması gerekir
Bahsi geçen nöro bilimciler de bu sebeple bağırsaklarda ayrı bir karar mekanizması olduğuna inanıyor. Yani ikinci beyinin bu bölgede olduğunu belirtiyorlar.
Psikolojimizi etkileyen dopamine ve opiat gibi sakinleştirici maddelerin kaynağının da bu bölgedeki ikinci beyin olduğu iddia ediliyor
Diyaframın ikiye böldüğü vücut sistemlerinin diyaframın üstündeki kısmı birinci, altındaki kısmı da ikinci beynin kontrol ettiği düşünülen şeylerden bir diğeri.
Peki bu ikinci beyinin diğer enteresan özelliklerinin neler?
Mutlu olmamıza sebep olan salgıların pek çoğunun ikinci beyinin kontrolünde olduğu öne sürülüyor.
Pek çok fiziksel ve psikolojik rahatsızlığın kökeninde bugüne kadar yok sayılan ikinci beyin varmış meğer
Bunların arasında “hastalık hastası” dediğimiz evhamlılar da var
Ayrıca bebeklik döneminde de ikinci beyinin devrede olduğu ve bilinçaltı kayıtlarında önemli rol oynadığı vurgulanıyor
Kişilik oluşumu, bebeklik travmaları ve benzeri erken dönem kayıtları burada tutuluyor olabilir.
Sezgi, korku, aşk, endişe gibi hislerin ve içgüdüsel kararlar bu merkezde alınıyor
Yani mantıkla hareket eden beyin birincisi, etmeyen ikincisi.
Alternatip tıp, pek çok “bilim dışı” kabul edilen öğreti ve disiplin zaten karın bölgesine senelerdir odaklanır
İçinde meditasyon veya nefes kontrolü geçen her vücut ve zihin eğitiminde karna odaklanmanın önemli bir yeri vardır.
Birinci beyin gözlemcidir ve karar verirken gereğinden fazla enerji harcar, ikinci beyinle verilen kararlar ise daha çözümseldir
Bilgelik, farkındalık, ruhsallık, meditasyon, astral seyahat, çakralar, nefes, yoga ve benzeri konular içinde karın bölgesinin çok önemli ve ayrı bir yeri vardır
Astral seyahat çalışmalarında odaklanılan bölge karın bölgesidir. Bedendeki bağ koparılmadan ve bilinen zihin devre dışı bırakılarak yapılan bu seyahatte bizi yöneten, yönlendiren ve koruyan karar merkezi ikinci beyindir.
Solar Pleksus adılı karın boşluğundan tüm vücuda yayılan bir sinir ağı vardır ve bu sinir ağı, omurilikten çok daha fazla sinir hücresine sahiptir
İşte diyaframın böldüğü üst vücuttan gelen enerjiyle alttan gelen enerji bu bölgede birleşir, vücuttaki en önemli çakralardan birisi bu bölgededir
Daha rahimdeyken bile bizleri annemize bağlayan kordon karnımıza gelir
Doğumun ardından da aynı bölgeden vücuda enerji girişi olduğu ve birinci beynin yönetimindeki alışkanlıkların değiştirilmesi halinde bu enerjiyi kullanabilecimiz söylenir.
Bu bölgede enerjisi zayıf olan insanlar cansız ve moralsiz olurken, bölgenin enerjisini canlı tutabilenler cesaretli ve mutludur
Zayıf enerjinin bölgedeki organlar olan mide, bağırsaklar, safra kesesi, karaciğer, pankreas ve diyaframa da yansıyacağına inanılır.
Siz bu ikinci beyin mevzusuna inanır mısınız yoksa inanmaz mısınız bilemiyoruz ancak…
Bundan sonra karnınızda her kelebekler uçtuğunda ya da stresten mideniz ağzınıza geldiğinde belki bu yazıyı hatırlarsınız
🙂