Hande Kader adını duydunuz mu? Belki sosyal medyada karşınıza çıktı ama “trans” kelimesini okur okumaz bakmadan geçtiniz. Ne de olsa trans dediğiniz birey toplumun ahlak kurallarının (!) dışında kalan biri değil mi? Hande Kader 23 yaşında trans bir kadın, Türkiye’de trans bir bireyseniz size vücudunuzu satmaktan başka bir şans tanımıyorlar, Hande de bunlardan biriydi, bir LGBT aktivistiydi, insanca yaşamak için en ön saflarda olanca sesiyle bağıran bir trans bireydi. Hande vahşice katledildi, birden fazla kişinin tecavüzüne uğradı, bedeni yoğun şiddete ve işkenceye maruz kaldı ve yakılarak katledildi… Tanıdık geldi mi? Şiddet, tecavüz, yakılarak katledilme… Evet Hande’nin başına gelenler ile Özgecan Aslan’ın başına gelenler arasında fark yok, Hande’nin trans birey olması dışında.
Peki neden Özgecan’ın katledilmesi haklı olarak ülkede infial yaratırken, Hande Kader’in vahşice katledilmesine kulaklarımızı tıkıyor, gözlerimizi kapıyoruz?
Trans bir birey olması bir insanın yakarak katledilmesi için haklı bir gerekçe mi oluşturuyor? Bu sessizliğin katillere ortak olmaktan farkı ne? İçimizde yaşadığımız öfkeyi neden dışarı vuramıyoruz? Katledilen bir insan, sırf sizin ahlak normlarınıza uymuyor diye neden görmezden geliniyor?
“O saatte orada ne işi varmış?”, “Neden tek başınaymış?”, “Mini etek giymeseymiş”, “Su testisi su yolunda kırılır”…
Gibi iğrençliklerinize “neticede transeksüel yani…” türünden bir cinayeti meşrulaştırma gayreti daha mı ekleyeceksiniz? Trans birey olduğu için öldürülmeyi hak ettiğini düşünen zihniyetinize yazıklar olsun.
Daha 23 yaşındaydı Hande, hayatının baharında, yozlamış yargılarınızın, gözü dönmüşlüğünüzün, küfürlerinizin, her gün ardından duyduğu i.ne laflarının arasında yaşamaya çalışıyordu.
Buna bile tahammül edemediler, 23 yaşında gencecik bir kadının, istediği gibi bir yaşam kurmasına, gülmesine, eğlenmesine, aralarında bulunmasına tahammül edemediler. Ne de olsa o bir trans bireydi, tek bildiği seksti, aklı fikri birileriyle birlikte olmaktaydı, ölmesi, öldürülmesi kaçınılmazdı ve bu kaçınılmaz son vuku buldu. Bu mudur, 23 yaşında bir insanın aramızdan çekip alınmasına vereceğimiz tepki bu mudur, bu mu olmalıdır?
Bakın trans gazeteci Michelle Demisevich ne diyor:
“Yıllardan beri süregelen bir şey. Özellikle de 12 Eylül darbesinden sonra atılan nefret tohumlarının artık yansıması. 12 yaşındaki bir erkek çocuğu sokakta bana arkamdan “Pis i.neeee” diye bağırıyorsa, ben oturup düşünüyorum, bu çocuk neden benden nefret ediyor diye. Çünkü dünyada henüz 12 yıldır var, beş yıl bebek olarak geçti, geriye kaldı 7 yıl. Bu süreçte beni nasıl tanımış olabilir ki, nefret etsin?” Evet, neden nefret ediyoruz? Trans bireylerin bu toplumda neden yaşam hakkı yok, kanunlar önünde sözüm ona eşit olan trans bireyler neden dışlanıyor, görmezden geliniyor, öldürülünce, katledilince toplum bir anda dilsiz oluyor? Var mı bir cevabınız?
2015 onur yürüyüşünde Hande Kader, polis saldırılarını çeken kameralara “Çekiyorsunuz çekiyorsunuz hiçbir yerde yayınlamıyorsunuz, sesimizi kimse duymuyor!” diye haykırmıştı.
Şimdi ne kadar haklı olduğunu gördük. O gün onur yürüyüşünde haykırdıklarını yayınlamayanlar, bugün katledilmesinin ardından derin bir sessizliğe gömülüyor. Bir takım canilerin, sırf erkek zevkleri uğruna 23 yaşında trans bir bireyin katledilmesine gözlerini kapatıyorlar.
Artık yazacak bir şey bulamıyorum maalesef.
23 yaşında, hayatının baharında, gencecik bir insan, sırf daha iyi yaşayabilmek, daha güzel günler görebilmek adına çırpınan biri, cinsel tercihleri yüzünden, farklı olması, tam da karşı çıktığı şeyler sebebiyle yakılarak katledildi. Ne zaman sonu gelecek sorusunun tek bir cevabı var: İnsan olmayı başarabildiğimizde.