Güzelavrat otu, Patlıcangiller (Solanaceae) familyasına ait çok yıllık otsu bir bitkidir. Diğer adı olan “Belladonna” İtalyanca “güzel kadın” anlamına gelir. Özellikle 16. yüzyılda kadınlar, göz bebeklerini büyütmek ve daha alımlı bir bakış oluşturmak için bu bitkinin sularını gözlerine damlatmışlardır. Bitkinin içeriğinde bulunan “atropin” maddesi halüsinojenik etkilere sahiptir. Vücuda yüksek miktarda güzelavrat otu alınması; letarji, koma ve hatta ölümle sonuçlanan klinik tablolara yol açar. Öte yandan güzelavrat otundaki zehirli alkaloitler, tarih boyunca sayısız suikastte kullanılmıştır. Aynı zamanda halüsinojenik etkisi büyücülük alanında kullanılmasına yol açmıştır. Bu bitki tarihte çoğu zaman zehir olarak kullanılmış olsa da günümüzde bilim insanları güzelavrat otundan ilaçlar yapmaktadır. Bitkiden çıkarılan kimyasallar doktor gözetiminde kullanıldığında pek çok hastalığın tedavisinde güvenle kullanılabilir.
Güzelavrat otu, Asya ve Avrupa’nın bazı bölgelerine özgü oldukça zehirli bir bitkidir
Ülkemizde yabani olarak yetişen bu bitki; dilber otu, it üzümü, yidin, şeytan vişnesi, ayı çileği ya da kurt böğürtleni gibi farklı adlarla anılmaktadır. Güzelavrat otu, yenmemesi gereken siyah ve parlak meyvelere sahiptir. Aynı zamanda yaprakları oval ve yeşil/mor renktedir. Güzelavrat otu; atropin, skololamin, belladonnin, hyosiyamin, apoatropin gibi önemli alkoloidler içermektedir. Bu nedenle meyvelerini ya da yapraklarını yemek ölümcül sonuçlar doğurur. Alerjik bünyeye sahip bir kişi güzelavrat otuna temas ettiğinde cildinde kızarıklıklar görülmektedir.
Antik Çağ’dan itibaren insanlar güzelavrat otunu zehir olarak kullandılar
Güzelavrat otu tarih boyunca pek çok kralın, imparatorun ve savaşçının katili oldu. İskoçya Kralı Macbeth, Roma İmparatorları Augustus ve Claudius’un bu bitkiyi zehir olarak kullandığı bilinmektedir. Aynı zamanda ordular, düşmanlarını tamamen etkisiz hale getirebilmek için bu bitkiden hazırladıkları bir karışımı oklarının ucuna sürmüştür. Güzelavrat otunun zehri öyle ünlü ki Shakespeare’in Romeo ve Juliet oyununda dahi geçiyor.
Güzelavrat otu zaman geçtikçe kozmetik ve tıbbi amaçlar için kullanılmaya başladı
Örneğin Orta Çağ Avrupa’sında güzelavrat otu, ameliyatlardan önce antiseptik olarak kullanılmaktaydı. 14. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar süren İtalyan Rönesansı sırasında; kadınlar göz bebeklerini büyütmek için bu bitkiden faydalandı. Güzelavrat otunun ismi de adını bu uygulamaya borçludur. Benzer şekilde Orta Çağ’da yaşayan kadınlar, yanaklarında allık benzeri bir görünüm elde etmek için güzelavrat otunun yapraklarından yapılan bir tonik kullandılar. Bu tonik cilde sürüldüğünde yanakların al al olmasını sağlıyordu. Orta Çağ döneminde al yanaklı kadınlar sağlıklı ve güzel kabul edilmekteydi. Bu nedenle güzelavrat otu kadınlar arasında en fazla kullanılan kozmetik ürünlerinden biri olmuştu. Bitkinin zehirli olduğu bilinse de iki yüzyıl boyunca kadınlar güzellik amacıyla kullanmaya devam etti. Bir süre güzellik amacıyla kullanılan bu ot özellikle Orta Çağ’dan sonra kötü niyetli faaliyetlerde kullanılmaya başladı. İnsanlar, güzelavrat otunu zehir olarak kullanılabileceğini fark etmişti. O tarihten sonra güzelavrat otu; suikastler, intiharlar ve daha pek çok kötü olayın sorumlusu oldu.
Güzelavrat otunun karanlık geçmişine rağmen günümüzde bu bitkinin bileşeninde bulunan kimyasallar tıbbi amaçlarla kullanılmaktadır
Güzelavrat otunun bileşeninde bulunan kimyasallardan en fazla kullanılanı skopolamindir. Bu madde hem mide bulantısı hem de asit reflüsü şikayetlerini azaltmak için kullanılır. Aynı zamanda skopolamin maddesinin, kalp atış hızını kontrol etmek ve kasları gevşetmek için kullanıldığı bilinmektedir. Güzelavrat otunun en çok kullanılan ikinci kimyasal maddesi atropindir. Skopolamine benzer şekilde, atropin kas gevşetici olarak kullanılmaktadır. Öte yandan göz doktorları, muayene esnasında hastanın göz bebeklerini büyütmek için yine bu maddeden faydalanıyor. Aynı zamanda kremler ve bitkisel takviyelerde bu bitkinin siyah parlak meyvelerinden faydalanılıyor.
Tüm bunların dışında; huzursuz bağırsak sendromu, ülser, Parkinson hastalığı ve kulak ağrısı gibi hastalıkların tedavisinde sıkça güzelavrat otunda bulunan kimyasal maddelere başvuruluyor. Güzelavrat otu doktor kontrolünde olsa dahi bazı yan etkilere sahiptir. Bunlar arasında ağız kuruluğu, cilt kuruluğu, kas spazmları, bulanık görme, halüsinasyonlar, idrar yapamama, kasılmalar ve nöbetler bulunmaktadır. Bu bitki aynı zamanda alerji ve depresyon ilaçlarıyla olumsuz etkileşime girer. Etkileşimin yan etkileri arasında hızlı kalp atışı ve cilt döküntüsü bulunmaktadır. Ticari olarak bulunabilir bir bitki olsa da insanların güzelavrat otunu dikkatli ve doktor gözetiminde kullanmaları tavsiye ediliyor. Küçük miktarlarda tüketilmesinin dahi ölümcül olabileceğini unutmamak gerekiyor.
Bu içeriğimiz ilginizi çektiyse Halüsinojenik Etki Elde Etmek İçin Kurbağaları Kullanan Madde Bağımlısı Hayvanlar başlıklı listemize de göz atabilirsiniz!?