Ana sayfa » Sinema » Bollywood’dan Tollywood’a: Dünyanın Dört Bir Yanındaki Film Endüstrilerine Verilen İsimler
Bollywood’dan Tollywood’a: Dünyanın Dört Bir Yanındaki Film Endüstrilerine Verilen İsimler
Sinemanın büyülü dünyası denilince akla ilk olarak kırmızı halılar, parıltılı yıldızlar ve devasa afişlerle Hollywood gelir. Ancak dünya sineması bundan ibaret değil!
Sinema, yalnızca bir sanat formu değil aynı zamanda dev bir endüstri. Yönetmenlerden oyunculara, set işçilerinden senaristlere kadar sayısız insanın emeğini bir araya getiren bu büyülü dünya, farklı ülkelerde kendine özgü isimlerle anılıyor. Hollywood’un yüzyılı aşkın süredir süregelen küresel etkisi, diğer film merkezlerinin de benzer lakaplar benimsemesine yol açtı. Böylece Mumbai’den Lagos’a, Seul’den Nairobi’ye kadar uzanan bir sinema haritası ortaya çıktı. İşte en popüler film endüstrisi lakapları…
Hollywood
Amerikan sinemasının merkezi Hollywood, uzun yıllardır uluslararası trendleri belirleyen, pazarlama gücü ve gişe başarısıyla öncü konumda. İngilizce konuşulan pazarların kolay erişimi ve büyük bütçeli prodüksiyonlar sayesinde dünyanın dört bir yanına ulaşan Hollywood sineması, pek çok ülkenin kendi endüstrisine benzer takma adlar vermesine ilham oldu. Bugün -wood ekini kullanan onlarca sinema endüstrisi var ve her biri yerel kültürünü ve evrensel hikâye anlatımını kendine özgü bir şekilde yansıtıyor.
Bollywood
Mumbai merkezli Bollywood, Hindistan’ın en büyük film endüstrisi. Ülkenin toplam film üretiminin yaklaşık %44’ünü tek başına karşılıyor. Hindistan her yıl 20’den fazla dilde 1.500’den fazla film üretiyor ve bu da onu dünyanın en üretken sinema ülkesi haline getiriyor. Bollywood’un gelirleri de devasa boyutta, gişe hasılatının neredeyse yarısı buradan geliyor. Dangal, Jawan ve Pathaan gibi filmler sadece Hindistan’da değil, küresel çapta da büyük başarı yakaladı. Bollywood’un müzikleri ise başlı başına bir endüstri; film şarkıları ülkenin müzik gelirinin %80’ini oluşturuyor.
Pollywood, Hindistan ve Pakistan’ın Pencapça film endüstrisini ifade ediyor. 1990’larda neredeyse yok denecek kadar az film üreten bu sektör, günümüzde yılda 100’ü aşkın yapımla önemli bir ivme kazandı. Gelirlerinin büyük kısmı diaspora pazarlarından, özellikle Kanada ve İngiltere’den geliyor. Maula Jatt Efsanesi ve Carry On Jatta 3 gibi yapımlar Pollywood’un küresel bilinirliğini artırdı. Pencap sineması yalnızca eğlenceli filmler değil, toplumsal sorunları da ele alarak izleyiciye derinlikli hikâyeler sunuyor.
Lollywood
Pakistan’ın Lahor merkezli sinema endüstrisi Lollywood, 1960’larda altın çağını yaşamış ve yılda 200’den fazla film üretmişti. Ancak siyasi istikrarsızlık, sansür ve korsan yayıncılık sektörün gücünü azalttı. 1990’larda düşüş yaşayan Lollywood, 2010’larla birlikte Waar ve Na Maloom Afraad gibi yapımlarla yeniden ivme kazandı. 2022’de vizyona giren The Legend of Maula Jatt, Pakistan sinema tarihinin en yüksek hasılatını elde ederek bu endüstrinin yeniden doğuşunu simgeledi.
Hindistan’ın Chhattisgarh eyaletine ait Chhollywood, daha küçük çaplı ama kültürel açıdan önemli bir sinema merkezi. İlk çıkışını 1965’te Kahi Debe Sandesh ile yapan bu sektör, uzun bir duraklamadan sonra 2000’lerde yeniden canlandı. Mor Chhainha Bhuinya ve devam filmleriyle bölgesel başarı yakalayan Chhollywood, düşük bütçeli yapımlarına rağmen yerel kültürü ve toplumsal hikâyeleri başarıyla perdeye taşımaya devam ediyor diyebiliriz.
Tollywood
Tollywood biraz kafa karıştırıcı çünkü hem Batı Bengal’in Bengalce sineması hem de Andhra Pradesh ve Telangana’nın Telugu sineması için kullanılıyor. Telugu Tollywood son yıllarda Baahubali serisiyle dünya çapında büyük bir şöhret kazandı. Epik anlatıları, dev bütçeleri ve görsel efektleriyle Bollywood’a ciddi bir alternatif oluşturuyor. Bengal Tollywood ise daha sanatsal ve edebi uyarlamalarıyla biliniyor diyebiliriz.
Chennai merkezli Kollywood, Tamil sinemasının kalbi. Aksiyon ve melodramı harmanlayan filmleriyle yalnızca Hindistan’da değil, Sri Lanka ve Malezya’daki Tamil diasporasında da büyük ilgi görüyor. Kerala merkezli Mollywood ise Malayalam dilinde üretilen filmleriyle daha çok özgün senaryoları ve toplumsal meseleleri ele alışıyla tanınıyor. Her iki endüstri de Bollywood’un gölgesinde kalmadan kendi izleyici kitlesini yaratmayı başarmış durumda.
Nollywood
Nijerya merkezli Nollywood, üretkenliğiyle Bollywood’u bile zorluyor. Yılda binlerce film üreten bu dev sektör, düşük bütçeli ama yoğun emek isteyen yapımlarıyla Afrika kıtasında kültürel bir devrime yol açtı. Aile bağları, aşk, dram ve toplumsal sorunlar üzerine kurulu hikâyeler, yalnızca yerel halkla sınırlı kalmayıp tüm dünyada ilgi görüyor. Günümüzde dijital platformlar sayesinde Nollywood yapımları Netflix gibi servislerde de geniş kitlelere ulaşıyor.
Güney Kore sineması, son 20 yılda küresel bir fenomen haline geldi. Parazit’in Oscar başarısı ve Squid Game gibi yapımların dünya çapında popülerliği, Kore kültürünü evrensel bir marka haline getirmeyi başardı. Hallyuwood olarak anılan bu endüstri ise ticari başarılar ve sanatsal değeriyle dikkat çekiyor. Güçlü anlatım tarzı, cesur toplumsal eleştiriler ve teknik ustalık, Kore sinemasını Asya’nın ötesine taşıdı.
Genel olarak bugün sadece Hindistan ve Pakistan’da değil, Bangladeş’ten Uganda’ya, Kenya’dan Peru’ya kadar pek çok ülkenin kendi wood lakaplı sinema endüstrisi mevcut. Her biri, yerel kültürün ve toplumsal dinamiklerin beyaz perdeye yansıması. Hollywood’un küresel mirası elbette büyük, ancak bu renkli endüstriler sayesinde sinema artık tek bir merkeze değil, dünyanın dört bir yanına ait bir sanat olarak varlığını sürdürüyor.