Doğa, ressamların bile hayran kalacağı bir renk paletine sahip. Sadece gökyüzü ya da çiçekler değil, nehirler ve göller de bu büyüleyici paletin birer parçası. Ancak burada bahsettiğimiz sıradan mavi veya yeşil sular değil; kırmızıdan pembeye, turkuazdan siyaha kadar doğanın yaratıcılığını konuşturduğu sular! Hadi farklı renklerdeki nehirler ve göller ile bu şölene birlikte göz atalım.
1. Cano Cristales Nehri – Kolombiya
“Beş Renkli Nehir” olarak da bilinen Cano Cristales, doğanın akıllara durgunluk veren eserlerinden biri. Farklı renklerdeki nehirler ve göller arasında olan bu nehirde suyun rengini bitkiler belirliyor. Macarenia clavigera adındaki su bitkisi, yaz aylarında parlak kırmızı, sarı ve yeşil renklere bürünerek adeta bir tablo yaratıyor. Bu güzellik öylesine etkileyici ki, nehir sadece belirli zamanlarda ziyaret edilebiliyor. Sanki doğa, “Beni görmek için biraz sabırlı olun” diyor.
2. Hillier Gölü – Avustralya
Hayal edin; karşınızda masmavi okyanus ve onun hemen yanında pamuk şeker gibi pembe bir göl. Avustralya’daki Hillier Gölü, renkleriyle ziyaretçilerini büyülüyor. Bilim insanları gölün bu eşsiz rengini Dunaliella salina adındaki mikroalglerden kaynaklandığını düşünüyor. Bir diğer teori ise “Doğa şaka yapmak istedi” olabilir! En ilginci, bu gölde yüzmek tamamen güvenli ama bu güzelliği uzaktan izlemek bile yeterince keyifli.
İlginizi çekebilir:
Görenlerde Hayranlık Uyandıran Dünyanın En Etkileyici 9 Doğa Olayı
3. Laguna Colorada – Bolivya
Bolivya’nın Altiplano bölgesinde bulunan Laguna Colorada, sanki güneşin altın ışıkları suya karışmış gibi görünüyor. Kırmızımsı rengi, suyun içerisindeki planktonlar ve minerallerden geliyor. Burada yaşayan flamingolar da bu eşsiz renge katkı sağlıyor. Yani, bu göl sadece doğanın bir tablosu değil; aynı zamanda bir dans pisti!
4. Moraine Gölü – Kanada
Kanada’nın Alberta bölgesindeki Moraine Gölü, turkuaz rengiyle hayranlık uyandırıyor. Bu benzersiz rengin sebebi ise gölün içerdiği buzullardan gelen kaya unları. Bu unlar, güneş ışığını yansıtarak gölün rengini adeta photoshoplamış gibi gösteriyor. Çevresindeki dağlar ve yemyeşil ormanlarla birleşince, Moraine Gölü tam bir cennet köşesi oluyor.
İlginizi çekebilir:
Arkeologların Gerçekten Var Olabileceğini Düşündüğü 9 Efsanevi Yer
5. Blackwater Nehri – ABD
Eğer siyah bir nehri hayal etmek zorsa, sizi ABD’nin Blackwater Nehri’ne davet edelim. Adı ürkütücü gelse de bu nehir tamamen doğal. Su, çevresindeki çürüyen bitkilerden gelen tanenlerle siyaha bürünüyor. Ama korkmayın, yüzmek tamamen güvenli. Yani, bu nehir hem gizemli hem de samimi!
6. Emerald Gölü – Yeni Zelanda
Yeni Zelanda’nın Tongariro Ulusal Parkı’ndaki Emerald Gölü, ismiyle müsemma bir zümrüt taşı gibi parlıyor. Gölün yeşil rengi, içindeki çözünmüş minerallerden kaynaklanıyor. Ancak bu güzelliğin küçük bir bedeli var: gölün etrafında hafif bir kükürt kokusu alabilirsiniz.
7. Jiuzhaigou Gölleri – Çin
Çin’in Jiuzhaigou Vadisi, adeta gökkuşağını yere indirmiş gibi. Bu bölgedeki göller, maviden yeşile, bazen sarıya kadar farklı renklerde görünüyor. Bunun nedeni, göl tabanındaki kireçtaşı ve minerallerin ışığı farklı şekilde yansıtması. Hangi açıdan bakarsanız bakın, her seferinde farklı bir renk oyunuyla karşılaşıyorsunuz.
İlginizi çekebilir:
Karlı Sahra Çölünden Su Altı Göllerine: Bu Dünyaya Ait Değilmiş Gibi Görünen 6 Büyüleyici Manzara
8. Skaftafell Plajı – İzlanda
Buz ve volkanların ülkesinde, sahiller bile sıradan olmaktan çok uzak. İzlanda’daki Skaftafell Plajı, siyah kumlarıyla ve tonu sarıya karışan nehri ile dikkat çekiyor. Bu plajın benzersiz rengi, volkanik kül ve lavların zamanla aşınarak ince taneli siyah bir kum haline gelmesinden kaynaklanıyor. Siyah kumların üzerinde yansıyan buzullar ve masmavi gökyüzü, adeta başka bir gezegendeymişsiniz hissi yaratıyor. Doğanın zıtlıkları bir araya geldiğinde bu kadar etkileyici bir manzara ortaya çıkabiliyor!
9. Yellowstone Milli Parkı Kaplıcaları – ABD
Yellowstone Milli Parkı’nın ünlü kaplıcaları, adeta bir ressamın fırça darbelerinden çıkmış gibi. Parkın en dikkat çekici noktalarından biri olan Grand Prismatic Spring, yeşil, sarı ve turuncu renkleriyle göz kamaştırıyor. Bu renklerin kaynağı ise sıcak sularda yaşayan termofilik bakteriler. Her renk farklı bir sıcaklık seviyesini temsil ediyor. Burada sadece gözlerinizi değil, hayal gücünüzü de doyurabilirsiniz!
10. Natron Gölü – Tanzanya
Natron Gölü, Tanzanya’nın kuzeyinde bulunan ve sıra dışı kırmızı-turuncu renkleriyle ziyaretçilerini büyüleyen bir doğa harikası. Gölün rengi, yüksek tuz konsantrasyonu ve suyun buharlaşması sırasında oluşan tuz birikintilerindeki mikroorganizmaların pigmentlerinden kaynaklanıyor. Ancak dikkat! Bu göl o kadar tuzlu ki, buraya giren canlılar adeta bir heykel gibi fosilleşebiliyor. Bu sıra dışı güzellik, biraz ürkütücü ama bir o kadar da büyüleyici.
Renklerin bu denli çeşitli ve etkileyici olması, doğanın ne kadar yaratıcı ve sınırsız olduğunu gösteriyor. Her biri kendi hikayesini anlatan bu nehirler ve göller, sadece birer doğa harikası değil; aynı zamanda insanlara ilham kaynağı. Eğer bir gün yola çıkıp farklı renklerdeki nehirler ve göller ile tüm bu güzellikleri keşfetmek isterseniz, unutmayın ki doğa her köşesinde farklı bir sürpriz saklıyor.
Kaynak 1