19 Mayıs, şüphesiz ki ülkemizin kuruluşunda kilit rol oynuyor. Atatürk’ün imkansızlıklar içinde ve tüm engellere rağmen Samsun’a ayak bastığı gün, Milli Mücadele’nin başlamasında kritik bir öneme sahip. Ulu Önder’imiz, “Benim doğduğum gün” dediği 19 Mayıs’ı, gençliğe armağan ederek; bu tarihi günün ölümsüzleşmesini ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamıştır. Peki 19 Mayıs nasıl bayram oldu?
➡️Şu yazımızı da okuyabilirsiniz: 19 Mayıs 1919’da Başlayan Milli Mücadele Günlerinden Anılar ve Mustafa Kemal Atatürk
19 Mayıs 1919, hepimizin bildiği üzere Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Milli Mücadele’yi başlatmak üzere attığı ilk adımı işaret ediyor. Atatürk, bu tarihte Bandırma Vapuru ile Samsun’a çıkarak ülkemiz için tarihin seyrini değiştirdi
İtilaf devletleri, memleketimizin dört bir yanını işgal ettiği sırada kimsenin aklında Türkiye Cumhuriyeti kurma hayali yoktu. Tek bir kişi dışında: Mustafa Kemal Atatürk!
Hatta o dönem Anadolu’da birlik ve beraberlik anlayışı gelişmemişti. Herkes kendi yaşadığı bölgeyi kurtarmayı hedefliyordu. Ancak Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a giderek; halkı uyandırmak ve milli mücadeleyi harekete geçirmek için ilk adımları atmıştı.
Onun vatan sevgisi, birleştirici gücü ve eşsiz liderliği, daha önce sadece kendi bölgesini kurtarmak isteyen grupları, zamanla Milli Mücadele için savaşır hale getirdi✨
O dönem, devasa bir yoksulluk içinde savaşlar yapıldı. Savaşlarda kadınlar, erkekler, yaşlılar hatta küçük çocuklar bile cephede amansız bir mücadele verdi. Ve Atatürk’ün önderliğinde verilen bu büyük kurtuluş mücadelesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması ile sonuçlandı.
Savaşlar bittikten ve cumhuriyet rejimi ülkemize geldikten sonra 1926 yılında; Gençlik ve Spor Bayramı, ilk kez “Gazi Günü” ismiyle kutlandı
19 Mayıs’ın özel bir gün olarak kutlanmasında Samsun halkının büyük rolü oldu. Atatürk’ün Eylül 1924’te şehirlerine gelmesinden büyük coşku duyan Samsun halkı, 19 Mayıs’ı “Gazi Günü” olarak kutlamak istedi
Peki neden 1925 değil de 1926’da kutlandı? Bir iddiaya göre, 1925 yılında içeride ve dışarıda devletin karşılaştığı sorunlar kutlamalara engel olmuştu.
O dönemde 19 Mayıs, sadece Samsun’da kutlanan bir gündü. Ayrıca Samsun’daki bazı yerel gazeteler ise bu günü, Atatürk’ün doğum günü olarak ilan ediyordu
19 Mayıs 1927’de Atatürk hem kutlamalar hem de Gazi Heykeli’nin temel atma töreni için Samsun’a gitti. Bu özel gün, 3 ayrı tören ile sabahtan akşama kadar coşkuyla kutlandı
Tören o gün içerisinde saat sabah 10.30’da Gazi Parkı’nda Reji fabrikasının düdüğünün işaretiyle başladı. Daha sonra bando, İstiklal Marşı’mızı çaldı. Diğer kuruluşlar ve fabrikalar da törene düdükleriyle katıldılar. İstiklal Marşı okunduktan sonra belediye ve vilayet adına konuşmalar yapıldı. Daha sonra Samsun halkının Gazi Parkı’na dikilmesini istediği Gazi Heykeli’nin temel atma töreni gerçekleşti.
Törenin ikinci aşamasında ise, Gazievi’nin önünde Türk Ocağı adına konuşma yapıldı. Böylece gündüz etkinlikleri sona erdi. Akşam ise okullar, cemiyetler, askerler farklı noktalarda üç fener alayı düzenledi. Ayrıca belediyede Cumhuriyet Halk Fırkası, bir şükran balosu gerçekleştirdi.
Öte yandan bu törenlerde İş Bankası’nın Samsun şubesi de açıldı.
O zamanlar sadece dört bayramımız vardı: 23 Nisan Bayramı, Hakimiyet Bayramı (saltanatın kalkmasına ithafen), Cumhuriyet Bayramı ve Zafer Bayramı. 19 Mayıs ise beşinci bayram olarak aralarına katıldı ancak resmiyet kazanması zaman aldı
Daha sonra 24 Kasım 1934’te Ulu Önderimiz, “Atatürk” soyadını alınca 19 Mayıs da “Atatürk Günü” ismini aldı. Ve 1935’ten itibaren “Atatürk Günü” ismiyle kutlandı
Bu kutlamalarda ise, öncekilerden farklı olarak Atatürk Günü ön plandaydı. Örneğin 1936’daki törenlerde Atatürk’ün büstü yerine portresi kullanıldı. Yine bu sene törenler, 19 Mayıs gününü çağrıştıracak şekilde hipodromda tertip oldu.
1937 yılında ise törenlerde büyük oranda değişiklik oldu. Milli Eğitim Bakanlığı okullara yazı göndererek bu özel günde “İdman Bayramı” olarak spor etkinlikleri yapılmasını sağladı
Böylece ilk İdman Bayramı, 10 Mayıs 1928’de kutlandı. Spor etkinlikleri, Türkiye’de daha önce de ilkbahar aylarında bir bayram havasında yapılırdı ancak Milli Mücadele döneminde ne yazık ki unutulmaya başlamıştı. Dolayısıyla İdman Bayramı, yeniden o coşkunun ortaya çıkmasına vesile oldu.
Dolayısıyla 1937 yılından itibaren 19 Mayıs gösterileri gündüz ve gece yapılmak suretiyle, üç aşamadan oluştu;
Önce sabah Samsun’da her zamanki program yapılırdı. Öğleden sonra yani ikinci aşamada ise spor etkinlikleri yapılırdı. Saat 14’te öğrenciler Cumhuriyet Meydanı’na gider, bando ile stadyuma yürürdü.15’te vali, maarif müdürü, belediye başkanı, garnizon komutanı, halkevi başkanı, beden terbiyesi asbaşkanı tarafından öğrenciler ve sporcular teftiş edilirdi.
Teftiş bitince İstiklal Marşı okunur, Türk Bayrağı göndere çekilirdi. Daha sonra günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalar yapılır, öğrencilerin geçit töreni düzenlenirdi. Ardından Milli Eğitim Bakanlığının yönergesi ışığında jimnastik gösterileri ve futbol müsabakaları yapılırdı. Öğrenciler ile sporcular stadyumdan çıkar ve Onuncu Yıl ile Sporcular Marşlarını söyleyerek Cumhuriyet Meydanı’na giderlerdi.
1938’deki törende ise Atatürk’ün isteği üzerine 19 Mayıs, gençlere armağan edildi. Törenin yapıldığı Ankara Stadyumu’nun ismi ise 19 Mayıs Stadyumu olarak değişti. Böylece 19 Mayıs, ikinci ve son kez İdman Bayramı olarak kutlandı
19 Mayıs’ın gençlere armağan mal edilmesi için her yıl yapılması fikrini Atatürk’e Beşiktaş’ın kurucu üyesi Ahmet Fetgeri Aşeni teklif etmişti. Atatürk de bu öneriyi kabul etti. Ancak 1938’deki törende Atatürk, hasta olduğu için müjdeyi kendisi veremedi. Bu yüzden açıklamayı, onun yerine İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, törende halk ile paylaştı.
19 Mayıs’ı günümüzde bir bayram olarak kutluyor olmamızda Samsun halkının yanı sıra Atatürk’ün özel ilgisi de etkili oldu. Ulu Önder’imiz bu günün özel olarak kutlanması için ısrarcı olmuştu. Hatta hastayken bile gösterilerde gençleri izlemeye gitmişti
Sonuç olarak 19 Mayıs’ın Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanması, 4 Temmuz 1938’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş oldu
Dolayısıyla 19 Mayıs’ın resmi bir bayram olarak kutlanması, ilk kez 1939 yılında oldu. Fakat ne yazık ki, Atatürk 10 Kasım 1938’de ebediyete intikal ettiği için o günleri göremedi
Bu milli bayramımız 12 Eylül’den sonra “Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” ismini aldı
19 Mayıs, uzun yıllardır bu toprakların her tarafında büyük bir coşku ile kutlanıyor. Törenlerde Atatürk’ün kabrinin ziyaretinin yanı sıra, okullarda gösteriler de yapılıyor. Eskiden stadyumlarda da gösteriler yapılıyordu ancak bu uygulama ne yazık ki sonradan kaldırıldı
Bu törenlerde üzerinde “Gençlikten Atatürk Sevgisiyle Cumhurbaşkanına” yazan, “Sevgi Bayrağı” ismini taşıyan büyük bir bayrak, Kurtuluş Yolu’ndaki Tütün İskelesi’nden karaya çıkarılıp Samsun valisine verilir. Ardından bayrağı Cumhurbaşkanına teslim etmesi için atletler devralır. Samsun’dan yola çıkılır ve Amasya, Tokat, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir ve Kırıkkale’den sonra Ankara’daki törende Cumhurbaşkanına takdim edilir.
Uzun bir geçmişe sahip olan ve bağımsızlık mücadelemizin sembollerinden biri olan 19 Mayıs kutlamaları, maalesef 2012 yılında “Mayıs ayında havanın soğuk olacağı ve bu yüzden vatandaşlara yük olacağı” gerekçesiyle stadyumlarda yapılmamak üzere askıya alındı
Milli Eğitim Bakanlığının yayımladığı genelgeye göre, tören Ankara Stadyumu dışında bir stadyumda yapılamayacaktı. Ancak öğrenciler, törenlerini okullarında kutlayabilecekti. Dolayısıyla bu karar, büyük bir tepki ile karşılaşmıştı.