İstanbul Üniversitesi, aralarında İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da bulunduğu 28 kişinin diplomasını iptal etti. Karar, hem siyaset sahnesinde hem de hukuk çevrelerinde büyük yankı uyandırdı. İmamoğlu ve destekçileri, kararın siyasi olduğunu öne sürerken, üniversite yönetimi işlemin tamamen hukuki gerekçelerle yapıldığını savundu. İstanbul Üniversitesi, kararına ilişkin yaptığı açıklamada doğrudan Ekrem İmamoğlu’nun ismini vermedi. Ancak 1990 yılında İşletme Fakültesi İngilizce programına usulsüz yatay geçiş yapan 28 kişinin diplomalarının “yokluk” ve “açık hata” gerekçesiyle iptal edildiğini duyurdu. Üniversite yönetimi, iptal edilen diplomalara ilişkin tüm bilgi ve belgelerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile paylaşıldığını açıkladı. Kimse henüz ne olduğunu anlamamışken bu sabah Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu 100’den fazla kişi hakkında çeşitli suçlamalarla gözaltı kararı alındı. Gözaltı işlemlerinin, İBB’ye yönelik yürütülen “Kent Uzlaşısı” ve “CHP’de Para Sayma Görüntüleri” başlıklı yolsuzluk iddialarıyla bağlantılı olduğu belirtildi. Sosyal medya kullanıcıları ise bu olanlara tepkisiz kalmadı. İşte detaylar.
İstanbul Üniversitesi, dün (18 Mart 2025) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasını iptal etti
İstanbul Üniversitesi, 1990 yılında İşletme Fakültesi İngilizce programına “usulsüz yatay geçiş” yaptığı tespit edilen 28 kişinin diplomasının iptal edildiğini açıkladı. Bu 28 kişi arasında İmamoğlu dışında profesörler ve iş insanları da bulunuyor.
Kararın ardından bir video paylaşan Ekrem İmamoğlu, durumu “hukuksuzluk” olarak nitelendirdi. İmamoğlu, kararın yalnızca kendisini değil, tüm Türkiye’yi ilgilendirdiğini belirterek, “Bugün benim diplomamın iptali umurumda değil, artık herkesin kazanılmış tüm hakları tehlike altındadır.” dedi.
İmamoğlu ve avukatları, iptal kararının hukuksuz olduğunu savunarak yargı yoluna başvuracaklarını açıkladı
İBB Başkanı’nın itiraz edebileceği hukuk yolları şunlar:
İlk olarak İdare Mahkemesi’ne dava açılabilir. Mahkeme aleyhte karar verirse, Bölge İdare Mahkemesi’ne (istinaf) başvurulabilir. Süreç Danıştay’a taşınabilir. Tüm iç hukuk yolları tüketildikten sonra, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yapılabilir.
İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, daha önce BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada “Gerekirse AİHM’ye kadar gideceğiz” diyerek hukuki mücadelenin uzun süreceğini vurgulamıştı.
Diploma iptalinden saatler sonra (19 Mart 2025) İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Ekrem İmamoğlu ve 100’den fazla kişi hakkında gözaltına kararı alındığını açıkladı
Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, soruşturmanın Terör Suçları Soruşturma Bürosu ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından ayrı ayrı yürütüldüğü ifade edilirken, İmamoğlu’nun “suç örgütü lideri şüpheli” olarak değerlendirildiği vurgulandı. Aynı dosyada, İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun, Tuncay Yılmaz, Fatih Keleş ve Ertan Yıldız ise “örgüt yöneticisi şüpheliler” olarak yer aldı.
Soruşturmanın kapsamı ve gözaltı süreci
Savcılık tarafından yapılan açıklamada, soruşturma kapsamında toplam 100 kişinin, suç örgütü kurma ve yönetme, irtikap, rüşvet, nitelikli dolandırıcılık, ihaleye fesat karıştırma ve kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirme gibi suçlarla itham edildiği belirtildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne verilen talimat doğrultusunda gözaltı işlemlerinin eş zamanlı olarak gerçekleştirildiği öğrenildi.
Ayrıca, İmamoğlu ile birlikte İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan, Reform Enstitüsü Başkanı Mehmet Ali Çalışkan ve Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Ebru Özdemir’in de gözaltına alınmasına karar verildi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun sabah saatlerinde polis ekipleri tarafından evinden alınarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğü bildirildi. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “An itibarıyla Ekrem İmamoğlu’nun konutuna 20 araç dolusu kolluk kuvveti gelmiş durumda” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu’ndan ilk açıklama geldi
Sabah saatlerinde sosyal medya platformu X üzerinden bir video paylaşan İmamoğlu, evinin önünde yüzlerce polisin bulunduğunu belirterek, yaşananları “hukuksuzluk” olarak nitelendirdi.
İmamoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Üzülerek söylüyorum. Milletimizin iradesini gasp etmeye çalışan bir avuç akıl, sevgili polislerimizi kötülüğe alet ederek 16 milyon İstanbullunun kapısına yüzlerce polis yığmıştır. Büyük bir zorbalıkla karşı karşıyayız ama yılmayacağız. Ben kendimi milletime emanet ediyorum. Dimdik ayakta duracağımı herkes bilsin.”
CHP ve muhalefetten sert tepkiler
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gözaltılara sert tepki göstererek, yaşananları “bir darbe girişimi” olarak değerlendirdi. Özel, X hesabından yaptığı paylaşımda, “Milletin yerine karar vermek, halkın iradesinin yerine geçmek ya da ona engel olmak için güç kullanmak darbedir” dedi.
Daha sonra Halk TV canlı yayınına bağlanan Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik eleştirilerde bulunarak, “Bugün yapılan darbenin neresindesin? AKP ve MHP’ye soruyorum; ‘Siz bu darbenin neresindesiniz?’ Pazar günü kurulacak sandığa darbe yapıyorsunuz. Yazıklar olsun size” ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek ise, gözaltılara rağmen 24 Mart Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanı aday belirleme ön seçimlerinin devam edeceğini açıkladı.
Muhalefet partilerinden de gözaltılara sert tepkiler geldi. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncay Bakırhan, süreci “demokrasiye ve halk iradesine yönelik bir saldırı” olarak nitelendirirken, Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, yaşananları “halk iradesine darbe” olarak değerlendirdi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da tepkisini dile getirerek, “Seçilmiş bir belediye başkanına yönelik bu girişimler asla kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Olaylara sosyal medya kullanıcıları da sessiz kalmadı 👇
1.
Diploması iptal edilenler arasında profesör de varmış. Türkiye maceralar ülkesi. Güne profesör olarak başlayıp lise mezunu olarak bitirebiliyorsun.
Adam açık açık diyor ki ben ölmeden gitmeyeceğim. Ben seçim kaybetmeyeceğim. Sonuç ne olursa olsun. Buranın ağası da paşası da benim. Ben ne istersem o olur. Ansızın şafak operasyonuyla iş bitiriyor. 2023 son şanstı ve tren kaçtı.
"Diploma uygundur" diyerek istifa eden dekan Prof. Ahmet Kamil Köse'ye saygılar. Biz onun adını unutmayalım yeter. Ötekilerin adını zaten tarih utanarak yazacak.
Bu kararla…. Ülkede artık diploma, tapu, ev, arsa, araba, hisse senedi, banka mevduatı hatta evlilik cüzdanınız bile sizin için bir garanti değil… Adalet mülkün temelidir!
Kendine muhalif diyen herkesin topyekün bu rezil karara karşı ses çıkarması ve tek yürek olması şart. İmamoğlu’nu sevip sevmeme meselesi değil bu. 35 yıl önce alınmış diplomayı sırf diploma sahibinin iktidarı sandıkta yenme ihtimali var diye iptal etmek ülke demokrasisinin…
İstanbul Sözleşmesinden bir gecede kararnameyle çıkıldığında, bunun üzerine bir hukuk garabeti görmeyiz sanıyordum. 30 küsur sene önce alınmış kapı gibi bir diploma tek bi fermanla iptal edildi. Her kurum ellerinde oyuncak, düğmesine basınca istediklerini duyuyorlar.
İmamoğlu'nun diplomasının iptali sadece basit bir 'rakibini saf dışı bırakma' eylemi değil. Açık bir şekilde şu demek 'ben istediğim zaman senin tapunu, pasaportunu, hukuki ve şahsi tüm belgelerini iptal edebilirim' Bu açıkça bir hukuk darbesidir
İstanbul üniversitesinde bölüm başkanlığı yapmış akademisyen kimliğimle üniversitem adına utanç ve acı https://t.co/lp251ZNgYzınan hukuk dışı karar,tıpkı Nazi Almanyası’nda olduğu gibi bilimin faşizme teslim olması , onun uşaklığını kabul etmesidir.
özdağ tutuklandığında dalga geçip gülüp eğlenenler nasıl yanlış yaptıysa, ekrem imamoğlu'nun diploması iptal edildiğinde yine bunu mizaha vuranlar hukukun yok edilmesine yardımcı oluyor. ''ekrem olmazsa mansur olur'' düşüncesiyse anlamsız. imamoğlu'na bunu yapan, her şeyi yapar.
16 milyon insanın seçtiği ve milyonların Cumhurbaşkanı adayını örgüt lideri diye gözaltına almak, metro istasyonlarını ve yolları kapatmak, interneti kapatmak, basın açıklaması ve gösteri yasağı getirmek. Bunun tek açıklaması var. Hepimize geçmiş olsun.
Sokakta kimsenin olan bitenden haberi bile yok. Taksim neden kapalı diye soruyorlar şöföre 18 Mart kutlamaları için diyor. Bilgiye erişim hak getire memlekette.
2014'te Venezuela krizi patlak verdiğinde, muhalefet lideri Leopoldo López ve yüzlerce kişi iktidar yargısının kararıyla hapse atıldı. O günden beri, Venezuela dünyanın en sefil ekonomisi…