Konuk yazarımız Kerem Güneş listeledi, haberiniz olsun.
Canlı performanslarda her şey olabilir: Teller kopabilir, solist sözleri unutabilir, amfi patlayabilir, gitar parçalanabilir, insanlar ölebilir…
Bir uçağa binmek gibi, bindiğiniz an kontrol elinizden gidiyor ve ufak bir olasılık da olsa korkunç şeylerin olabileceğini kabulleniyoruz. Ama bazen de bulutların arasında nefesimizi kesen bir manzaranın içinde bulabiliyoruz kendimizi, güneş kanatlarda parlıyor ve dünyanın büyük bir kısmı yer çekiminin etkisiyle o ana tanık olmaktan mahrum.
İyi bir canlı performans izlemek zamanı unutmak, ve bir anlığına ölümsüz olmak. Sizler için ilk aklımıza gelenlerden efsane canlı performanslar listesi derledik. Tadını çıkartın.
The Shins – Port Of Morrow
Bu şarkıyı yeni keşfettik ve ona aşık olduk. Aşkımız sönmeden başka insanlar da dinlesin istedik. Rüya gibi bir şarkı, sözlerini tam anlayamasak da tanık olduktan sonra içinizde bir şey değişmiş oluyor. Solistleri James Mercer de platonik hisler beslediğimiz erkeklerden. Üstelik kadroları değişmiş ve çok havalı bir kadın gitaristleri olmuş.
Aloe Blacc – I Need A Dollar
Kim bilir bu konser için ne kadar çok prova yaptılar. Her saniyesine değmiş ama. Sonunda o kadar uzun alkışlanmak ne kadar güzel bir histir. Sonunda seyircilerin biri bir dolar verdiğinde hep çok gülüyoruz.
Jacques Brel – Dans le Port d Amsterdam
http://youtu.be/n2kkr0e_dTQ
Dünyaya Brel’den daha karizmatik bir şarkıcı gelmedi, ne önce, ne de sonra.
Timur Selçuk – İspanyol Meyhanesi
http://youtu.be/1ueK_QCPhSQ
Timur Selçuk bizim için uzun yıllar babasının gölgesinde kalmış hafif çatlak ama iyi niyetli bir müzisyendi. Oysa şimdi bir deha olduğunu biliyoruz, onu keşfetmek (o jenerasyona ait başka müzisyenlerle beraber) dünyanın biraz daha renkli olmasını sağlıyor. Çok da tatlı bir adama benziyor gerçek hayatta.
Gogol Bordello – Sun Is On My Side
Bir kemanın bir gitar gibi çalınabileceğini bu şarkıda öğrendi pek çoğumuz. Hem hüzünlü hem de mutlu olan şarkılardan.
Bill Withers – Ain’t No Sunshine
http://youtu.be/tIdIqbv7SPo
Böyle bir bateristimiz olsun istiyoruz. (Bu performansı izlerken oynanabilecek bir oyun: Bill Withers’la aynı sayıda “I Know” demeye çalışmak.)
The Rolling Stones – Far Away Eyes
Sympathy For The Devil’ı ya da Gimme Shelter’ı ya da Wild Horses’ı ya da Miss You’yu daha çok sevsek de, bunu izlerken ruhumuz gıdıklanıyor.
Goran Bregovic – Ederlezi
Sahnede Goran Bregoviç kadar mutlu gözüken insan az gördük.
Broken Bells – Holding on for Life
Bu grubu da çok seviyoruz, The Shins’in solisti (yukarıya bakın) ve Danger Mouse’un ortak çalışması. Bir araya gelip güzel şeyler içmelerinden sonra ortaya çıkan projeleri.
John Legend – NPR Music Tiny Desk Concert
NPR (Pürtelaş 3+1‘den iyi olmasın) çok mütevazi ve kaliteli işler yapan bir radyo kanalı, All Things Considered diye de bir serisi var, bakabilirsiniz. John Legend’ı hep biraz sönük bulurduk, ta ki bunu izleyene kadar.
Stromae – Formidable
Brel’den sonra en sevdiğimiz ikinci Belçikalı. Şu sıralar popüler olan en çığır açıcı müzisyen.
Pink Floyd – Comfortably Numb
Her şey metronom mu canım diyerek kulaklığı söküp atan davulcu abimiz bize gerçek müziğin çok daha fazlası olduğunu hatırlıyor. 2:10’a dikkat. Efsanelerle birlikte bu listeye son veriyoruz ancak derseniz ki şu performansı da görmeden ölmeyin, çekinmeden yorum yazın.