Ece Ayhan şiiri, edebiyat dünyasında çalınan en güzel marşlar arasında yer alır. Sesi, dizeleri, heceleri ve kendine has duruşuyla pek çok duyguyla bütünleşir, çoğalır. Bu yüzdendir ki ne zaman bir Ece Ayhan şiiri kendini hatırlatsa, işte o zaman yeni şiirler yazılır okuyanın içinde. Ve çokça susulur.
Şair, yaşadığı dönemde oldukça önemli eserlere imza attığı gibi kurduğu insan ilişkileriyle de yaşamını güzelleştiriyordu. Her ne kadar huysuz bir insan olduğu da söylense, aksine; onun içinde sevgiden başka hiçbir şey yoktu. Bunu anlamak zor değil. Zira şiirleri hala aynı şeyi sayıklıyor; sevgiyi…
Ece Ayhan’ın kendisi gibi şair olan Bülent Ecevit‘le ilgili anısını, Ayhan Bozkurt‘un hatıralarından sizler için derledik…
Usta şair Ece Ayhan ayaklarındaki bir hastalıktan dolayı hastanede tedavi altına alınıyor. Yanında refakatçi olarak yakın dostu Ayhan Bozkurt var…
Hastalığından dolayı yürümekte güçlük çeken şair, zaman zaman arkadaşına çıkışıyor, “Yeter artık uyuduğun, ben acı çekiyorum, sen uyuyorsun”
Ece Ayhan hemşirelerden hoşlanmıyor, hemşireler de Ece Ayhan’dan… Ve işin en hüzünlü tarafı ise kimsenin Ece Ayhan’ı tanımıyor olması…
Doktorlar kim olduğunu, ne iş yaptığını soruyorlar. Büyük bir şair olduğu cevabını aldıkları zaman ise pek fazla umursamıyorlar.
Elbette bu durum Ece Ayhan’ı ilgilendirmiyor. Paraları yok ve 15 gündür hastanedeler…
Ece Ayhan ağrılarının azaldığı zamanlarda şiirden ve anılarından bahsediyor. Sıra yurtdışı anılarına geldiğinde Can Yücel ve Bülent Ecevit’le birlikte beyaz paçalı donlarla tenis oynadıklarını, herkesin onlara güldüğünü söylüyor keyifli bir şekilde…
Bu anının ardından Bülent Ecevit’e ulaşmasını istiyor yakın arkadaşından. Ve telefon trafiği başlıyor, notlar bırakılıyor…
Üç gün sonra telefon geliyor. Görevli kadın arayanın başbakanlıktan olduğunu söylüyor kekeleyerek…
Telefona Ece Ayhan çıkıyor. Başlıyor eski dostuyla sohbet etmeye. İyileşeceğine inandığını söylüyor, bir de Çanakkale’ye döneceğini. O konuşmanın ardından özel odaya geçiyorlar. Her şey daha temiz ve ilgi eskisinden de iyi. Şaşırıyorlar.
Bu görüşmeden bir süre sonra hastaneden ayrılıyorlar. Ve öğrendiklerinde şaşırdıkları bir şeyle daha karşılaşıyorlar. Bütün hastane masrafları Bülent Ecevit tarafından ödenmiş…
Kaynak: 1