Hayatını olduğu yerde bırakıp dünyayı gezmek üzere yola çıkan insanların hikayesi hepimizi çok etkiliyor. Çünkü aslında hepimizin yapmak istediği şey bu. Örneğin, şimdi size bahsedeceğimiz, 6 kilişik Zapp ailesi, tam 16 yıldır dünyayı geziyor; üstelik altlarında 1928 model bir arabayla. Onlardan haberdar olmamızın sebebiyse, yolculuklarının şimdiki durağının Türkiye olması. 🙂 İşte bu tatlı çiftin, belki de ihtiyacınız olan cesareti size verecek olan anlamlı hikayesi.
Herman ve Candelaria, çocukluktan beri arkadaşlar ve 1996 yılında evleniyorlar
Tanıştıklarında Herman 10, Candaleria ise 8 yaşındaymış. Candaleria 14 yaşındayken sevgili olmuşlar ve sürekli birlikte hayaller kurup gezginlerin kitaplarını okuyorlarmış.
Çift, evlilikle birlikte dünyayı gezmeye başlıyor
Küçüklüklerinden beri dünyayı gezmeyi hayal eden çift, Ocak 2000’de, yaşadıkları yer olan Arjantin’den ayrılmış. Üstelik yolculuğa, sadece sırt çantalarıyla; 6 ay diye başlamışlar. Niyetleri Alaska’ya gitmekmiş ama “Dayanamadık” diyorlar. 🙂 Zaten Alaska’ya varmaları da tam 4 yıl sürmüş. İlk çocukları olan Pampa, bu yolculuk sırasında gelmiş dünyaya.
Ve 6 ay diye çıktıkları yolculuk, tam 16 yıl sürüyor: “Bu kadar çok gezmemize sebep, tamamen tanıştığımız insanlardı”
Onlar “Bu yolculuğu planlarken gezeceğimiz yerlerden çok, tanıştığımız insanları seveceğimizi bilmiyorduk.” diyerek açıklıyorlar yolculuklarının bu kadar uzun sürmesinin nedenini. Yolculukları boyunca 1500’den fazla evde kalmışlar ve çok fazla insan tanımışlar.
Herman: “Hayallere destek olmak isteyen çok insan var; tek yapmanız gereken yardım istemek.”
“Zengin değiliz ama arkadaş zenginiyiz, hatıra zenginiyiz”
Yolculuk sırasında, planladıklarından çok daha önce bitmiş paraları. Ama onlar vazgeçmemişler ve gezerken para kazanmanın bir yolunu bulmuşlar. Candelaria resim çizmiş, Herman bu resimleri çerçevelemiş. Umduklarından daha iyi geri dönüş almışlar ve bir şekilde hayatlarını sürdürecek parayı kazanır hale gelmişler.
“İnsan hayatın peşine düşmeye karar verirse, inanılmaz bir şekilde hayat da insana geliyor. Ama insan maddiyatın peşine düşerse, hayat insana gelmiyor.”
Bu tatlı çift, 2 kişi olarak başladıkları yolculuğu, şimdi 6 kişi olarak tamamlıyor
İnsanlar tek çocukla bile gezmenin zor olacağını düşünürken, onlar, yolculukları boyunca 4 tane çocuk getirmişler dünyaya. Ve çocuklarıyla birlikte gezmenin harika bir deneyim olduğunu söylüyorlar. Sürekli yer değiştirdikleri için, çocuklarının eğitimini de tamamen kendileri veriyorlar. Yani onların çocukları kitabın başında oturmuyor; her şeyi deneyimliyor. Mesela oğulları Pampa, bilgisayar oynamayı çok seviyor; her çocuk gibi. Ama kurduğu şu cümle, onu diğer çocuklardan ayırıyor: “Evet, çok seviyorum ama sadece gece olup görülecek bir şey kalmadığında oynuyorum.”
Ve hayatlarının en mutlu 16 yılını geçirdiklerini söylüyorlar…”Cebimizde pek bir şey yok ama kalbimizde o kadar çok şey var ki”
“Yaşadıklarımız, tanıştığımız insanlar, harika hatıralar ve anlar…”
Bu tatlı çiftin bir de “Spark Your Dream” isimli bir kitabı var. Bu kitabı, Candelaria’nın annesi hastalandığı için Arjintin’e geri döndükleri sırada yazmışlar. Ve onlar, kitaplarını satmak için gezmiyorlar; gezmek için satıyorlar. Gezilerinin tek finansal kaynağı, yazmış oldukları bu kitap.
“İnsanlar garip bir şekilde dünyanın üzerlerine yıkıldığını düşünüyorlar. Aslında nereye giderseniz gidin, siz dünyanın üzerine basıyorsunuz.”
Kurdukları her cümle, belli ki, yaşadıkları deneyimlerin sonucu…
“Faturaları ödemenin birçok yolunu bulabilirsin ama olmak istediğin insan olmak için tek bir şansın var.” Bu yüzden: “Yol, hemen evinizin kapısında duruyor”
Çiftin, insanlara söylemek istediği son şey bu. Ve bizce onların cümleleri, insanı heyecanlandırmaktan ziyade, içinde ciddi miktarda samimiyet barındırıyor. <3