Dünyada aşkı ve romantizmi hissetmek için gidilebilecek sayısız yer var. Ancak bazı destinasyonlar var ki, atmosferleriyle adeta aşkı solumanızı sağlıyor. National Geographic çalışanları, dünyanın dört bir yanından en romantik 12 noktayı seçerek, çiftler için unutulmaz anılar biriktirebilecekleri yerleri belirledi. Orta Çağ kalelerinden masmavi sahillere, gizemli vadilerden tarih kokan şehir sokaklarına uzanan bu liste, aşkı en özel şekilde deneyimlemek isteyenler için ilham verici bir rehber niteliğinde. İşte, büyüleyici manzaraları ve etkileyici hikâyeleriyle dünyanın en romantik yerleri!
1. Moselle Nehri Vadisi, Almanya
Almanya’nın Moselle Nehri Vadisi, adeta bir masal kitabından fırlamış gibi. Lüksemburg ve Fransa’dan geçerek Almanya topraklarına giren Moselle Nehri, yol boyunca size uçsuz bucaksız üzüm bağları, taş kaleler ve şirin mi şirin köyler sunuyor. Özellikle üzüm bağlarıyla ünlü olan bu bölge, Riesling şarabıyla da dünya çapında tanınıyor. Şarap severler için burası tam bir cennet!
Peki ya kaleler? Vadinin her köşesinde, sanki bir zaman makinesine binmişsiniz gibi hissettiren görkemli taş kaleler var. Her biri ayrı bir hikâye anlatıyor! Eğer doğa, tarih ve şarap seviyorsanız, Moselle Vadisi sizi kendine âşık edecek.
2. Brugge, Belçika
Brugge, Avrupa’nın en romantik şehirlerinden biri! Burası sadece dar sokakları ve nefes kesen tarihi yapılarıyla değil, kanallarıyla da ünlü. Hatta buraya “Kuzeyin Venedik’i” deniyor.
Şehrin en büyüleyici noktalarından biri Minnewater Köprüsü. Efsaneye göre, bu köprüden sevgilinizle el ele geçerseniz, aşkınız sonsuza kadar sürecek! İddialı, değil mi?
Brugde’da mutlaka görülmesi gereken bir diğer yer ise Belfry Kulesi. 13. yüzyıldan kalma bu kule, tam 47 çana ev sahipliği yapıyor. Eğer 366 basamak çıkmayı göze alırsanız, Brugge’un tüm güzelliklerini ayaklarınızın altına seren müthiş bir manzara sizi bekliyor!
3. Skye Adası, İskoçya
Dünyanın en romantik yerleri yazımıza devam ediyoruz. İskoçya’nın en vahşi ve en büyüleyici yerlerinden biri: Skye Adası! Burası, “Game of Thrones” ya da “Yüzüklerin Efendisi” gibi fantastik evrenlere yakışacak kadar mistik bir güzelliğe sahip.
En ikonik noktası ise Storr’un Yaşlı Adamı olarak bilinen kaya oluşumu. Yüksek, sivri kayalıklarıyla adeta doğanın heybetli bir heykeli gibi görünüyor. Tırmanış biraz zorlu olsa da zirveye vardığınızda manzara tüm yorgunluğunuza değecek!
Skye Adası’nın her köşesi doğa severler için bir sürpriz barındırıyor. Deniz kıyısındaki uçurumlar, mistik göller ve rüzgârın adeta şarkı söylediği vadiler… Eğer doğayla baş başa kalıp ruhunuzu dinlendirmek istiyorsanız, burası tam size göre!
Mikonos, Ege Denizi’nin en göz alıcı adalarından biri! Beyaz badanalı taş evleri, daracık sokakları ve masmavi deniziyle, bu ada kelimenin tam anlamıyla büyüleyici.
Özellikle Küçük Venedik Mahallesi, adeta suyun içinde yüzüyormuş gibi görünen renkli evleriyle ünlü. Gün batımında burada bir restorana oturup, Ege’nin altın rengine bürünmesini izlemek unutulmaz bir deneyim.
Ayrıca Mikonos’un gece hayatı dillere destan! Gündüz muhteşem plajlarda keyif yaptıktan sonra, akşamları sabaha kadar süren partilere katılabilirsiniz. Eğer enerjik ve eğlenceli bir tatil arıyorsanız, Mikonos sizi asla hayal kırıklığına uğratmaz!
5. Fransız Rivierası, Fransa
Fransa’nın güneydoğusunda, Akdeniz kıyılarında uzanan Fransız Rivierası, dünyanın en göz alıcı tatil bölgelerinden biri. Nice, Cannes, St. Tropez gibi ikonik sahil şehirleriyle ünlü olan bu bölge, adeta lüksün ve zarafetin başkenti!
Eğer kumlar arasında uzanıp güneşlenmek istemiyorsanız, yerel pazarlara uğrayıp Fransa’nın en lezzetli peynirlerini ve taze sebzelerini keşfedebilirsiniz. Bir kadeh roze şarabınızı alıp, Nice’in kıyı teraslarında denizi izlemek ise bambaşka bir keyif.
Daha fazla doğayla iç içe olmak isterseniz, Sainte-Marguerite Adasına feribotla geçebilirsiniz. Çam ağaçları arasında yürüyüş yapmak ve Akdeniz’in tertemiz havasını içinize çekmek size huzur verecek!
Burası, Fas’ın en büyüleyici şehirlerinden biri. Şafşavan, kobalt mavisine boyanmış evleriyle ünlü. Dar sokaklar, labirent gibi kıvrılarak sizi masalsı bir dünyanın içine çekiyor.
Bu mavi şehirde dolaşırken, pencerelerden gelen taze ekmek kokularını içinize çekebilir, geleneksel tajin yemeklerini deneyebilirsiniz. Şafşavan’ın arkasındaki dağlar ise doğa yürüyüşü sevenler için harika bir rota sunuyor.
Burası sadece bir şehir değil, adeta bir sanat eseri! Eğer farklı bir kültürü keşfetmek ve kendinizi bambaşka bir dünyada hissetmek istiyorsanız, Şafşavan’ı mutlaka görmelisiniz. Dünyanın en romantik yerleri yazımıza devam ediyoruz.
7. San Sebastián, İspanya
İspanya’nın kuzeyindeki Bask Bölgesi’nde yer alan San Sebastián, sadece bir sahil kasabası değil, aynı zamanda gurmelerin rüya destinasyonu! Şehir, metrekare başına en fazla Michelin yıldızlı restorana sahip yerlerden biri. Yani buraya giderseniz aç kalmanız imkânsız!
Ama asıl olay ne mi? Pintxos! (Bask mutfağının tapas versiyonu.) Minik ama lezzet bombası olan bu atıştırmalıklar, şehrin Eski Kent bölgesinde bir sanat eseri gibi sunuluyor. Günlük spesiyaliteleri keşfetmek için dar sokaklarda kaybolun ve restoran tahtalarına göz atarak hangi lezzetlerin peşine düşeceğinizi seçin.
8. Black Dragon Havuz Parkı, Çin
Çin’in Yunnan Eyaleti’nde, Lijiang’ın Eski Kenti’nin hemen dışında yer alan Kara Ejderha Havuzu (Hei Long Tan), hem doğa severlerin hem de fotoğraf tutkunlarının gözdesi!
Burası sadece bir göl değil, adeta bir masal diyarı! Söğüt ağaçları göle doğru eğilirken, zümrüt yeşili su adeta gökyüzünü yansıtıyor. Rivayete göre bu suyun şifalı güçleri bile var! Ay Kucaklayan Köşk’e giden beyaz mermer köprüden yürüyerek geçmek bile başlı başına huzur verici bir deneyim.
9. Big Sur, Kaliforniya
Amerika’nın Batı Yakası’nda bir doğa harikası görmek istiyorsanız, Highway 1’in bu 144 km uzunluğundaki bölümü tam size göre! Büyük okyanusun kıyısında, sarp kayalıkların üstünde kıvrılan yollar, göz kamaştırıcı manzaralar sunuyor.
Buradaki en popüler duraklardan biri olan Julia Pfeiffer Burns Eyalet Parkı, devasa sekoya ağaçları, 24 metre yüksekliğindeki şelaleleri ve nefes kesen yürüyüş parkurlarıyla doğa tutkunlarının vazgeçilmez noktası! Kamp yapabilir, yaban hayatını gözlemleyebilir ya da dalgaların sesini dinleyerek ruhunuzu dinlendirebilirsiniz.
Hindistan’ın güneyinde, yemyeşil ormanların ve sakin durgun suların içinde süzülen bir ev teknesinde (kettuvallam) uyanmak nasıl olurdu?
Kerala’nın büyüleyici su yollarında bir gün doğumunu izlemek, huzurun tanımı olabilir! Üstelik bu geleneksel tekneler sadece nostaljik bir deneyim sunmuyor; modern mutfaklar, banyolar ve konforlu yaşam alanlarıyla da oldukça rahat. Bu tekneler aslında MÖ 3.000 yılına kadar uzanan ticaret geçmişine sahip ve günümüzde turistler için unutulmaz bir deneyime dönüşmüş durumda.
11. Bled Gölü, Slovenya
Bled Gölü’nün ortasında, minik ama büyüleyici bir ada var ve bu adada Göğe Kabul Kilisesi (Gölün Meryem Anası) yükseliyor. Karavanke Dağları’nın gölgesinde kalan bu kiliseye ulaşmanın en güzel yolu ise gondolla sakin suların üzerinde süzülmek!
Burası sadece doğal güzelliğiyle değil, efsaneleriyle de ünlü! Rivayete göre burada çalan çanlar, dilekleri gerçeğe dönüştürüyor. Yani bir dilek tutup çanın sesine kulak vermeye ne dersiniz?
12. Manda Adası, Kenya
Kenya kıyılarında, palmiye ağaçlarının gölgesinde yürüyerek bir zamanlar gelişen bir ticaret merkezinin kalıntılarını keşfetmek kulağa nasıl geliyor?
Manda Adası’nda, 9. yüzyıldan kalma bir şehir olan Manda kasabasının izlerini sürebilirsiniz. Çin ve Orta Doğu’dan gelen tüccarların bu bölgeyi nasıl bir refah merkezine dönüştürdüğünü hayal etmek bile heyecan verici! Bugün geriye kalan mercan bloklardan inşa edilmiş yapılar ve gizemli duvarlar, geçmişin izlerini keşfetmek isteyenler için muhteşem bir atmosfer sunuyor. Dünyanın en romantik yerleri yazımızın sonuna geldik. Bu içerik de ilginizi çekebilir: