Kanadalı dahi yönetmen David Cronenberg bugün itibariyle tamı tamına 75 yaşında. Tartışmaya açık seven ve nefret eden kitlesini bir kenara bırakmak gerekirse, kendisinin sinemada bir şeylerin yerini değiştirip farklı açılardan sunduğunu kabul etmek gerek. Daha ilk dakikalarda onun filmi olduğunu anlayabildiğimiz tarzına hayranlığımızdan ötürü, doğum günü şerefine 5 filmini derledik.
1. Videodrome
Çıktığı 1983 yılında sansasyonlar, tartışmalar hatta ve hatta bazı kesimlerce tiksinmelere neden olan Videodrome, Cronenberg’in en bilindik filmi denebilir. Çarpıcılığıyla akılda sahnelerinden mütevellit küçük yaşta izlendiğinde etkileri yönetmenin istediğinden bir hayli farklı olabiliyor. 87 dakikalık film, zamanının yapımları yanında süresinin neredeyse tamamını doldurmuş bir bilim kurgu.
Cinsellik ağırlıklı yayınlar yapan kanalın yöneticisi olan Max Renn, kanalın raitinglerini arttırmak için çare aradığı sırada Videodrome isimli korsan yayına rastlıyor. Gerçek cinayetler, tecavüz ve daha pek çok rahatsız ediciliğin bulunduğu bu underground yayının tam aradığı şey olduğunu düşünür. Max, Videodromu izledikten sonra kişisel zevkleri profesyonelliğinin önüne geçer ve sembol ile gerçek karmaşık şekilde birbirine girmeye başlar.
Filmle ilgili en fazla hatırlanan sahnenin hazırlıklarından biri
2. eXistenZ
Oyun içinde oyun şeklinde ilerleyen kurgusuyla ikinci sırayı eXistenZ alıyor. Antenna Research şirketi, popüler oyun dendiğinde akla gelen ilk isimdir ve yeni çıkarmak üzere olduğu bir oyun vardır. İnsanlar yaratıcısı ve birkaç kişiyle oyunun ilk denemesi için bir araya gelirler. Yaratıcı Allegra Geller oyunun yeniliklerini hem kendi keşfetmek ve diğer oyuncuların keşfetmesi için gerçek ve fantezi dünyası arasındaki çizgiyi yok eder. Oyunun gerçeğe bu kadar yakın olmasının ise bir sebebi vardır; bağlantılarının oyuncuların sinir sistemine direk olarak bağlanması. Oyun, kişinin omuriliğinden açılan bir delik ile bağlanır ve artık oyuncuların hatıralarına, duygularına ve korkularına giriş hakkı bulunur.
Cronenberg filmin kaderini belirleyen silahla denemeler yaparken
3. Crash
Cüretkar ve rahatsız ediciliğiyle çıktığı yıl dünya prömiyerini Cannes Film Festivali’nde yapıp ödülle ayrılmıştı Crash. Türkiye’de gösterime girdiği sırada da bir kısım filmin yarısında salonu boşaltırken diğer kısım kapının önünde karaborsa bilet aramaktaydı.
Evli bir çift yaşadıkları trafik kazasıyla hayatlarının bambaşka boyutlu kapılara açıldığını fark eder. Kaza sonrası tanıştıkları insanlarla farklı ilişkiler ve tutkulara kapılırlar. Çift, varoluşlarını sorgulamaya başladıkları bu olayla tam bir şehvet müptelasına dönüşürler.
Filmin meşhur kaza sahnesinden bir Cronenberg
4. Dead Ringers
Cronenberg’in şaşırtmayarak izleyeni kıvrandıran diğer filmine gelecek olursak; ikiz kardeşlerle başlıyoruz. Bu jinekolog kardeşler tahmin edileceği üzere aynı yüze sahip olmalarına rağmen karakterleri tam zıtlık içindedir. Bev sakin Elly ise dışa dönük olandır. Biri kadınlarla ilişkilerinde son derece rahat bir tavır sergilerken diğeri daha utangaçtır. Fakat etki ağlarına takılan kadınları paylaşma konusunda son derece istikrarlı davranan kardeşler, birinin aşık olmasıyla tüm dengeyi kaybetmeye başlar.
İkizlerle ilgili derin düşüncelerde
5. Scanners
Cronenberg’in üzerinde uçmayı sevdiği bir tema daha! İzleyen bazı kesimlerce sinema tarihinin ‘en şölen tadındaki sona’ sahip filmi, telekinetik güçlere sahip insan ırkına yakınlaştırıyor seyirciyi. Bu ırk yıllar önce bir ilacın hamile kadınlar üzerinde denenmesi sırasında istemeden ortaya çıkmıştır. Beklendik son olarak bir tarayıcı ‘normal’ ırka savaş başlatıp hükmetmeye çalışınca karşısında hümanist Cameron Vale’i bulacaktır.
Kanlar temizlenip vizyona girilebilir
