Yaz sıcaklarının tam ortasındayız. Bazıları tatilden tatile koşup havuz kenarlarında kokteyllerini yudumlayıp güneşin keyfini çıkarırken, bazıları ofiste harıl harıl çalışıyor. Sabahlara kadar bilgisayar başında sabahlayanlar mı dersin, toplantıdan toplantıya koşanlar mı? İnsan zaten çalıştığı her dakika neresi olursa olsun yeter ki ofis olmasın, diye düşünüp duruyor. İşten güçten bunalanlara, “yeter artık ben de tatil istiyorum” diyenlere iç geçirten “şu an orada olmalıydım” dedirten yerler:
Denizin tadını çocuklar gibi çıkarmak isteyenler için
Alaçatı/ Bodrum / Çeşme: Hangimiz istemiyoruz ki gündüzünde gecesinde deli gibi eğlenmeyi, havuzun denizin tadını içkimizle harmanlamayı?
Sıcağı sevmeyenler, doğayla aşk yaşayanlar için
Ayder Yaylası : Bol oksijenli havası, ladinlerle kaplı ormanlarıyla yazın sıcağını hissetmeyeceğiniz, kazaklarınızı çıkarmak istemeyeceğiniz bir yer.
Hem denizi olsun, hem heyecanı diyenler için
Bunun için Fethiye biçilmiş kaftan. Saklıkent, 14 kilometre içeriye giren oldukça büyük bir kanyon. Buz gibi suyun içinden ilerleyerek ırmakın karşı tarafına geçip, kayalara tırmanırken kanyonun diğer güzelliklerini görmek heyecan verici.
Küçük şirin bir kasabada yaşama hayali olanlar için
Şirince en başı çekenlerden. Ege’de yer alan bir Rum Köyü. Dar sokakların geçip bozulmamış mimarileri izleyip, biraz ilerleyince eşsiz manzarayla karşılabileceğiniz adının hakkını veren küçük bir yerleşim yeri. Şarap mahzenlerinde keyif yapmak da cabası!
Sessiz sakin olsun, benim olsun diyenler için
Akla ilk gelen yer Çanakkale- Gelibolu. Yaz kış demeden sessizliğini sakinliğini korur. Ayrıca Birinci Dünya Savaşı kalıntılarını görebileceğiniz, sizi o yıllara götürecek yaşayan bir müze. Denizinin temizliği ile tatilcilerin yüzünü güldürse de, serinliğiyle keyifleri biraz kaçırmaktadır.
Monotonluktan bıkanlar, maceracı ruhundan vazgeçemeyenler için
Fethiye- Ölüdeniz ya da Şarköy – Uçmakdere’ de yamaç paraşütü yapmak tam sizlik! Mavinin tonlarını en yüksekten tek tek sayabileceğiniz, sonrasında izlediğiniz maviliğin içinde yüzüp keyfini çıkarabileceğiniz yerlerin başında geliyor.
Tarihi olsun, sıcakla başa çıkabilirim diyenler için
60 milyon önce püskürtülen lavların rüzgarla aşındırılması ve doğal güzellik, Kapadokya! Yazın ayrı bir sıcak olan Kapodakya’da peribacalarının ve mağaraların içleri biraz olsun serin oluyor. Hikayelerini öğrenmek ise ayrı bir keyifli.
İstanbul’dan çok uzaklaşamam ama nefes almaya ihtiyacım var diyenler için
İstanbul’a yakın birçok ada var aslında ama hemen akla gelen Büyükada oluyor. Denize isteyenlere bol plajlı, gezip öğrenmek isteyenlere müze, sokakların keyfini çıkarmak isteyenlere bisiklet imkanıyla Büyükada’da kaçabileceğimiz yerler arasında.
Şekerim yurt dışına çıkmadan duramıyorum diyenler için
Zaten burada Arjantin’den Singapur’a, Hindistan’dan Fransa’ya, İtalya’dan Japonya’ya kadar kendi ilgilerinize ve bütçenize göre seçebileceğiniz bir sürü seçenek mevcut.