Türkiye, bu yaz mevsimini bir kez daha alevlerle sınanarak geçiriyor. Henüz Çanakkale, Balıkesir ve İzmir’de yaşanan büyük çaplı orman yangınlarının yaraları sarılmadan, şimdi de Bursa, Karabük ve Kahramanmaraş’tan gelen yangın haberleriyle derin bir üzüntü yaşıyoruz. Her yıl olduğu gibi bu yıl da yaz aylarının getirdiği kavurucu sıcaklar, düşük nem oranı ve kuvvetli rüzgâr gibi olumsuz iklim koşulları; ormanlarımızı yangınlara karşı savunmasız bırakıyor. Üstelik bu kez yalnızca ağaçlar ve doğal yaşam değil, insan hayatı da ağır bedeller ödüyor. Özellikle Bursa’nın Gürsu ve Kestel ilçeleri arasında başlayan orman yangını, hem çevreye hem de kalplere onulmaz zararlar verdi. Bir yandan hayatını kaybeden fedakâr itfaiye erleri ve sivillerin yasını tutarken, diğer yandan Karabük’te 57 mahallenin boşaltılmasına yol açan alevlerin kontrol altına alınabilmesi için verilen mücadeleyi yakından izliyoruz. Ne yazık ki, bu yaz yaşanan ilk yangınlar değildi bunlar; ancak etkileri ve kayıpları bakımından en yıkıcı olanları arasında yer aldı. Türkiye’nin dört bir yanından gelen ihmal kaynaklı yangın haberleri, bizlere sadece doğayı değil, geleceğimizi de kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha hatırlatıyor. Bu yaz, yalnızca sıcak hava dalgalarıyla değil, yüreklere düşen ateşle de hatırlanacak gibi görünüyor. İşte Bursa, Karabük ve Kahramanmaraş orman yangınları hakkındaki detaylar.
Orman yangınlarıyla mücadelemiz ne yazık ki devam ediyor. Bursa ve Karabük başta olmak üzere birçok ilde çıkan orman yangınları, hem fiziki yıkıma hem de can kayıplarına neden oldu
Bu zorlu süreçte binlerce personel, yüzlerce araç ve onlarca hava aracıyla yangınlara karşı amansız bir mücadele verildi.
Bursa’da yürek yakan kayıp yaşadık. Gürsu ve Kestel ilçeleri arasında bulunan ormanlık alanda başlayan yangın, kısa sürede büyüyerek geniş bir bölgeyi tehdit eder hâle geldi
Yangın söndürme çalışmalarına katılan 38 yaşındaki itfaiye eri Ramazan Şaşkın, geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Aynı gün, yangına su taşıyan bir tankerin şarampole devrilmesi sonucu üç kişi daha yaşamını yitirdi. Bu kayıplar, sadece doğayı değil insan hayatını da tehdit eden yangınların ne kadar yıkıcı olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Yangının yerleşim yerlerine yaklaşması üzerine Gürsu’da bulunan Karahıdır, İğdir ve Avdancık mahalleleri tahliye edildi. Toplamda 1.765 vatandaş güvenlik gerekçesiyle evlerinden uzaklaştırıldı
Bir sosyal tesis, iki konut ve iki depo ağır hasar gördü. Alevlerin ulaştığı bazı binaların yandığı bildirildi. Şehir içi ulaşımı etkileyen yangın nedeniyle Bursa Çevre Yolu geçici olarak trafiğe kapatıldı, ardından kısmen yeniden açıldı. Belediyeden yapılan açıklamada, kül yağışına karşı vatandaşlara cam ve kapıların kapalı tutulması, yanıcı maddelerin balkon ve dış alanlarda bulundurulmaması çağrısında bulunuldu.
Bursa’daki yangının çıkış nedeni hâlâ netlik kazanmadı. Ancak rüzgârın etkisiyle hızla yayılan yangının, kontrol altına alınmasını güçleştirdiği açıkça görülüyor.
Sadece Bursa değil, Karabük de aynı günlerde yangınla mücadele eden iller arasında yer aldı. Safranbolu ilçesindeki Çavuşlar köyünde başlayan yangın, kısa sürede 19 köye bağlı 57 mahalleye ulaştı ve 1.839 kişi tahliye edildi
Alevler Karabük-Ankara karayoluna kadar ilerledi. Sis ve dumanın yoğunluğu nedeniyle hava müdahalesi uzun süre yapılamadı. Ancak havanın açılmasıyla üç uçak ve 16 helikopterle mücadele yeniden başlatıldı. Karabük, Türkiye’de ormanlık alan oranı bakımından ilk sırada yer alıyor ve bu yangının boyutlarını daha da dramatik hâle getiriyor.
Kahramanmaraş’ta çıkan yangın ise ulaşılması güç bir bölgede başladı
Gece boyunca alevlerin enerjisi düşürülse de bölgenin yapısı söndürme çalışmalarını oldukça zorlaştırıyor.
İçişleri Bakanı Yerlikaya’nın açıkladığı bilgilere göre, 1 Mayıs’tan bu yana orman yangınlarıyla ilgili 27 kişi tutuklandı
Yangınların bazıları tarla temizliği, bazıları ise evsel atıkların yakılması sırasında çıktı. Sakarya, Balıkesir, İzmir gibi illerde dikkatsizlik ve ihmal sonucu çıkan yangınlar ciddi zararlara yol açtı. Bilecik ve İzmir’de bazı bölgeler “Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi” ilan edildi. Bu karar, afetten ciddi şekilde etkilenen bölgelerde devlet yardımlarının devreye girmesini sağlıyor.
Bakan Yumaklı, Türkiye’nin özellikle Ekim ayına kadar yangın riski altında olduğunu vurguladı. Marmara’nın güneyi, Ege’nin iç ve kuzey bölgeleri, Batı Karadeniz gibi alanlar, meteorolojik koşullar nedeniyle büyük risk taşıyor. Sıcaklıkların mevsim normallerinin 7 ila 12 derece üzerinde seyretmesi, orman yangınları açısından tehlikeyi artırıyor. Bursa, Karabük ve Kahramanmaraş orman yangınları ne yazık ki hepimizin canını yaktı. Elbette tepkiler de gecikmedi.
Sosyal medyadan tepkiler gecikmedi 👇🏻
1.
sen benim vergimle bana yangin sondurme ucagi alacaksin benim okuluma sabun koyacaksin benim cocuguma okulda yemek verrceksin ya sen benim paramla zar zurt ulkesine yardim yapamazsin sen benim parami bana harcayacaksin bana
askerler susuzluktan şehit oluyor, ormanlar günlerce cayır cayır yanıyor. ateş hem gerçek hem mecaz anlamda düştüğü yeri yakıyor. üstdüzey ihmaller ülkesi!