Sadece ülkemizde değil tüm dünyada başlı başına bir sorun haline gelen cinsiyet eşitsizliğine farkındalık yaratmak için adımlar atılmaya devam ediyor. Kuşkusuz en büyük adımlardan bir tanesi de Birleşmiş Milletler’den (BM) geldi.
BM’in tüm birimlerinde cinsiyet eşitliğini sağlamak sözünün arkasında duran BM Genel Sekreteri António Guterres Kıdemli Yönetim Ekibinde cinsiyet eşitliğine ulaştı. Guterres’in yazdığı mektuptan hareketle BM’nin resmen cinsiyet eşitliği konusunda büyük adımlar atacağı söyleniyor.
Malum günümüzde sosyal medyanın da yardımlarıyla baskı ve ayrımcılığın büyümesine imkân tanıyan tarihi ve yapısal eşitsizlikler daha önce olmadığı oranda ifşa ediliyor
Latin Amerika’dan Avrupa’ya oradan Asya’ya sosyal medyada, film setlerinde, fabrikalarda ve sokaklarda kadınlar kalıcı bir değişimin parçası oluyorlar
Kadınlar kuşaklar boyu gerçekleştirdikleri aktivizm ve hak savunuculuklarının karşılığını yavaş yavaş alıyor. Bugün birçok büyük pozisyonda kadın yönetimlerine rastlamak mümkün
Fakat ayrımcılık ve istismarın altında yatan tarihi güç eşitsizliğine çare bulunmadığı takdirde sorunlar devam etmesi de olası bir senaryo
Dünya genelinde bir milyardan fazla kadın aile içi cinsel şiddete karşı herhangi bir yasal korumaya sahip değiller. Küresel seviyede kadınlar erkeklerden yüzde 23 daha az maaş alıyor. Bu oran kırsal kesimde yüzde 40’a çıkıyor. Birçok kadının yaptığı ücretsiz işler dikkate alınmıyor. Kadınların ulusal parlamentolardaki temsil oranı ortalamada dörtte birden daha az. Kurullarda ise bu oran daha da düşük. Ortak adım atılmadığı takdirde önümüzdeki on yıl içinde milyonlarca kız çocuğu daha kadın sünnetine maruz kalacak.
Yasalar var olsa da çoğunlukla görmemezlikten geliniyor. Yasal olarak hakkını arayan kadınlara şüpheyle yaklaşılıyor, reddediliyor ve işten çıkarılıyor
Toplumsal cinsiyet eşitliği sicilleriyle övünen ülkelerde cinsel taciz ve istismarın işyerlerinde, kamusal alanlarda ve evlerde varlığını sürdürdüğünü biliyoruz
Bunların farkında olan BM Genel sekreteri şu ifadeleri kullanıyor; “Her zaman böyle olmadığının farkındayım. Göreve geldiğim geçen yıldan bu yana BM Genel Merkezinde, barışgücü misyonlarında ve dünyanın dört bir yanındaki temsilciliklerimizde bir değişim başlattım.”
“Kıdemli yönetim ekibinde ilk kez olmak üzere kadın erkek oranlarını eşitledik. Bunu tüm teşkilata yaymaya kararlıyım. Cinsel tacize sıfır tolerans konusunda kararlıyım ve bu alanda bildirim ve hesap verebilirliği daha iyi hale getirmek için planları ortaya koydum.”
“Bizler Birleşmiş Milletler’de dünyanın dört bir yanında ister ücret ayrımcılığıyla mücadele eden kırsal kesimden, ister değişim için örgütlü kentli kesimden, ister istismar riski ile karşıya olan mültecilerden, ister farklı ayrımcılık türleri ile karşıya kalan dul, yerli halk mensubu, engelli ve cinsiyet normlarına uymayan olsun tüm kadınların yanında duruyoruz.” diyor