Bahar geliyor… Güneyden başlayarak duyulan tüy gibi ayak sesleri onun. Üstelik içimiz kaynamaya da başladı, yerimizde duramaz olduk diyorsanız ve hareketlenip bir yerlere kaçmak istiyorsanız diyerek, Bodrum’da baharı yaşamanız için 13 neden bizden size.
Yokuşbaşı’na geldiğinde Bodrum’u göreceksin…
Ama önce bir bilet alın… Havayolları hâlâ indirimli tarifelerde. 3-5 gün önceden bilet alırsanız, hele hafta sonuna da denk getirmeme şansınız varsa, bir akşam rakısı fiyatına gidip dönmek mümkün.
‘İyi pazarlık yaparım’ diyenler için hodri meydan!
Ekonomiklikten söz etmişken, lokantalardaki balık pazarlıklarında güçlü taraf siz olursunuz bu aylarda.
Kar beyazı çarşaflar
Yıl boyunca bunalıp durduğunuz kalabalıktan uzak olacağınız için, yeni yeni sezonu açmaya başlayan pansiyon ve otellerin de ilk konuklarından olursunuz… Tabii ekonomik fiyatlar ve pazarlık şansınız ile birlikte.
“Bodrum’un havası o kadar da bunaltıcı değilmiş canım!”
Yaz aylarının bunaltıcı sıcağı yerine gündüz tişört, akşam kalınca bir sweat ile günlerinizi tamamlarsınız. Ama siz yine de bir yağmurluğu ihmal etmeyin.
Sinüsleriniz ne kadar açık?
Hele bir de yağmur atıştırırsa, değmeyin denizin, kumsalın, hâlâ biraz kalan doğanın kokusuna. Derin derin içinize çekin ki, yaza kadar idare etsin sizi şehir ortamında.
Bu kentin gerçek rengini görün…
Bodrum’un en yeşil halini nisan-mayıs aylarında görürsünüz… Papatyalar ve bin bir türlü rengârenk çiçek eşliğinde.
Çılgın kalabalıktan uzakta
Yazın iğne atsan yere düşmez, pudra gibi kumsalların neredeyse tek hâkimi olursunuz; üstelik tek kuruş şezlong, şemsiye ve minder parası vermeden. İster uzanıp kitabınızı okuyun ister bağıra çağıra perendeler atın. Kimse görmez, görse de bilmez.
Pet şişesiz deniz
Tertemiz ve pırıl pırıl Bodrum denizinin ilk tadını çıkaranlardan biri olabilirsiniz.
Önce gerçeğini koklayın sonra kolonyasını
Bitez ve/veya Ortakent’e yolunuz düşerse, hâlâ yerlerine site yapılmamış narenciye bahçelerinden gelen portakal, mandalina, limon çiçeği kokularıyla sarhoş olabilirsiniz. Dönüşte de kolonyasını almayı unutmayın ama!
Tarih dolu Yarımada…
Ucundan kıyısından tarihi yerlerle ilgilenenlerdenseniz; bu bakımdan yabana atılmayacak bir yer olan Bodrum’da, bu gezilerin terlemeden, üşümeden tam mevsimi.
Trafik çilesine kapılmadan…
Yaz aylarındaki, büyükşehirleri aratmayan trafiğini yaşamadan Yarımada’yı gezebilirsiniz.
Burası Bodrum mu?
Yaz curcunası içerisinde gözden kaçan taşevlerin, sokakların tadını çıkarırsınız.
Çat kapı meyhane keyfi…
Şahane meyhane Komodor’da yer bulma şansınız hayli yüksek. Üstelik ilerleyen saatlerde Komodor Ahmet Kaptan’ın masanıza oturup size eski Bodrum’u anlatması da cabası.