Tarihte, oldukça ilginç paranormal olaylarla karşılaştığını iddia eden; hayaletlerin, iblislerin veya kötücül ruhların hedefi haline geldiğini belirten pek çok insan var. Her ne kadar bilim, bu paranormal olayların arkasında mutlaka mantıklı bir açıklama olduğunu söylese de tüyler ürperten gizemli olaylar tüm dünyada sayısız insan tarafından ilgiyle karşılanıyor. Ancak tarihteki paranormal olaylar arasında, diğerlerinden çok daha popüler hale gelenler var. “Annabelle” isimli bir oyuncak bebeğin başrolde yer aldığı paranormal olaylara dair hikâye, farklı sinema filmlerine konu olduğu için dünya çapında milyonlarca insan tarafından biliniyor.
2013 yapımı The Conjuring ve 2014, 2017 ve 2019 yıllarında vizyona giren Annabelle isimli filmlerde anlatılan olayların başlangıcı 1970’li yıllara kadar uzanıyor. Üstelik bu korkunç oyuncak bebeğin odak noktasında yer aldığı olaylar, sinema perdesinde değil, gerçek hayatta meydana geliyor! İşte modern zamanlarda önemli bir korku klasiği haline gelen Annabelle bebeğinin gerçek hikâyesi…
Dünyanın dört bir yanındaki pek çok insan Annabelle isimli tuhaf bebeğin öyküsünü, önemli gişe başarısı elde eden filmlerle duydu
The Conjuring (Korku Seansı) ve Annabelle gibi film serileri, yıllar içerisinde önemli korku klasikleri haline geldi. Sıra dışı bir görünüme sahip küçük bir oyuncak bebeğin merkezinde yer aldığı olaylar, dünya çapında milyonlarca insan tarafından korku ve beğeniyle izlendi. Ancak paranormal olaylara gerçekten ilgi duyanlar, Annabelle isimli bebeği çok daha uzun zaman öncesinden tanıyordu…
Annabelle Higgins isimli çocuğun öyküsünü merkeze alan bu filmler, gerçekle kurgunun iç içe geçtiği yapımlardı
Higgins’in öyküsünü merkezine alan bu yapımlar, önemli gişe başarısı yakaladı, tüm dünyada milyonlarca insan tarafından izlendi. Tüyler ürperten paranormal olayları beyaz perdeye taşıyan bu eserler elbette kurgu ile gerçeğin iç içe geçtiği, farklı anlatılara sahip yapımlardı.
Yine dünya çapında milyonlarca seveni bulunan filmlerde, Annabelle Higgins’in ruhuna sahip olan oyuncak bir bebek başroldeydi. Tıpkı Annabelle bebeğinin gerçek hayattaki öyküsünde olduğu gibi…
Annabelle bebeğinin gerçek hikâyesi, 1970 yılına kadar uzanıyor
Modern zamanlarda bir korku klasiğine dönüşen gerçek hikâye Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan bir kadının, 1970 yılında Donna isimli üniversite öğrencisi kızına bir doğum günü hediyesi almasıyla başlıyor.
28 yaşındaki üniversitesi öğrencisi Donna, bir ikinci el eşya dükkânından alınan “Raggady Ann” bebeğini büyük bir mutlulukla kabul ediyor
Aslında Raggady Ann, Johnny Gruelle isimli Amerikalı yazarın oluşturduğu kurgusal bir karakter. Bir dönem Amerika Birleşik Devletleri’nde hayli popüler olan karakterin tasarımı da yine Gruelle’a ait: Kırmızı iplikten saçları olan, üçgen burunlu sevimli bir çocuk figürü…
Ancak Donna’ya hediye edilen Raggady Ann bebeği, benzerlerinden hayli farklı…
Örneğin bu sevimli oyuncak bebek, kendi kendine hareket edebiliyordu! Tuhaf ve tehlikeli yazılar kaleme alabiliyor, dahası hoşlanmadığı insanları öldürmeye teşebbüs edebiliyordu…
Donna ve Angie isimli ev arkadaşı, oyuncak bebeğin sıra dışı özelliklerine yakından şahitlik eden talihsiz insanlar arasında bulunuyor
Hikâyeye göre ilk zamanlarda oldukça sevimli görünen fakat zamanla korkutucu bir hal alan Raggady Ann bebeği, Donna ve Angie’ye, 7 yaşındayken hayatını kaybeden Annabelle Higgins ismindeki küçük bir kıza ait olduğunu bildiren notlar kaleme alıyordu!
İkili, Higgins’in ruhunun bu oyuncak bebek içerisinde varlığını sürdürdüğüne inanıyordu! Buna karşın, iki arkadaşın tuhaf bebekten kurtulmak gibi bir düşüncesi olmamıştı. Ta ki, Raggady Ann bebeği korkunç bir cinayet teşebbüsünde bulunana kadar!
Annabelle Higgins’in ruhuna sahip olan oyuncak bebek, Donna ve Angie’nin Lou isimli arkadaşını öldürmeye çalışmıştı!
Çünkü Lou bu tuhaf bebekte bir tür kötülük olduğunu seziyor, bunu dile getirmekten çekinmiyordu. İşte bu sebeple bir oyuncak bebeğin hedefi haline gelmişti. Olayın kahramanlarının anlattığına göre bebek, Lou isimli kişiyi boğarak öldürmeye çalışmıştı! Bu eylem Donna için bardağı taşıran son damla oldu! Aynı evi paylaştığı korkunç oyuncak bebekten kurtulabilmek için bir rahipten yardım istemeye karar verdi…
Donna’nın yardım istediği rahip, karşılaştığı kötülüğün boyutlarını ilk görüşte anladı! Bu sebeple vakayı, paranormal olaylar konusunda uzman olan Ed ve Lorraine Warren çiftine havale etti!
Ed ve Lorraine Warren, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki paranormal olaylar üzerindeki uzmanlıklarıyla tanınan bir çiftti. Öyle ki kendi iddialarına göre o zaman kadar yüzlerce farklı vaka ile ilgilenmiş, tehlikeli dünya dışı varlıklarla karşılaşmış, pek çok kötücül ruhu alt etmeyi başarmışlardı. Ancak Annabelle bebeği, daha önce karşılaştıkları hiçbir vakaya benzemiyordu…
Warren çiftine göre Annabelle bebeği sıradan bir ruhun musallat olduğu basit bir bebekten çok daha fazlasıydı!
Paranormal olaylar söz konusu olduğunda oldukça önemli bir tecrübeye sahip olan çifte göre Annabelle bebeği, basit bir “musallat” vakasından çok daha tehlikeliydi. Annabelle bebeği, insanlık dışı büyük bir kötülüğün tehlikeli bir uzantısıydı…
Ed ve Lorraine Warren, Annabelle bebeğinin iblislerin dünyaya açılan kapısı olduğunu düşünüyordu
Bu durumda yapılması gereken şey belliydi: Şeytan çıkarma ayini! Ancak bu mümkün olmadı. Annabelle bebeğinin kötücül ve büyük kudreti karşısında çaresiz kalan çift, insanlık için büyük tehdit olarak gördükleri bebeği, hiç değilse kilit altında tutmak için harekete geçti…
Warren çifti Annabelle bebeğini Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Warrens Okült Müzesine yerleştirdi
Elbette bebeği kilitli bir cam vitrinin arkasında sergiliyorlardı. Bebeğin hemen yanında ise ziyaretçilere yönelik bir uyarı yerleştirmişlerdi. Bebekle hiçbir şekilde dalga geçilmemesi gerektiğini ifade ediyorlardı. Çünkü Annabelle bebeği, kilit altındayken dahi son derece tehlikeli ve güçlüydü.
Bebeği görmeye gelen ziyaretçiler bu kudretli kötücül ruhun etkilerine maruz kalmaktan kurtulamıyordu. Bazı ziyaretçiler, müzede geçirdikleri süre boyunca kötü bir enerjinin etkisi altında kaldıklarını hissediyor, bazıları ise müzeden ayrıldıktan sonra ölümcül kazaların kurbanı oluyordu…
Günümüzde Annabelle bebeğinin birkaç yıl önce kapatılan müzedeki çelik bir kasada tutulduğu iddia ediliyor
Bununla birlikte pek çok insan, Annabelle bebeğinin hurafelerle dolu, sahte bir geçmişe sahip olduğu görüşünde. Ancak bebeğin, “kötücül ruhlar tarafından ele geçirilen gündelik nesneler” konseptinin en önemli örneklerinden biri olduğuna inananlar da var…
Kaynak: 1