Andre Gide’nin eserleri, temelde sevginin ve hoşgörünün işlenmesiyle birlikte hareket eden bir yapının üzerinde kurulmuştur. Toplumsal meselelere de aynı şekilde yaklaşan yazar, hem dönemi için hem de sonraki dönemler için oldukça etkili bir isim olmuştur. Bu haliyle hem Fransız edebiyatının hem de dünya edebiyatının en saygın isimleri arasında yer almaktadır.
Günlüklerinde yer alan düşünceleri de yine aynı şekilde her şeyin sorgulamaya yakın bir yaşam felsefesinden hareketle iyileşebileceğine ve düzelebileceğine inanan bir bilinçle kaleme alınmıştır.
1. “Her şey ancak sevgi ile satın alınabilmelidir. Her kim olursa olsun, o kimse, o şey, hep onu en çok sevenin eline geçmelidir. Ekmek karnı en fazla aç olanın, tatlılar onu her şeye üstüne tutanın…”

2. “Bir adam için ‘karakteri var’ denildiği vakit onda biraz da kötülük olduğu anlaşılır. Çünkü kişiliğini ifade etmek için çok şey kırıp parçalamak gerekir.”

3. “İnsanların düşüncelerine çekicilik veren bir şey vardır; o da kaygıdır. Kaygısı, sıkıntısı olmayan bir kafa beni öfkelendirir, sıkar.”

4. “Hakikat şudur ki, geçim maksadıyla çalışıp çabalamak zorunda kalmadıkça, ömrümüzü nasıl kullanacağımızı bilmeyiz ve gelişigüzel harcarız.”

5. “Kendi kendinin mutluluğuna engel olmak yolunda insan çok beceriklidir ve bir felakete ne kadar az dayanacak durumdaysa kendini buna alıştırmaya güçlü görüyor…”

“Ben mutluluğumu yaşadığım olaylardan bağımsız tutarak mutluluğu pek kolay bir iş saydığımdan, söylediklerimle başkalarını belirtiyorum.”
6. “Ancak, hiç anlayamayacağımız bir şeyi, asla yapmayacağımızdan emin olabiliriz…”

7. “Erdemliğe olan güven beni öfkelendiriyor. Çünkü onun mayası anlayışsızlıktır. Sadece mantığa dayanan ve işaretlerin münasebetini anlayan kafa zekasından söz etmiyorum; bu beni ilgilendirmez…”

8. “İnsan, ancak, gücü yettiği şeyi anlar. Bu suretledir ki, tabiatta eşya, bir çarpma yardımı ile ses çıkaracak durumda ise, kendisine yaklaşan sesle titreşir…”

9. “Kelime hiçbir zaman fikirden önce gelmez, ya da kelimeyi gerektiren hep bir fikirdir…”

10. “Karşı konulamamalıdır kelimeye, yok edilememelidir kelime, cümle de öyle, bir eserin bütünü de…”

11. “Bir dağın her taraftan birden sarp olmasına pek az rastlanır…”

12. “Sanatçı, yaşamı boyunca yaratma eğilimine karşı koyamamalıdır, yazmadan yapamamalıdır…”
































