Malum askerlik ülkemizin çok büyük bir kesimini ilgilendiren acı bir gerçek.
Askere gitmemek için profesör olanlardan tutun gideyim de kurtulayım deyip ilk fırsatta askerliği aradan çıkartanlara kadar geniş bir askerlik durumu yelpazesiyle karşı karşıyayız ülkece.
Arada parası olup da bedelliyi tutturanlar da oluyor, vicdanen bu fikri reddedenler de.
Askere gidenle gitmeyeni duydukları anda verdikleri tepkilerle hemen birbirinden ayırmanıza sebep olacak kelimeler listemizle karşınızdayız.
Yoklama
Yoklama kelimesini duyunca aklınıza hemen gelen kelimeler “burada” ve “yok” ise daha askerlikle ilgili bir sıkıntı çekmemişsiniz demektir. Askerlik yapacak yaşa gelen her erkeğin katıldığı bir yoklama halbuki bu bahsettiğimiz, ya mazeretini bildireceksin (öğrencilik ya da bir yere kadar çalışma) ya da seve seve askere gideceksin, yoklama kaçağı olmak da bir başka maceralı alternatif tabii.
Şube
Duyduğunuz anda aklınıza 11-B ya da fen şubesi gibi kavramlar geliyorsa hâlâ askerlik yaşınız gelmemiş olabilir. Çünkü yaşı gelenler bir şekilde askerlik şubeleriyle tanışıyorlar. Üniversitedeyken okulunuz öğrenci olduğunuzu şubeye bildirse de mezun olduğunuzda hâlâ askere gitmiyorsanız şubeye bizzat gidip bir açıklama yapmanız bekleniyor. Şubeye giriş askerliğe girişin ilk adımı adeta bir önizleme butonu.
Badi (buddy)
Biri size badi deyince aklınıza çok affedersiniz fakbadi falan gibi tabirler geliyorsa hayat daha size güzel, ancak günü gelir hiç tanımadığınız, bu ülkenin neresinden geldiğini kafanızda canlandıramadığınız bir adamı size zimmetleyiverirler, adam düşer kolunu bacağını kırar, duvara kafa atar, prize parmağını sokar ondan sonra al başına belayı!
Şafak
Bu kelimeyi duyunca aklınıza Sezer soyadı geliyorsa ne mutlu size. Çok da mutlu değil gerçi o da. Ancak şu bir gerçek ki askere gitmiş herkes, “şafak daha karanlık babo”, “şafağın kadar konuş lan”, “şafak sıkıştırması”, “şafak doğan güneş” gibi şafaklı kalıplara aşikârdır. Şafak, askerliğin biteceği günün doğuşunu temsil eder, bir askerin en önemli anıdır, vuslatıdır, onu hayata bağlayandır.
İçtima
Bir insanın askerlik yapıp yapmadığını en kolay anlamanızı sağlayacak kelime içtima’dır. Cümle içinde kullanın, yanınızdakinin suratında “ne dedi o” gibi bir ifade varsa yapmamıştır, zaten askerliğini yapmış biriyse o kelimeyi duyduğu anda konudan kopup askerlik günlerindeki günde 5 tur alınan içtimalara gitmiştir bile çoktan.
Plaka
66 sayısını görünce aklınıza hayatta gitmediğiniz Yozgat ili geliyor ya da 18 sayısı size Çankırı adlı yerini bile bilmediğiniz bir şehrimizi hatırlatıyorsa o zaman askerliğinizi yapmışsınızdır. Sizden yaşça büyük erkeklerin çoğunun sahip olduğu bu plaka bilgisini neye borçlu olduklarını merak edenler cevabı askerlikte arasın.
Islatmak
Islatmak deyince aklınıza bir şeyleri kutlamak için bir yemek tertip etmek geliyorsa ne güzel! Halbuki askere gitmiş olsanız geriye 100 günden az günü kalan askerlerin arkadaşları tarafından hunharca yangın hortumlarıyla ya da dereye/göle atılmak suretiyle ıslatıldığı bir çeşit kutlamayı anımsayacaktınız.
Disko
Dans, müzik, eğlence, alkol? Yo dostum! Bahsi geçen kelime disiplin koğuşunun kısaltılmışı. Eskiden -neyse ki artık olmayan bir uygulama- ceza alan askerlerin gönderildiği ve oraya girip çıkmış tek bir Allah kulunun hakkında güzel hatırası olmadığı bir nevi cezaevi.
General
Normal hayatını yaşayan insanların taş çatlasa Ergenekon ve Balyoz tipi bazı siyasi davalarda adını duyduğu ve bir grup önemli asker sandıkları ya da General Electric’ten aşina oldukları bu rütbe askerliğini yapmış insanların çok iyi bileceği şekilde başına tuğ, tüm, or, kor gibi harfler alarak korkunçlaşır ve tanrılaşır. Ortalama bir asker böyle bir rütbeyle hiç karşılaşmaz bile, karşılaşmışsa da artık çok geçtir… Adı üstünde korgeneral!
Batarya
Akıllı telefonların yayılmasıyla bu kavram hayatımızda daha az yer alıyor olsa da ‘batarya’ kelimesini duyunca aklınıza telefonun enerji deposu hatta eski telefonların o sökülebilir parçası geliyorsa ne mutlu size. Askerliğini yapan adama sor bakalım baştan saysın, kaçıncı tugay kaçıncı tabur, kaçıncı bataryaya bağlı olduğunu, o bataryadaki görevini, silah numarasını, anne kızlık soyadını…
Dikkat
Pek çoğunuz bugün dikkat kelimesini sadece bir uyarı mahiyetinde algılıyorsa bunun tek sebebi askerlik sırasında civardaki birinin “dikkaaaaaaaaayt” diye bağırışını duyup da komutana yakalanmamış olmanızdır. Şanslısınız.
Koğuş
Bu kelime size Peyami Safa’nın unutulmaz eseri ‘Dokuzuncu Hariciye Koğuşu’nu hatırlatıyorsa, sizden başka (pek de tanımadığınız) en az 20 adamla aynı odayı paylaşmamışsınız demektir. Dileriz paylaşmazsınız da.
Nöbet
Askerlik yapmamış adam etrafı kolaçan etme anlamında nöbet tutmuştur ya da hastalık nöbeti geçirmiştir en fazla ama askerlik yapan adama sor da anlatsın bakalım gecenin 2’sinde “kak oglum kak laaan” diye uyandırılıp o sıcak yataktan çıkıp buz gibi ayaza gitmek, dakikalarca boşluğa bakmak neymiş. Çok daha gereni ise çatışma ihtimali olan bir noktada nöbet tutmaktır, Allah yazdıysa bozsun diyelim.
Yazıcı
Yazıcı kelimesini duyunca aklınıza printer olarak da tabir edilen, çıktı almamıza yarayan bir makine geliyorsa tam bir sevgi pıtırcığısınız! Halbuki askerlik yapanlara sorun anlatsınlar size iyi bir saatte nöbet tutmak için yazıcıya verdikleri rüşvetleri.
G3
G3’ü duyunca aklınıza oturduğunuz sitedeki komşunuzun apartmanı ya da otoparkta arabayı son park ettiğiniz yer gelmiyorsa siz de o zorlu yoldan geçmişsinizdir. Bitmeyen “keleş mi G3 mü” geyiklerine bol bol maruz kalmışsınız, kuvvetle muhtemel ciddi anlamda tehlikeli bu piyade tüfeğini en az bir kaç kez ateşlemişsinizdir.
Toprak
“Nöürüyong dopraaağam?” şeklinde bir cümle kurun hele. Yanınızdaki şoka girdiyse askerlik yapmamış, “Neöreng aynııı.” dediyse askerlik yapmıştır. İstanbul Türkçesine çevirilmiş hali ise “Ne yapmaktasın hemşehrim?” şeklindedir.
Devre
Sizi gidi fenciler sizi, sizi gidi mühendisler sizi. Devre dediğin şey sadece düzenek mi yahu? O zorlu dönemi beraber geçirdiğin sonrasında da çoğuyla bir daha ölene dek karşılaşmadığın o dönemdaşlarını, devrelerini nasıl unutursun? Askere henüz gitmediysen ona sözümüz yok.
Dede
Dileriz ki ‘dede’ sizin için her zaman ailenin 2 üst neslinden bir akraba olur. Biz de gerçekten hiç istemeyiz yeni gittiğiniz asker ocağında sırf sizden 100 gün daha fazla süredir orada olduğu için “Zoruna mı getti la anten?” diye size iş buyuran sizden yaşça küçük dayaklık adamlara denk gelmenizi.
Çarşı
Hepsinden önemlisi çarşı sizler için dileriz her zaman halkın yanında yer alan bir taraftar grubunun ismi olarak kalır. Hoş askerlik zamanında da sizin hafta sonu izninizin adıdır, yani her haliyle güzeldir çarşı. Komutan çarşınızı kilitlemediği müddetçe.
Eşek
Bu konuda konuşmak istemiyoruz, Barış Manço naifliğinde günler dileriz.
Komando bonusu: Operasyon
Pek çoğumuzun sadece cerrahi müdahale ya da gizli kapaklı (belki de çapkınca) işler anlamında kullandığı bu kelime kimi askerlik yapmış insanlar için en fena travmaların sebebidir. Düşüncesi bile korkutucu.