Yeni Zelanda’daki Milli Akvaryum’da sergilenmek üzere doğasından koparılmıştı Inky. Burada geçirdiği senelerde yapay su tankının asla yuvası olmadığını ve benimsemeyeceğinin de farkındaydı. Bekleyişlerinin meyvesini verdiği ve o şansı güzel değerlendirdiği an özgürlüğüne kavuştu.
Su altı hayatını anlatan akvaryumlardan birinde yaşıyordu Inky. Seneler boyunca yuvası olmayan bu yerde, bir tank içerisinde sergileniyordu.
Yakalandığında bile kolları içerisinde yaralar vardı. Inky bu işkence dolu hayata katlanmayacak kadar cesur bir ahtapottu.
Bir gün akvaryumun temizliğinden sorumlu personel tankın tahliye deliğini tamamen kapatmayı unutuyor. Bunu fırsat bilen Inky 2 metre yükseklikteki delikten sürünerek çıkıyor.
Yere bastığında 2-3 metre daha sürünerek mazgallara geldi. Bu mazgallar okyanusa açılıyordu ama genişliği sadece 15 cm kadardı. Birazcık tereddüt etse de özgürlük için atılacak bir adımdı.
Esnekliği sayesinde mazgallardan geçerek okyanusa kavuştu. Ardından kaçışın senaryosunu araştıran yetkililer ne kadar aradılarsa da bulamadılar Inky’i. Çünkü artık özgürdü!
“Ahtapotlar inanılmaz zeki ve esaret koşullarına yaşamayı kesinlikle kabullenemiyorlar.” diyor Ahtapot uzmanı Jennifer Mather. Esareti kabullenemeyen diğer birçok hayvan gibi…
Zira 2009 yılında da esaret altında olan bir ahtapot su vanasını açmış ve akvaryumda su baskınına sebep olmuştu. Bu kaçış denemeleri hayvanların doğal yaşam alanlarına duydukları içgüdünün en önemli kanıtı.
Yolun açık olsun Inky!
Kaynak: 1