Ufakken yaramazlıklarına, ergenken tüm sinir harplerine şahit olduğunuz; kimi zaman çok kavga edip, kimi zaman çok güzel anlar paylaştığınız ve fakat ne olursa olsun uzun yıllar aynı evi hatta bazen aynı odayı paylaşmak zorunda kaldığınız kişilerden bahsedeceğiz bu yazıda size sevgili ablalar; yani erkek kardeşlerinizden. Hadi bakalım…
1. Yüzü gözü tatlılıktan yıkılan bu küçük adamı kucağınıza aldığınız ilk an dün gibi aklınızdadır
Kardeşiniz doğduğunda yaşınız ufaksa, çocuğu “yanlışlıkla” düşürüyormuş gibi yapmış olabilirsiniz. 🙂 Ne de olsa o yaşlardaki bakışınıza göre, size rakip gelmiştiiii. “Nerden geldi bu ya?”
2. Aranızdaki yaş farkı çoksa, küçükken onun ikinci annesi olmuşsunuzdur
Hele de anneniz çalışıyorsa, bayağı bayağı anne olmuşsunuzdur.
3. Aranızdaki yaş farkı azsa, oyun arkadaşlığı yaşamışsınızdır ama uyuşmakta zorluk çekip bol bol kavga etmişsinizdir: “O benim oyuncağıııımmmm”
O sizin barbienize, siz onun arabasına… Hurrraaa…
4. Küçük yaşlardayken ona sataşan arkadaşlarının karşısında “He-man abla” kesilirsiniz, büyüyünce o da sizi korumaya çalışır
He bir de ikinizin arasındaki kavgalarda; küçükken o sizin kuvvetinizin karşısında tırsar, büyüyüp güçlenince siz ondan. 🙂 Artık bilek güreşlerinde yenen taraf değişir.
5. Ülkemiz itibariyle erkekler biraz daha fazla sevildiğinden (hem de üstüne küçük de olunca), biraz kıskançlık yaşamış olabilirsiniz 🙂
Kardeşinizi sevmediğinizden değil de, anne-babayı paylaşmak birden zor gelmiş olabilir. Tatlı kıskançlıklar tabii ki. Ama onun büyüyünce sizi sevgilinizden kıskanması hiç tatlı olmayacak. Ayyyh.
6. Oh my God! Kardeşimin sesi borazan gibi olmaya başladı, boyumu geçti, çok sinirli ve bıyıkları çıktı: Ergenlik is here!
OOOOOFFF!!! Sanki daha önce tanımadığınız bir çocuk dolaşmaya başlar evin içinde. Bir de sivilceleri var tabi.
7. Eşyalarınızı izinsizce kullanmasından bıktıysanız, “pembe” renk ürünler alıp bu durumdan kurtulmaya çalışmış bile olabilirsiniz 🙂
Onun da kullanabileceği tarzda bir eşyanız kaybolduğunda ilk soracağınız kişi kardeşiniz olur. Ama kabul edin, bazen siz de araklıyorsunuz. 🙂
8. Birbirinize sevgi hitaplarınız “aptal, salak” vs şeklindedir ve size “hiç güzel olmamışsın” diyorsa aslında çok güzel olduğunuzu söylüyordur
Siz ona “aşkım, bebeğim” diyorsanız da, karşılık almanız mümkün değil zaten.
9. Onun çok sevdiği bir şeyi yiyip içerken elinizdekinin değil yarısını, neredeyse tamamına yakınına ona verirsiniz, o yedikçe mutlu olursunuz
Markette, onun sevdiğini bildiğiniz bir şeye gözünüz takılırsa alıp eve getirirsiniz.
10. Ne kadar büyürse büyüsün o sizin gözünüzde hep küçüktür ve hep tatlıdır(Ama yüzüne bakıp “çirkinnnn” dersiniz)
Çirkin ördek yavruları, n’olcak. Yeriz ama. <3
11. Onun derslerine yardımcı olmaya çalışırken bir de bakmışsınız, ödevler sizin üzerine yıkılmaya başlanmıştır!
Siz zamanında kendi ödevlerinizi bile yapmayan bir insan da olsanız, kendinizi ödev yaparken bulursunuz işte.
12. Uzak bir yere giderken sımsıkı sarılırsınız ve belki de inatlaşmadığınız, içinizdeki sevgiyi karşılıklı yansıttığınız tek an o olur ve gidilince çooook özlenir
Evde sürekli didişip, kimi zaman “atsan atılmıyor, satsan satılmıyor” diyecek kadar sinirlendiğiniz ya da bazen evdeki varlığını yokluğunu hissetmediğiniz bir insanın sesini telefonda duymanın anlamı bile değişir artık sizin için. Anamm, ne kadar çok seviyorsunuzdur bu çocuğu aslında. Hele askerdeyken burnunuzda tüter, siz ondan iki kat fazla şafak sayarsınız.
13. Ayyyy, geldi çattı görümcelik: Kız arkadaşlarıyla sizi tanıştırır ama siz hiçbir kızı kardeşinize yakıştıramazsınız
“Bizimki bunu bulduğuna şükretsin” bile deseniz içiniz pek öyle demez aslında. En güzellerine, en iyilerine layıktır çünkü ablasının bitanesi. Çok ayı bir kişiliği bile olsa. Bir de evde size öküz gibi davranıp da kızın yanında bir kibar hâllere bürünmezler miii? Ahhh… Kızı eve atma planlarına sizi ortak etmeye çalışmalarından zaten hiç bahsetmiyoruz.
14. “Kardeşinin sevgilisi olabilir, kardeşin eve geç gelebilir ama sen yapamazsın” Yoooookk arttıııkk!!!
Siz ailenize “çok ciddi, doğru düzgün” bir ilişkinizden bile söz edemezken, sizden bilmemkaç yaş küçük kardeşinizin “öylesine” bir sevgilisi var diye bile gururlanan (niyeyse, var böyle) bir babanız olursa, sinirden çıldırabilirsiniz. Haklısınız, büyük adaletsizlik. Eve geç gelme mevzusunda da aynı adaletsizlik yaşanabiliyor, ne yazık ki. Ve aynı şekilde ev işlerine yardım etme hususunda da. Hepsi çifte standart işte. Sizin yerinize onlara yaptırdıkları tek konu, bakkala ekmek almaya yollamak olsa gerek. Bu arada siz kardeşinize bu tarz konularda hiç karışmıyorken; o, sevgilinize, kıyafetinize, dışarı yaşamınıza vs karışmaya çalışıyor olabilir.
15. Ne kadar didişseniz de, size olan sevgisini belli etmese de aslında onun da sizi çok sevdiğini bilirsiniz <3
Kan çekiyor.
16. Elin kızları öpsün diye bakarken, yaşları kaç olursa olsun, sizin tarafınızdan öpülmeyi hiiiiiç sevmezler 🙁
Anneniz de öpebilir sevebilir mesela, ama size yasak gibi bir şey.
17. Hele bir işe girmeyegörün, felaket para otlanmaya başlarlar
İşe girdiğinizde neden o kadar çok sevindiğini zamanla anlarsınız yani.
18. Evdekilere karşı işbirliği yapar, ikinizin de kârlı çıkacağı dolaplar çevirirsiniz
Tek başına iş çevirmeye kalkan olur ve karşı taraf tarafından yakalanırsa anne-babaya şikâyet edilir (vay ispikçiii). Ya da şikâyet etmemesi karşılığında rüşvet isteyebilir.
19. Birbirinizle dalga geçmekten apayrı bir keyif alırsınız; hatta lakaplar kullanırsınız
– Hahaha saça bak
+ Sen hiç aynaya bakıyor musun? 50 kat makyaj yapıyorsun, hâlâ maymun gibisin zuhaha
– Beni de erkekler böyle beğeniyor
+ Nasıl bir yokluksa artık
20. Hastalandığında, kalbi kırıldığında, hayal kırıklığına uğradığında ona hiç kıyamazsınız
O hep uçarı kaçarı hareketli çocuğu, karşınızda bir kız için ağlarken görürseniz, oturur dertleşir ve içindeki duygusal çocuğu daha net fark edersiniz. “Senin gittiğin yoldan ben dönüyorum” içerikli bir tecrübe konuşması yapabilirsiniz o vakit.
21. Yeni jenerasyonu (ve bazen son teknolojiyi) onun sayesinde tanır, özellikle savaş/futbol oyunlarına ve animelere “mutlaka” âşina olursunuz
– Abla gank attılar ya.
+ Ne diyon olum?
– Baskın yaptılar oyunda işte, neyini anlamıyorsun?
+ ……
gibi gibi diyaloglar. Ah bu milenyum çocukları. Bir de oyun oynarken habire bir ses: “Abla bana su veeerrr”
(Not: LOL oynuyormuş.)
22. Stalker’lık kanımızda var! Sadece sevgilinizin değil, kardeşinizin de telefonunu karıştırmak hobileriniz içindedir
O kızlara söylediği sözleri görünce o mesajları kardeşinizin yazdığına inanmakta güçlük çekersiniz. Ağzı nasıl da laf yapıyormuş keratanın! Kızlarla pek alakası yoksa da, oyunlarla aşk yaşıyordur ve arkadaşlarıyla bu konuda yaptığı konuşmaların en az %80’ini anlayamazsınız.
23. Sayıları birden fazlaysa: Eyvah! Siz cinnet harpleri geçirirken, evde de üçüncü dünya savaşı yaşanır
Hele hele ikisinin arasında çok yaş farkı yoksa ve ergenlik dönemini aynı anda yaşarlarsa. Tövbe bismillah. Düşman başına.
24. Siz daha onun büyüdüğünü kabullenemezken bir de çocuğuyla çıkmaz mı karşınıza! Amanın “hala” oldum kızlaaarr!
Ona baktığınızda kardeşinizin küçüklüğünü görebilirsiniz. 🙂 Ve yeğenlerinizi de en az kardeşiniz kadar çok seversiniz, hatta ondan daha çok. Sizin de çocuklarınız gibidir onlar.
BONUS: Kardeşlerimiz, canlarımız… Hayatımıza on yüz bin milyon erkek de girse, onlar bizim daimî prenslerimiz olarak kalır
Her iki tarafın da yaşı ilerledikçe ilişki biraz daha oturur, paylaşımlar aynılaşır, daha güzel vakit geçirilir falan derken bir bakmışsınız aslında sizin en yakın arkadaşlarınızdan biri kardeşiniz olmuştur ve hep öyle kalacaktır. Ne olursa olsun birbirinizin arkasında olursunuz. İyi ki varlar.