11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül (bundan önceki) ülkenin en ciddi ve tarafsız gözükme çabasındaki habercilerinden Oğuz Haksever’in programına katıldı.
Gül, dünden bugüne yumuşak başlılığı, kısık sesli tonuyla dev bir sevgi kelebeği imajı çizmeyi başarmıştı
Bu imaj öylesine sağlam ki, Gül’den hâlâ umudu kesmeyenler var. Bu umudu arkasına alan eski Cumhurbaşkanı arada bir medyada gözükerek smooth jazz, ambient, lounge, 50’s / 60’s hits, love songs tadında açıklamalar yapıyor.
Gerçekten de eğer Gül’ü Digiturk’te falan izliyorsanız bu tip radyo kanallarından birine zapladığınızda hiç modunuz değişmiyor
Fonda adeta ördekler havalanıyor. İçimizde bir huzur, bir sakinlik… Üç noktalar gibi sonsuzluğa uzayıp gidiyoruz. Ya hak! Bu ne âlâ kafa böyle.
Gül konuştukça doğa huzura yatıyor
Elde değil, ekrandan odaya inanılmaz hipnotik bir etki yayılıyor. Gül, adeta pilleri bitmeye yüz tutmuş oyuncak bir bebek gibi konuştukça içimiz geçiyor.
Eylemsizlik sarıyor dört bir yanımızı
Sonra aklımıza Gül’ün cumhurbaşkanıyken eyleme geçip imzaladıkları geliyor. Mesela TİB’e olağanüstü yetkiler tanıyan ve hükümetin interneti sansürlemesine olanak sağlayan yasayı hatırladık mı? Gül bu yasayı 2 göstermelik maddeyi geri gönderdikten sonra haşırt diye onaylamıştı.
Dünkü canlı yayında da kendisi hakkında merak edilen soruya cevap verdiğinde artık kimsenin dayanacak gücü kalmamıştı
Siyasete dönecek misiniz sorusuna “Gerçekten bir ihtiyaç söz konusu olursa ayrı bir mevzu, o doğal gelişir” dedi.
Çok önemli açıklamalar: Türkiye’nin böyle olmaması gerekiyor
Evet, Gül aktif siyaset sahnesinden çekildikten sonra olayları yakinen takip etmiş ve teşhisi koymuştu. Ülke olarak gerçekten de hayret ettik. Tespit hepimizi çok etkiledi, Türkiye’nin böyle olmaması gerekiyormuş. Sarsıcı açıklamalar bununla da sınırlı kalmadı.
Basın hürriyetinin zedelenmesi her şeyi etkiler!
Aman allahııım! Bu çok değerli açıklamayla kendimize geldik.
Peki, Gül zamanı?
Her şey ak bir gül gibi masum ve temizdi; ama birden aklımıza Gül’ün 2011’de Cumhurbaşkanıyken tutuklu gazetecilerle ilgili söyledikleri geldi. Demişti ki “Bazıları dışarıda gazeteci olarak geçiyor fakat aslında bizzat illegal örgütlerin içerisinde olan, şiddetin içerisinde olan insanlar” Yaaaa…
Hukuku evrensel olarak uygulamanız lazım
İnanmazsınız bunu da dedi. Böyle yumuşak yumuşak, söyledi ve geçti. Suçunu bile bilmeyen binlerce insan Silivri’ye giderken, sadece önüne gelen yasaları imzalamakla yetinen Gül, evrensel dedi hukuk dedi.
Şamil Tayyar bile dayanamadı
Bu gece nedense Recep Tayyip Erdoğan'a olan sevgi ve muhabbetim daha da arttı.
— Şamil Tayyar (@samiltayyar27) 17 Eylül 2015
Gül, ihtiyaç olursa gelirim derken böyle tweetler atıldı.
Bir Türk siyasetinde çok önemli şeyler şöylüyormuş gibi yapma programının daha sonuna geldik
Biz de naapalım televizyon karşısında uyuyacağımıza kalkıp yerimize yattık.