2020 yılının başlamasına ramak kala meydana gelen olaylar silsilesi küresel çapta panik yarattığı gibi geleceğe karşı korkuların da kaynağı oldu. Hatta bu süreçte etrafımızda duymaya alıştığımız repliklerde “kıyamet” ya da “felaket” sözcüklerini barınması bile olağan hale geldi ki, bunun şaşırılacak bir tarafı olmadığına hepimiz hemfikiriz. Ancak son dönemlerde tanık olduğumuz bu olaylar bize kıyameti çağrıştırsa da bilimsel araştırmalar bunun olası bir sonuç olduğunu söylemekle birlikte insanlığın geçmişte çok daha kötü olayları yaşadığını gösterdi. Bu yazımızda bundan tam 1484 yıl öncesine gidiyoruz; M.S 536 yılına. Bakalım, içimizdeki umutsuzluk sönecek mi, büyüyecek mi?
Her şey bir yanardağı patlamasıyla başladı
Harvard Üniversitesi “İnsan Tarihi Bilimi İçin Girişim” ismini taşıyan bir grup, İsviçre’de çalışmalar yaparken ilginç bir bulguyla karşılaştılar.
Gruptaki araştırmacıların çalışma yürüttüğü bir buzuldan 2 parçacık alınmasının ardından yapılan incelemede bu parçacıkların mikroskobik cam parçacığı olduğu görüldü. Araştırma grubunda yer alan Orta Çağ Tarihçisi ve arkeolog olan Michael McCormick’in “Hayatta olmak için en kötü yıl” olarak tanımladığı 536 yılında yaşanan felaket, 2018 yılında Science’taki bir makalede detaylarıyla yer buldu.
Bu çalışmayla birlikte yürütülen başka çalışmalarda Kuzey Yarım Küre’nin farklı bölgelerinde incelenen ağaç halkalarının incelenmesi “536 yılının felaketler döneminin başlangıcı” olduğunu belirten teorileri güçlendirdi.
Buna göre yaklaşık 1500 yıl önce İzlanda’da ve Kuzey Amerika’da gerçekleşen bir dizi (540, 547) volkanik patlama felaketin başlamasına neden oldu.
Felaket yaratan yanardağın püsküttüğü küller 18 aylık küresel bir karanlığa sebep oldu
McCormick’in açıklamalarına göre meydana gelen yanardağ patlamaları, önce Avrupa’nın, ardından da rüzgarıyla etkisiyle yayılan küllerin Afrika ve Asya’nın bir bölümüne ulaşmasıyla küresel çapta bir karanlık ortaya çıktı. Bu karanlık 18 ay kadar sürdü ve bu nedenle dünya yaklaşık bir buçuk yıl boyunca geceyi yaşadı. Felaket, Çin’e de sıçradı. Koca ülkenin genelinde yaz aylarında yoğun kar yağışları görüldü. Gezegenimizin genelinde hava sıcaklıkları ise yaklaşık 1,5 ile 2,5 derece civarında düştü. Kulağa az gelen bu düşüşler, hafife alınmayacak ve hatta ölümcül sonuçlar doğuracak kadar ciddi etkilerin ortaya çıkmasına sebep oldu. Sonuç itibariyle 2300 yıllık bir dönemin “en soğuk” 10 yıllık süreci başlamış oldu.
Tarihi kayıtlara Çin’de tarımdan bekleneni alamayan milyonlarca insan yiyecek yemek bulamadığı için hayatını kaybetti. Sadece İrlanda’da felaketin başladığı yıldan itibaren 3 yıl boyunca ekmek bulmak bile mümkün olmadı.
Doğu Roma İmpratorluğu’nda her 3 kişiden biri bu felaketin kurbanı oldu
Bizans olarak bildiğimiz Doğu Roma İmparatorluğu’nun sınırları içinde bulunan Mısır’ın güneydoğusundaki liman kenti Pelusium’da Bubonik (Hıyarcıklı) Veba salgını başladı.
Bizans’ın tarihçilerinden Procopius, “Güneş’in parlaklığını kaybettiğini” not düştü. Salgının hızla yayılması Bizans nüfusunun yaklaşık üçte birinin ölümüne yol açtı.
536 yılındaki felaket ile birlikte ortaya çıkan ekonomik bunalım yaklaşık 1 asır sürdü
O zamanlara kadar görülen en büyük felaket olarak değerlendirilen volkanik patlamalar ve ardından yaşanan veba salgını ve kıtlık Avrupa başta olmak üzere yaşanabilir alanların çoğunda ekonomik durgunluğa sürükledi. O zamanın toplumları bu ekonomik durgunluğun etkilerini neredeyse 100 yıl boyunca yaşadılar.
2020 yılı, 6. yüzyılda kıyaslandığında felaket yılı olarak anlamlandırılabilir mi?
Oklahoma Üniversitesinde görev yapan Orta Çağ ve Roma tarihçisi kimliğiyle tanınan Kyle Harper, doğal afetlerle ilgili kayıtların ve buzulun içinde donup kalan insan kaynaklı kirliliğin, Roma İmparatorluğu’nun çöküşüne neden olan beşeri ve doğal nedenlerine ek olarak, yeni Orta Çağ ekonomisinin erken olaylarının daha net anlaşılması için insanlığa bir kayıt sunduğunu ifade ediyor.
Yeni bilimsel çalışmaların, gizli kalmış tarihi sırların açıklanmasında nasıl bir sonuç ya da sonuçları ortaya koyacağı bilinmez ama görülüyor ki, insanlığın tanık olduğu tüm felaketler arasında, 536’da başlayan “karanlık dönem”, 2020 yılını yaşayan bizlerin yine de şanslı olduğunu gösteriyor. Şimdilik…
Konuyla ilgili olarak, bazı salgınlar ve yanardağı patlamalarına baktığımızda konu daha da netleşecektir:
- Kara Veba (Kara Ölüm) salgınında 75 ile 200 milyon insan hayatını kaybetti.
- İspanyol Gribi salgınında yaklaşık 50 milyon insan hayatını kaybetti.
- Modern Veba salgınında 10 milyon insan hayatını kaybetti.
- Salgınların yanında volkanik patlamalar da tarihin büyük felaketlerini yaratan sonuçlar ortaya koymuştur. Örneğin, M.S 79 yılında yaşanan ve Pompei şehrini yerin 6-7 metre altına gömüp bölgede yüz binlerce insanın ölmesine neden olmuştur.