Hafta sonunuzu güzelleştirecek bir film önerileri listemize daha hoş geldiniz. Bu haftanın film önerileri yazımızda, dram ve gerilim türündeki filmlere ağırlık verdik. Bunun yanı sıra, köprü sineması da denen ve birbirinden farklı olay örgülerini kesiştiği yapımlar da film önerileri listemizde bulunuyor. Heyecanlı bir hafta sonu geçirmek istiyorsanız, sizlere birer görsel şölen yaşatacak 9 film önerimize yakından göz atabilirsiniz.
1. Adieu Au Langage / Goodbye to Language – Dile Veda (2014) – IMDB: 5.8
Film önerileri listemizin ilk sırasında Jean-Luc Godard’ın yazıp yönettiği, 2014 yapımı 3D deneysel anlatı filmi “Goodbye to Language” var. Geçtiğimiz aylarda yaşamını yitiren usta yönetmen Godard’ın 42. uzun metrajlı filmi ve 121. film veya video projesi olan bu eserin en önemli unsurlarından birisi olan ve Cannes Film Festivali’nden Palm Dog-Özel Jüri Ödülü’nü kazanan köpek, Godard’ın kendi köpeği olan Roxy Miéville’dir.
Godard’ın birçok filmi gibi, çok sayıda alıntı ve önceki sanatsal, felsefi ve bilimsel çalışmalara göndermeler içeren bu yapım; ilk gösterimini yaptığı Cannes Film Festivali’nden Jüri Ödülü kazanmış ve Altın Palmiye adaylığına layık görülmüştür. Filmin oyuncu kadrosunda Héloïse Godet, Kamel Abdeli, Richard Chevallier ve Zoé Bruneau bulunmaktadır.
Bu deneysel filmin olay örgüsü paralellik üzerine kurulmuştur. Evli bir kadın ve bekar bir erkek tanışıp birbirlerini sevmeye başlıyorlar, yeri geliyor tartışıyorlar, öyle ki yumruklar havada uçuşuyor. Bu esnalarda bir köpek ise kasaba başıboş dolaşıyordur. İlk olayların üzerinden mevsimler geçer. İkili tekrar buluşurlar.
Köpek, bu sefer kendini ikilinin arasında bulur. Derken ilk sahne paramparça olarak sona erer. İkinci bir film başlar: ilkiyle aynı gibidir ama aslında hiç de aynı değildir.
2. I Care a Lot (2020) – IMDB: 6.2
2020 yapımı hiciv dolu bir kara komedi ve gerilim filmi olan I Care a Lot, Jonathan Blakeson tarafından yazılıp yönetilen etkileyici bir yapımdır. Toronto Uluslararası Film Festivali’nde ilk gösterimini yapan ve ardından Netflix ve Amazon Prime Video gibi streaming servislerinde yayınlanan I Care a Lot, filmin başrol oyuncusu olan Rosamund Pike’a En İyi Kadın Oyuncu Performansı – Komedi veya Müzikal dalında Altın Küre ödülü adaylığı kazandırmıştır.
Film, vizyona girdiği ilk hafta sonunda Netflix’te en çok izlenen film oldu ve ikinci haftanın sonunda dahi en çok izlenen ikinci filmdi. 20 Nisan 2021’de Netflix, filmin 56 milyon hane tarafından izlendiğini açıkladı.
Görünüşte nazik ve empatik bir insan olan ve kusursuz bir giyime sahip Marla Grayson, aslında koyun postuna bürünmüş bir kurttur. Duyarsız bakım evi müdürlerinden ve vicdansız doktorlardan oluşan ayrıntılı bir network geliştiren Marla ve Marla’yla aynı derecede şık kız arkadaşı ve suç ortağı Fran, varlıklı yaşlıların yerini tespit ederek vasileri olmaya çalışan ve olmalarının ardından onları son kuruşuna kadar soyan dolandırıcılardır.
Bu böyle sürüp giderken, sevimli Bayan Jennifer Peterson devreye girer ve Marla’ya tam vesayet verir. Marla bu vesayeti çok önemser ve yolunacak bir diğer kaz bulduğunu zanneder; ancak çaresiz Bayan Jennifer’ın kimliği belli olmayan, son derece tehlikeli bir koruyucusu vardır ve o da meseleyi aynı derecede önemle ele almaktadır. Zavallı Marla, kendisini neyin içine soktuğunu hiç ama hiç bilmemektedir.
3. Devil in a Blue Dress – Mavi Elbiseli Şeytan (1995) – IMDB: 6.7
1995 yapımı ve Carl Franklin’in yönettiği neo noir yapım “Devil in a Blue Dress”, gizem, suç ve gerilim türlerinde güçlü bir yapımdır. Walter Mosley’nin aynı adlı romanından uyarlanan filmin oyuncu kadrosunda Denzel Washington, Tom Sizemore, Jennifer Beals, Don Cheadle ve Maury Chaykin bulunmaktadır. Film 27 milyon dolarlık büyük bütçesine karşın gişede ancak 22 milyon dolarlık hasılat elde edebilmiştir.
1996 yılında VHS kaseti olarak piyasaya sürülen film, 2015’te Blu-Ray formatında tekrar piyasaya sürülmüştür. Devil in a Blue Dress, 1996 yılı Edgar Allan Poe Ödülleri’nde En İyi Film dalında aday gösterilerek ödül için yarışmıştır.
1948 yılı Los Angeles’ında, 2. Dünya Savaşı’nda yaralanmış bir Afro-Amerikan olan Ezekiel Rawlins iş aramaktadır. Ezekiel, bir arkadaşının barında, bir yerlerde saklandığı varsayılan kayıp beyaz bir kadını bulmak isteyen ve bu hedefinde kendisine yardımcı olabilecek birilerini arayan DeWitt Albright ile tanıştırılır. Daphne Monet adındaki kayıp kadın, şehrin belediye başkan adaylarından birisi olan zengin ve şöhretli Todd Carter’ın nişanlısıdır. Daphne Monet’in Los Angeles’taki Siyahi caz kulüplerine sık sık gittiği bilinmektedir. Ezekiel, Albright’ın teklifini masumca kabul eder; ancak kendisini hızla cinayetlerin, sahtekar polislerin, acımasız politikacıların ve gaddar serserilerin ortasında bulur.
4. (M)uchenik / The Student – Öğrenci (2016) – IMDB: 6.9
The Student, Marius von Mayenburg’un Märtyrer adlı oyunundan uyarlanan ve Kirill Serebrennikov tarafından yönetilen 2016 yapımı drama filmidir. Cannes Film Festivali’nde Belirli Bir Bakış bölümünde gösterilerek François Chalais Ödülü’nü kazanan “The Student”, ayrıca 2016 yılı Avrupa Film Ödülleri’nde En İyi Besteci ödülünü kazanmıştır.
Devlet okullarında din öğretimi konusundaki tartışmaların medyada öne çıktığı bir zamanda, Alman oyun yazarı Marius von Mayenburg’un bir oyunundan uyarlanan bu psikolojik drama filmi, başlı başına bir uyarı mesajı taşıyor.
Venia’nın annesi, okuldan oğlunun karışık yüzme derslerine katılmayı reddettiğini bildiren bir telefon aldıktan sonra, önce ergenlik çağındaki çocuğunun utangaç olduğundan şüphelenir, ardından ise oğlunun bunun “dine aykırı” olduğu yönündeki iddiasıyla alay eder. Bir süre sonrasında ise oğlunun okulun dindar müdürü tarafından manipüle edildiğini görmeye başladığında ikna olur.
Bu durumun farkında olan okulun biyoloji öğretmeni, müdürün bu tavrına karşı bir tepki örgütlemeye hazırlanmaktadır. Venia ise bütün bir dünyanın şeytanın tuzaklarına kapıldığına ikna olmuştur ve çevresindeki yetişkinlerin ahlak anlayışlarına ve inançlarına meydan okumaya başlayacaktır.
5. Ash Is Purest White – Kül En Saf Beyazdır (2018) – IMDB: 7.0
Jia Zhangke tarafından yazılan ve yönetilen 2018 yapımı drama filmi “Ash is Purest White”, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye adaylığına layık görülen ve seyircilerle eleştirmenlerlerden oldukça olumlu dönütler alan güçlü bir eserdir. Tam bütçesi bilinmeyen film, gişede yaklaşık 12 milyon dolar hasılat elde etmiştir.
2001 yılında, eski bir kömür madeni kasabası olan Datong’da yaşayan Bin, tarihi Çin topraklarının ünlü bir mafyasıdır ve patronu öldürülerek tahttan indirildiğinde onun tahtını devralmıştır. Qiao, Bin’i çok seven bir kadındır ve bir gün Bin’e yönelik bir suikast girişimine karşı onu canı pahasına korur ve sonucunda tutuklanır.
Bin tarafından bir kez dahi ziyaret edilmediği 5 yıllık hapis hayatının ardından serbest kalır. Geçen süre içerisinde Qiao’ya hiçbir ilgisi kalmayan ve başka bir kıza aşık olan Bin’e ulaşır. Her şeyin bittiğini söyleyerek Bin’in bütün saygınlığını yitirerek terk ettiği Datong’a dönen Qiao, hapse girdiği günden yaklaşık 16 yıl ve son görüşmelerinden 11 yıl sonra Bin’den bir telefon alacaktır.
6. Pariah (2011) – IMDB: 7.2
Dee Rees’in yazıp yönettiği 2011 yapımı drama filmi “Pariah”, ilk gösterimini Sundance Film Festivali’nde yapmıştır. 800.000 dolarlık bir bütçeye sahip olan ve gişede yine bu sayıya yakın bir hasılat elde eden film, yönetmenin aynı adlı 2007 yapımı kısa filminin uzun metrajlı bir uyarlamasıdır. Pariah, yine Sundance Film Festivali’nde En İyi Sinamatografi ödülü kazanmış ve Büyük Jüri Ödülü’ne de aday gösterilmiştir.
Film, Brooklyn’de yaşayan 17 yaşında lezbiyen bir genç kadın olan Alike’nin hikâyesini anlatmaktadır. Ailesi, Alike’ın ne kurduğu arkadaşlıkları ne de yaşam tarzını onaylamamakta, giydiği kıyafetlere dahi tepki göstermektedir.
Alike’ın içinde, kiliseden tanıdığı bir kadın olan Bina’ya karşı hisler gelişmeye başlar. Ve beraber zaman geçirdiği arkadaşı Laura’nın canını sıkacak şekilde, onunla Laura’dan daha fazla zaman geçirmeye başlar. Bir süre sonra Bina ile ilgili büyük bir hayal kırıklığına uğrayacak olan Alike, ailesiyle ciddi bir kavgaya tutuşacak ve evden ayrılacaktır. Sığınacağı liman ise her şeye rağmen Laura olacaktır. Her şey korkunç bir şekilde ilerlerken acaba Alike için işler yoluna girecek midir?
7. Anomalisa (2015) – IMDB: 7.2
Anomalisa, Duke Johnson’la birlikte filmin yönetmenliğini üstlenen Charlie Kaufman’ın yazdığı 2015 yapımı psikolojik komedi-drama türlerinde stop motion animasyon filmidir. 2005 yapımı bir sesli oyundan uyarlanan film, Yılın En İyi Uzun Metrajlı Animasyon Filmi dalında Altın Küre ve Oscar adaylığına layık görülmüştür. Venedik Uluslararası Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü’ne layık görülen Anomalisa, ilk gösterimini Telluride Film Festivali’nde yapmıştır.
Ticari amaçlarla müşteri hizmetlerinde uzmanlaşmış bir yazar ve konuşmacı olan Michael Stone, diğer insanlarla derinlemesine etkileşim kuramayan bir insandır.
Hayata duyarlılığının ve heyecanının düşük olması, onu monoton bir hayat döngüsüne hapsetmektedir. Ancak, bir iş gezisine çıktığında ve bir yabancıyla tanıştığında bu döngü tümüyle değişecektir. Bu yabancı, Michael’in hayata dair olumsuz görüşlerini yavaş yavaş değiştirmeye ve dertlerine çare bulmaya başlayacaktır.
8. The Age of Innocence – Masumiyet Yaşı (1993) – IMDB: 7.2
The Age of Innocence, Martin Scorsese’in yönettiği 1993 yapımı tarihi romantik drama filmidir. Edith Wharton’un 1920 yılında yayınlanan aynı adlı romanından uyarlanan film, En İyi Kostüm Tasarımı dalında Oscar ödülü kazanmış ve En İyi Senaryo dahil 4 dalda Oscar adaylığına layık görülmüştür.
Altın Küre Ödülleri’nde Winona Ryder’a En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Altın Küre kazandıran film, 34 milyon dolarlık bütçesini gişede ikiye katlayarak 68 milyon dolar hasılat elde etmiştir. Filmin oyuncu kadrosunda Daniel Day-Lewis, Michelle Pfeiffer ve Winona Ryder bulunmaktadır.
1870’lerin New York’unda zengin bir avukat olan Newland Archer, sosyeteden May Welland ile nişanlanır. Dışarıdan bakıldığında, oldukça uyumlu bir ilişkideymiş gibi görünen bu çift için pek yakında her şey değişecektir. May’in kuzeni Kontes Ellen Olenska kasabaya geldiğinde; Newland, toplum tarafından dışlanmış Ellen’la bir ilişkinin peşine düşecektir. Bu yasak macera esnasında tutku ve aşkın anlamı defalarca sorgulanacaktır.
Film önerileri listemizin son filmi olan; Alejandro González Iñárritu’nun yönettiği 2003 yapımı psikolojik drama filmi 21 Grams, birbirinden farklı birkaç hikâyeyi iç içe geçiren etkileyici bir yapımdır. Naomi Watts ve Benicio Del Toro’ya başrolde sırasıyla En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dallarında Oscar adaylığı kazandıran film, 20 milyon dolarlık bütçesini üçe katlayarak gişede tam 60 milyon dolar hasılat elde etmiştir. İlk gösterimini Venedik Film Festivali’nde yapan 21 Grams, pek çok eleştirmenden tam not almıştır.
Bir İngiliz göçmeniyle sevgisiz bir evliliği olan hasta bir matematikçi olan Paul Rivers’ın; gizli bir geçmişe sahip olan Christina Peck’in; ve yeniden doğmuş eski bir mahkum olan Jack Jordan’ın hayatları, kendileri için her şeyi değiştirecek korkunç bir kaza ile kesişecektir.
